Les organisations régionales de règlement des conflits en Afrique: Le cas de la CEDEAO
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
CEDEAO (Batı Afrika Devletleri Ekonomik Topluluğu)'nun kuruluşu iki mantığa dayanır: Sürdürülebilir kalkınma ve barışın sağlanması ve kalıcı veya ebedi iç ve dış güvenliğin sağlanması. Başlagıçta CEDEAO tamamıyla ekonomik bir bütünleşme hareketi olarak planlanması ancak 1990 yıllardan itibaren gözlenen çeşitli çatışmalar nedeniyle, o dönemdeki sorunları çözebilmek için siyasi ve ekonomik entegrasyonu birleştirmeye karar vermilştir. CEDEAO'nun entegrasyonu sayesinde, üye devletler, UMOA (Batı Afrika Parasal Birliği) aracılığıyla, Frankofon ülkelerde tek bir para birimi olarak CFA frangı kurmayı, UDEA (Batı Afrika Devletleri Gümrük Birliği) aracılığıyla malların serbest dolaşımını sağlamayı ve bütün üye ülkelerde geçerli olan CEDEAO pasaportu aracılığıyla insanların serbest dolaşımını sağlamayı başarmıştır. Üye devletler büyük projelerin gerçekleştirilmesi için, merkezleri sırasıyla Togo ve Senegal'de bulunan BOAD (Batı Afrika Kalkınma Bankası) ve BCEAO (Batı Afrika Devletleri Merkez Bankası) gibi bankalardan kredi alabilmektedir.CEDEAO, birçok Sahra-altı ülkesinin bağımsızlığından öncesi ve sonrasında kurulan çeşitli hükümetler arası entegrasyonlarının başarısızlıkları nedeniyle meydana gelmiştir. İlk entegrasyonlar, Afrikalı liderlerin o dönemdeki az deneyimi yüzünden, büyük sorunlarla karşı karşıya gelmiştir. Onlar, kendi ülkelerinin geleceğine sahip çıkmışlardı ancak idari işlerini yönetebilme deneyimleri yoktu. Deneyimsizlik ve kalkınma planlarının eksikliği Batı Afrika'daki ilk kuruluşların kaybolmasına neden oldu. Oysa CEDEAO'nun kurulması, önceki başarısızlıkların farkında olan üye ülkeleri umutlandırmıştı. 1975 yılında Afrikalı liderlerin, misyonunu yerine getirebilecek asil ve değerli bir entegrasyonu kurmak için artık gelişmiş olduğu söylenebilirdi. Ama ne yazık ki, eskileri gibi bu entegrasyonun da sıkıntılara uyarı işaretleri vardı. Daha sonra bu entegrasyonun, diğer entegrasyonlara göre daha iyi bir şekilde misyonunu sergilemesi beklenirken diğerlerine göre birazcık farklılık gösterdiği anlaşılmıştır. Tabii ilk baştaki amacı, tamamen ekonomik bir entegrasyon sağlamaktı. Ama üye ülkelerin kalkınmasını engelleyen mevcut sorunlara henüz etkin bir çözüm bulamamaktadır. Kalkınma açısından aşılması gereken birçok zorluk göz önüne alındığında, CEDEAO buna göre hedeflerini belirledi ve bu konuda belirli organları da kurdu. Bu hedefler arasında işbirliğinin teşvik edilmesi ve üye devletler arasındaki ilişkilerin güçlendirilmesi sayılır. Bu, bu entegrasyonun vatandaşlarının iyiliği adına CEDEAO'nun belirlediği hedeflerin çokluğu ve çeşitliliğini gösterir. CEDEAO kısaltmasına bakıldığında, ekonomi ile ilgili bir entegrasyon olduğunun farkına varmaktayız. Ancak barış ve hukuk konularını da ele almaksızın sadece ekonomik alanda sınırlı olduğu anlamına gelmez. Tüm kuruluşlar gibi, CEDEAO, dönemindeki sorunlara çözüm yolu bulmak amacıyla ardışık reformlara imza atmakla birlikte Batı-Afrika Devletlerinin daha iyi bir entegrasyonu için daha geniş bir alan kapsamaya karar vermiştir. Kuruluşundan bu yana, ticari ve ekonomik bir çerçeve ve her devletin önemli geliştirme çalışmalarının uygulanması için önemli kaynaklarının harekete geçirilmesini sağlamak adına belirlediği birincil sorumluluğu kişilerin ve malların serbest dolaşımıdır. Ama bu reformlarla, son yıllarda, CEDEAO, üye devletlerinde barış ve güvenliği sağlamak, insan haklarını ve demokrasiyi teşvik etmek gibi çeşitli iş alanlarında yer almaktadır. CEDEAO içinde çok taraflı entegrasyon politik kökenleri öncelikle bağımsızlık sonrası dönemde devletlerin Afrika Başkanları tarafından uygulanan bencil ve diktatörlük milliyetçi siyasetin öz eleştiri yoluyla farkındalık olarak analiz edilmektedir. Insan ve malzeme yönetimi konusunda geniş tecrübesi olmayan genç bağımsız devletler olduğu gibi, bazen liderler vatandaşlarca kabul edilmeyen reformları zorla kabul ettirmek için güç kullanırlar. Aynı zamanda Afrika ülkelerinin gelişmesine elverişli olmayan uluslararası ekonomik sisteme karşı keskin bir protesto ile kendini gösterir. Oysa Afrika ülkelerinin bağımsız kalkınma özlemleri ile destekleyici ve uyumlu olan yeni bir siyasi platformu arama gereği zaten gündemdedir.Bu konu çeşitli sebeplerden dolayı seçilmiştir. Bu çalışmada CEDEAO'nun, meydana gelen çatışmaların veya uyuşmazlıkların aşılması için ortaya koyduğu mücadeleler ve kuruluşundan bu yana gerçekleştiği faaliyetler özet halinde incelenecektir. Bu, bu örgütün varlığına rağmen, ekonomik kalkınma, kişilerin ve malların serbest dolaşımı, barış, insan hakları ve demokratik kuralların ihlali gibi çeşitli sorunlar Bat-Afrika'da devam etmektedir. Batı Afrika ülkelerinin gerçek sorunları, özellikle savaşlar, isyanlar, gerilimler, sınır çatışmaları, güvensizlik ve kötü yönetişimdir. Bu sorunların çeşitli kökenleri olduğunu hatırlatmak gerekir. Çünkü birbirinden farklıdır. Bazı sorunlar halkların tarihinden kaynaklanmakta, bazıları ise aynı ülkenin vatandaşları olup güce sahip olmayı çok istedikleri için her türlü mücadele edenlerden kaynaklanmaktadır. Ayrıca, bir ülkenin zenginliğinin eşitsiz dağılımı ve bir veya daha fazla etnik grubun kamu işleri yönetiminde dışlanmasına ilişkin gerginlikler de bazı sorunların kaynağıdır. Neyse, yurtiçi anlaşmazlıkların çoğu çatışma nedenlerinden kaynaklanmıştır. Yine de Bazı çatışmaların da, yabancı otoriteler tarafından ve özellikle başta Fransa olmak üzere batılılar tarafından CEDEAO politikasına yapılan müdahaleler gibi dış faktörlerden kaynaklandığı unutulmamalıdır. Fransa, halen çıkarlarını korumak için eski kolonileri üzerindeki baskıyı tutar. Böylece, CEDEAO iç sorunlardan muzdarip olmakla birlikte dış sorunlardan da o kadar etkileniyor ki entegrasyonun Devlet ve Hükümet Başkanları tarafından alınan kararların uygulanmasında çeşitli anlaşmazlıklar ortaya çıkabilmektedir. Afrikalı liderler çeşitli bağışlardan faydalanmaya devam etmek için bağışçıların isteklerini yerine getirmek zorunda kalır. Bu durumda, CEDEAO'nun öncelikleri yerine getirilmemektedir, çünkü bu liderler ellerinde uzun süre güç bulundurmak için, yabancı, yani batılı otoritelerin desteğine ihtiyaç duyuyorlar ve karşılığı olarak da bu batılılar, destek verdikleri ülkenin zenginliklerinden istedikleri kadar sömürebilmektedirler. Tüm bu sorunlar CEDEAO'dan bir hayal kırıklığı oldu. Batı Afrika Devletleri, Batı Afrika bölgesinin kalkınmasına yeni bir ivme kazandırmanın gerekli olduğunu anladı. Aynı şekilde, Afrika ülkeleri arasında ticari işlerin gelişmesini, zenginlik kaynakları ve tamamlayıcı çabalarının birleştirilmesini sağlayacak yatay dayanışma neredeyse kaybolmuştur. Her zaman dış yardıma başvurmak, bir engel, hatta Afrika ülkelerinin ekonomik kalkınmasına tehlike bir engel haline gelmiştir. Gerçek şu ki, bu ülkeler geri ödenmesi zor olan dış yardımlarına alışık olmuştur. Çünkü bu destekler istismar edilmekte ve geri ödeme koşulları da genç bağımsız ülkelere uygun olmamaktadır. Hem siyasi hem de ekonomik olarak gerçek anlamında bağımsız olabilmek için, Afrika ülkeleri, sadece gelişmiş ülkelerin faydalandığı bu tür ilişkileri kesinlikle değiştirmelidirler. Bu hedefe ulaşmak için bireysel değil de kolektif bir mücadele gerekmektedir çünkü birlikten kuvvet doğar. Bu nedenledir ki, CEDEAO bölgesel entegrasyonu Batı Afrika'da, gelişmekte olan ülkeler için yenileme örneği olacaktır.CEDEAO'nun on beş (15) üye ülkesi, aralarındaki ayrılıklarına rağmen, ekonomik konularda hepunlukla anlaşırlar. Yani, CEDEAO kapsamında da, üye ülkeler daha çok ekonomik entegrasyona ilgi duyarlar. Seçim anlaşmazlıkları, halk ayaklanmalar, son yıllardaki terörizm, yoksulluk, yolsuzluk, cezasızlık ve insan haklar ihllaleri gibi çeşitli nedenlere bağlı olan bu sorunlar, üye ülkeler arasında meydana gelen ve CEDEAO'nun yeterliliklerini aşan çatışmalar ve iç savaşlara yol açar. CEDEAO'nun silahlı kuvveti olan ECOMOG (CEDEAO İzleme Grubu), 1990 yılından günümüze kadar çatışma çözümünde önemli bir rol oynamaktadır. Ancak, CEDEAO'nun 1975 yılındaki kuruluşunda, siyasi rejimlerin değiştirilmesi için çeşitli çabalar gösterilmiştir. Gönümüzde tüm üye ülkeler, kurallarının uygulanması biraz zor görünüyor olsa bile, demokratik sistemi benimsemiş durumdadır. CEDEAO bu koşullarda gerçekten hedeflerine ulaşmak istiyorsa, özellikle siyaset alanında, liderlerini vicdanı aramak gerekir ve böylece liderlerin siyasi iradesiyle kuruluşun kararları etkili bir şekilde uyulur ve uygulanır. Ayrıca, üye ülkelerinde, demokrasiyi pekiştirip desteklemeli, çeşitli kaçakçılık (uyuşturucu, silah, çocuk) ve sınır ötesi suçlarına karşı tedbirleri güçlendirmelidir. Üye ülkelerinin gelişip rahatlamasını sağlamak adına, CEDEAO, zabıtaların uygulanmasında irade eksikliği, kuruluşun faaliyetleri yürütmedeki yetersizlikler, siyasi istikrarsızlık ve insanları yoksulluğa taşıyan ekonomik krizler gibi sorunlara çözüm bulmalıdır. Etnisite giderek bölünme ve çatışma kaynağı haline geldiğine göre, üye ülkelerin yasaları artık vatandaşa her alanda fırsat eşitliği sağlamak zorundadır. İnsan kaynaklarının kalkınma için ana aktör olduğu gerçekçisiyle, herkesin kendi ülkesinde gündemde olan konularla ilgili iyileştirici bir fikri olması zorunludur. Gerçekten entegrasyon, geliştirme ve Afrika birliğine inananlar için bu konuda çaba pazarlığı olmamalıdır.Bu engellerin kaldırılması için, CEDEAO'nun önceliği örgütün hükümlerinin uygulanmasının titizlikle izlenmesidir. Tüm eleştirilere rağmen, CEDEAO Afrika'nın en başarılı bölgesel entegrasyonu olmaya devam etmektedir.ANAHTAR KELİMELER: ÖRGÜTLERİN, BÖLGESEL, ÇÖZÜMÜ, ÇATIŞMA Two approaches behind the creation of ECOWAS is the realization of sustainable development, peace and sustainable internal and external reliable security. Initially, ECOWAS was created solely towards pure economic integration but due to various conflicts observed from 1990s, they decided to combine economic integration with the policy to better address the problem of this time. Through this integration of ECOWAS, Member states succeeded in establishing the CFA franc as the single currency in Francophone countries through WAMU (West African Monetary Union), the UDEAO (Customs Union of States of the West Africa) for the free movement of goods and as well established ECOWAS passport, valid in all member countries, for free movement of people. Through the BOAD (West African Development Bank) and the BCEAO (Central Bank of the States of West Africa) based in Togo and Senegal respectively, Member states were able to contract loans for the implementation of major projects. ECOWAS has been established because of the failures of several other intergovernmental integrations that were created just before and after independence in several sub-Saharan countries. The first integrations failed to stop the enormous problems that existed in this period due to the immaturity of African leaders. They took responsibilities of managing administrative affaires without adequate managerial experience. The inexperience and lack of well developmental plans contributed to the disappearance of the first organizations in West Africa. So the creation of ECOWAS had raised hopes for its members, being aware of previous failures. One could say that in 1975, African leaders have gained more maturity to build a noble and worthy of its mission integration. Unfortunately, she also had the warning signs of troubles as the old ones. It was followed by similar image with a few differences from other defunct integrations that it was supposed to excel in its missions. Of course at the beginning her goal was to ensure a purely economic integration. But it has not yet find solutions to address issues of concern that existed in the promotion of the development of its member countries. Considering the many challenges that ECOWAS should meet in terms of development, it has defined its objectives and is provided on the subject of specific organs. These objectives include the promotion of cooperation, integration and the strengthening of relations between the member states. This shows the multiplicity and diversity of objectives that ECOWAS should therefore tackle to face the well-being of the citizens of this integration. If one pays little attention to the abbreviation of ECOWAS, we realize that, this is an economic integration inclinations. But that does not mean it is limited only in the economic field without addressing issues of peace and law. Like all organizations, ECOWAS has taken several actions by successive reforms to better understand the problems of her time and extensions for wider integration of United West Africans. Since its inception, it has assigned primary responsibility for ensuring the free movement of persons and goods to support an economic area of trade and mobilize substantial resources for the implementation of major development work in each state. But in recent years with the new reforms, ECOWAS is involved in several business areas such as in the field of peace and security in its member states, promoting human rights and democracy. The political origins of multilateral integration within ECOWAS are analyzed primarily as awareness through self-criticism of the selfish and dictatorial nationalist politics practiced by the African Heads of States, during the period after independence. As young independent states without extensive experience in human and material management, sometimes the leaders are using force to impose reforms with no benefit to most citizens. It also manifests itself by a sharp protest against the international economic system that was not conducive to the development of African countries. So the need to seek a new political platform, supportive and compatible with the aspirations of self-development of African states was already on the agenda.Amongst the several reasons for choosing this theme is to address the actions of ECOWAS that address conflict resolution and the conclusions that can be drawn from this exercise since its inception. This means that despite the existence of this organization, many problems of economic development, free movement of people and goods, peace, violation of human rights and democratic rules still exist in the western part the old continent. The real problems of the countries of West Africa, specifically, are the wars, revolts, tensions, border conflicts, insecurity and bad governance. Note that these problems have various origins since they are different from each other. Some of these problems stemmed from the history of nations, but others are related to citizens of the same country fıghtıng to conquer a share of the natıonal resources based on ethnıc groupıng. Infact, it does not exclude other sources of tensions related to the unequal distribution of national wealth or even related to the exclusion of an ethnic group or more participation management in public affairs. Anyway, an internal disagreement was foremost of the reasons of conflict. Nonetheless, conflicts were not only internal, some originated from outside factors such as the interference in the politics of ECOWAS by foreign powers especially Western countries for example France. She still maintains pressure on its former colonies to safeguard its interests. Thus, ECOWAS is not only suffering from internal problems but they seem to be heavy external pressure affecting their integration plans which can be seen in the discrepancies of making and implementing of decisions by the Heads of States and Governments of member states. African leaders are forced to do the will of donors to continue to receive their supports. The ECOWAS priorities were discontinued because to keep as long in power, they must have the support of foreign powers in return, they must operate as long as they want the country's resources sponsored. All these problems have combined ECOWAS into an abyss. All the states of West Africa were convinced that it was necessary to give a new impetus to the development of the West African region. In the same vein, the horizontal solidarity, which should allow the growth of trade between African countries, encourage the pooling of their resources and their complementary efforts, was virtually absent. Having always resort to external aid has become a liability or a danger to the economic development of African countries. The truth is that for a long time these countries are accustomed to foreign aid that are difficult to repay because they are mostly misused and repayment conditions are unfavorable for young independent states. For real independence, which must be both political and economic, African countries are required to change the kind of relationship that benefits the rich countries. To change this, we need a collectively and not individually fıght the battle because it is often said that unity is strength. This is why regional integration in ECOWAS would be West Africa renewal for developing countries.All fifteen (15) member countries of ECOWAS always come together to deliberate on economic issues despite their differences. So in the context also, Member states of ECOWAS are mostly interested in economic integration leaving out other integrations such as political, social security and defense which are still without adequate solutions in their states. These problem are related to electoral disputes, uprisings of people, terrorism in recent decades, poverty, corruption, impunity and non-respect of human rights. All these often lead member countries into interpersonal conflicts and civil wars that are beyond the competence of ECOWAS. ECOMOG, the armed force of ECOWAS, has played a key role in conflict resolution since 1990s till date. However, since the creation of ECOWAS in 1975, many efforts were made to change the policy plans, in spite of this, all member countries happen to have adopted democratic regime, even if the governing practice of its rules seems difficult. But despite all these, some obstacles still hinder the objectives of ECOWAS. In these circumstances, the only way out for ECOWAS, if it truly wants to achieve its goals, especially in politics, is to focus on raising awareness for awareness accompanied by the political will of its leaders to respect the decisions of the institution and effectively putting them into practice. It must strengthen and support democracy in its member states, strengthening measures against the various kinds of trafficking (drugs, arms, and children) and cross-border crimes.Lack of will in implementing the protocol agreements, inefficient structures to coordinate the activities of the community, political instability and economic crises condemning people to poverty are problems that ECOWAS will resolve to tackle the development of populations of its member states. Whereas ethnicity becomes increasingly a source of division and conflict, then the laws of the member countries must now provide equal opportunity in all areas to citizens. Although it is undeniable that human resource is the main actor in development, it is mandatory that everyone has a say on the issues of his country. Should not haggle efforts in this direction for those who really believe in the integration, development and African unity.In conclusion, to find solution to these barriers, ECOWAS must have, as its motto, enforcement in monitoring the implementation of its provisions. Despite all the criticisms, ECOWAS remains the most successful regional integration in Africa.KEYWORDS: ORGANIZATIONS, REGIONAL, RESOLUTION, CONFLICT
Collections