Lokomotif sürücülerinin işçi sağlığı iş güvenliği sorunları
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET Bu çalışma kara ulaşım sistemi olarak ülke ekonomisinde önemli yeri olan demiryolu taşımacılığında kilit personel olan lokomotif sürücülerinin sağlık güvenlik koşullarının saptanması amacı ile gerçekleştirilmiştir. Araştırma kesitsel tipte epidemiyolojik bir çalışmadır ve evreni Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolları 2. Bölge Başmüdürlüğü bünyesinde çalışan 308 lokomotif sürücüsüdür. Çalışmada yüz yüze anket yöntemi ile anket çalışması, sistem muayenesi, laboratuvar tetkikleri ve odiometri, spirometri gibi fizyolojik testler uygulanmıştır. Ayrıca çalışma ortam koşulu olarak değişik tip lokomotiflerde ve lokomotif bakım atölyesinde işyeri durum saptama çalışması ile, yatakhanelerde durum saptama çalışması gerçekleştirilmiştir. Makinistlerin yaş dağılımında 40 - 49 yaş grubu ilk sıradadır (% 5 1.6), % 1 1.0 1 50 yaş üzerindedir. Eğitim durumu dağılımında % 33.4 ü ilkokul mezunu iken % 46. 1 i teknik lise mezunudur % 98.8 i evlidir, aile yapıları belirgin oranda çekirdek ailedir. Sağlık hizmetleri için kurumun sağlık sistemi yanısıra diğer sağlık birimlerinden de faydalanılmaktadır. Periyodik psikoteknik muayene son iki yıl içinde sadece 22.7 oranında yapılmıştır. Sadece % 14.6 sı sağlıkla ilgili bir kursa katılmıştır. Makinistler bu alanda çalışmaya başlamadan önce çok değişik meslek gruplarında çalışmışlardır. Aylık çalışma süresi % 92.9 oranında 250 saatin üstündedir ve ayda ev dışında geceleme 11-20 günde yoğunlaşmaktadır (% 85.3) ve vardiyalı çalışılmaktadır. Çalışılan lokomotif tipleri çeşitlidir. Makinistlerin %10.1 i kalıcı iz bırakan, % 8. 1 i kalıcı iz bırakmayan en az bir iş kazası geçirmiştir. Sistalodiastolik hipertansiyon % 7.8, diabetes mellitus % 1.9, aterosklerotik kalp hastalığı % 1.6, anemi % 4.0 olarak saptanmıştır. Dispeptik şikayetler % 13.6 dır, % 65.7 si hafif şişman ya da şişman olarak değerlendirilmiştir. Mikroskopik idrar tetkikinde % 24.4 oranında 5 ve üzeri lökosit tesbit edilmiştir. Spirometri muayenesi sonucunda FEV 1/ FVC değerlerinin % 2.1i yaş, cins ve boya göre normal değerlerin % 80 ninin altındadır. Fizik muayene sonuçlan arasında 18 makinistte (% 5.8) obstriktif tip solomun yetmezliği tanısı konmuştur. Spirometrik tetkiklerin (FEVİ/FVC değerleri) sigara kullanımı ile karşılaştırılmasında halen günlük sigara kullanımı ile istatistiksel anlamlı farklılık saptanırken (p = 0.008), toplam sigara kullanma süresi ile istatistiksel anlamlı fark saptanmamıştır ( p > 0.05). Odiometri muayenesi sonucunda konuşma frekansları olarak değerlendirilen 2000 Hz altı frekanslarda işitme kaybı sağ kulakta % 1.6 (5 kişi), sol kulakta % % 4.4 (13 kişi), her iki kulakta % 2.0 (6 kişi), mesleki işitme kaybının başladığı 4000 frekansda sağ kulakta % 6.4 (19 kişi), sol kulakta % 17.9 (53 kişi), her iki kulakda % 19.3 (57 kişi) makinistde işitme kaybı saptanmıştır. Mesleki işitme kaybı görülmesi 54toplam çalışma süresi yani maruziyet arttıkça artmaktadır (p < 0.01), yaş ile de artmaktadır (p<0.01). Değişik lokomotif tiplerinde üç yıldan az çalışmaya göre üç yıl ve daha uzun süre çalışanlarda işitme kaybı (4000 Hz 26 dB ve üzeri) için tahmini rölatif risk buharlı lokomotif için 2.7, dizel 24000 tip lokomotif için 1.6, dizel 21000 ve 22000 tipleri için 1.3 olarak bulunmuştur. Lokomotiflerde işyeri ortam koşullarının ve sağlık güvenlik önlemlerinin değerlendirilmesinde teknolojik olarak yeni olan ve son yıllarda kullanılmaya başlayan elektrikli lokomotiflerde koşullanıl dizel lokomotiflere göre daha iyi olduğu saptanmıştır. Ses düzeyinin şuur değer olan 85 dB üzerine aralıklı olarak çıktığı saptanmıştır. Gürültü düzeylerinin incelenmesinde makinistler açısından mesleki gürültü maruziyetinde sınır değerin üzerine aralıklı çıkdığı yani maruziyetin sürekli olmadığı saptanmıştır. Lokomotif tiplerine göre yapılan tahmini rölatif risk hesaplamaları sağ ve sol kulakların 4000 Hz de benzer etkilendiğini. Lokomotif tipleri arasında göre her iki kulak için de buharlı lokomotifte 3 ve üzeri yıl çalışmış olmanın işitme kaybı açısından rölatif risk hesaplarının belirgin olduğu gözlenmektedir. Yatakhanelerde yapılan durum saptaması il merkezindeki yatakhanelerde çoğunlukla kısmen yeterli olarak saptanırken, diğer yatakhanelerde koşullar genellikle yetersiz düzeydedir. 55 SUMMARY The aim of this study to address the health and safety conditions of the locomotive drivers (machinist) who are the key personnel in railway transportation which has an important role in the economy of the country. In this cross-sectional epidemiological study all of the 308 locomotive drivers working in the 2.Region of the National Railway System (TCDD) were interviewed through face to face questionnaire. Also physical and laboratory examination including audimetry and spirometry were performed. Additionally to evaluate the conditions of the work environment a baseline assessment study was conducted in different types of locomotives and locomotive maintenance stations and guest houses.. The drivers who are in the 40-49 age group are the majority (51.6 %) and 11.0% is over than 50 years of age. As for the educational status, 46.1 % was graduate of technical high school, 98.8 % was married, most common type of family was nuclear. Different health facilities were used besides the health facility at the work place. The most common previous occupation was farming. The monthly work hours were over 250 for 92.2 % of the workers. Overnight away from home was 1 1-20 days for % 85.4, with an average of 14 days. 10.1 % of drivers had an occupational injury which had left a sequela and 8.1% had an injury without any sequela. On the physical examination 7.8 % had systolodiastolic hypertension, %1.9 had diabetes mellitus, 4.0 % anemia, 1.6 % had coronary heart disease. The dyspeptic symptoms were found in 12.8%, of the workers (drivers) 65.4 % was obese or minimal obese. In microscopic examination of the urine, 24.4% had more than 5 lococytes per ml. In 2.1% of the workers FEV 1.0/FVC were found below 80 %. In 18 (5.8 %)of the drivers obstructive respiratory failure was diagnosed. 6.8 % of the drivers were heavy (more then 20 cigarettes per day) smokers, but no relationship was found between the duration of smoking and FEV 1/FVC (p>0.05). The odiometric tests showed that 3.7% of the drivers had hearing loss for the right ear under 2000 Hz frequency, 6.5 % for the left ear, and 2.0 % bilateral. Occupational hearing loss at and above 4000 Hz frequency was seen in 52.8 % for the right ear and 36.9 % for the left ear, and bilateral in 19.3 %. Ocupational hearing loss increases as the age and total work years increases (pO.01, pO.Ol respecxtively). For different locomotive types the odds ratio of hearing loss (higher than 4000 Hz, 26 dB), for the ones who worked theree or more years, compared to those who worked 56less than three years was 2.7 for steam locomotives, 1.6 for 24000 and 22000 locomotives. The working conditions were better in electric-powered locomotives than diesel ones. The conditions of the guest houses in the bigger cities were better. 57
Collections