Meme kitleleri ve aksiller lenf nodu yayılımının terofosmin sintimammografisi ile değerlendirilmesi: Mammografi / ultrasonografi ve histopatolojik / immunohistokimyasal bulgularla karşılaştırılması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
68 ÖZET Mammografi (MG) primer meme kanserlerinin noninvaziv değerlendirilmesinde kullanışlı bir yöntemdir. Ancak aksiller metastazlar bu teknikle yeterli bir şekilde değerlendirilememektedir. Bu çalışmanın amacı primer meme kanseri ve aksiller tutulumun belirlenmesinde Tc 99m-Tetrofosmin'in (TF) muhtemel rolünü değerlendirmektir. Ayrıca in vitro sistemlerde P-glikoprotein (Pgp) düzeyini yansıttığı bildirilen ve fonksiyonel bir tümör görüntüleme ajanı olan TF'in in vivo Pgp görüntülenmesindeki muhtemel rolünü araştırmaktır. Bu amaçla; TF'in tümördeki tutulum oranı (Lezyon/ Nonlezyon=L/NL) ve tümörden temizlenme hızı (Yüzde washout=% WO) ile patolojik örneklerin Pgp düzeyi arasındaki ilişki karşılaştırılmıştır. Elli dokuz hastaya (yaş aralığı: 17-72 yıl, X± SD: 48± 12 yıl) sintimammografi, MG ve ultrasonografı (US) yapıldı. Hastalara 555-740 MBq (15-20 mCi) TF enjekte edildikten 10 ve 120 dakika sonra anterior ve prone pozisyonlarda her iki memenin lateral görüntüleri 5 dakika süreyle alındı. İlaveten erken planar görüntülemeyi takiben memede fokal artmış aktivite tutulumu belirlenen hastalarda aksiller lenf nodu tutulumunu değerlendirmek amacıyla torasik SPECT görüntüleme yapıldı. Her iki memenin ve aksiller lenf nodlarının görsel değerlendirmesinde, fokal anormal aktivite tutulumu olan vakalar pozitif, olmayan vakalar negatif olarak kabul edildi. Semikantitatif değerlendirmede L/NL ve % WO oranları hesaplandı. İmmunohistokimyasal çalışmalar parafin kesitlerde JSB-1 monoklonal antikoru69 kullanılarak yapıldı. L/NL ve % W0 oranları, immunohistokimyasal çalışma ile belirlenen Pgp seviyeleri ile karşılaştırıldı. Histopatolojik bulgular `gold standart` kabul edilerek sintimammografi ve MG sonuçlan karşılaştırıldı. Aksiller diseksiyon 30 hastaya yapıldı. Elli dokuz hastada, 35 malign, 36 benign meme lezyonu saptandı. Meme kanserlerinde sintimammografi ve MG'nin duyarlılık ve özgüllüğü sırasıyla % 94, % 88 ve % 90, % 80 olarak hesaplandı. Metastatik aksiller lenf nodu 30 hastanın 24'ünde izlendi. Aksiller lenf nodları için US, planar ve SPECT sintimammografi'nin duyarlılık ve özgüllükleri sırasıyla % 40 ve % 83, % 60 ve %85, % 86 ve % 85 olarak hesaplandı. Tümör dokusundaki Pgp ekspresyon dansitesi ile L/NL oranlan arasında ters bir ilişki bulundu. Ancak TF % WO oranlan ve Pgp ekspresyonu arasında bir ilişki tespit edilemedi (p= 0.275). Yüksek derecede Pgp ekspresyonu olan tümörlerde, orta derecede Pgp ekspresyonu olanlar ve Pgp ekspresyonu olmayanlara göre anlamlı olarak düşük L/NL oranlan elde edildi (p< 0.002, p< 0.04). Sonuç olarak bu çalışma, TF ile yapılan sintimammografi'nin meme kanserlerinin belirlenmesinde tamsal doğruluğu yüksek bir yöntem olduğunu ve aksiller metastazların tespitinde SPECT görüntüleme'nin faydalı olabileceğini düşündürtmektedir. Semikantitatif L/NL oranlan ve immunohistokimyasal boyanma ile elde edilen sonuçlarımızın, polimeraz zincir reaksiyonu (PCR) ve otoradyografık tekniklerle yapılabilen kantitatif Pgp ölçümleri ile desteklenmesi gerektiği düşünülmesine rağmen, bizim sonuçlarımız meme kanserli hastalarda MDR varlığını noninvaziv olarak belirlemede, TF görüntülemenin kullanışlı bir yöntem olduğunu düşündürtmektedir. Anahtar Kelimeler: Sintimammografi, Tc-99m Tetrofosmin, Multi-drug Rezistans, P- glikoprotein. 70 SUMMARY Mammografi (MG) is the well accepted standard for noninvasive assessment of primary tumors of the breast. Axillary metastases, however, are poorly assessed using this technique. The aim of this study was to evaluate the potantial role of scintimammography using Tc 99m-Tetrofosmin (TF) in the detection of breast cancer and to determine its efficacy in detecting axillary metastases. In addition, we prospectively studied 28 patients with breast cancer to ascertain the relationship between the degree of accumulation (Lesion/ Nonlesion=L/NL) and percentage washout (%WO) rate of TF and expression of P-glycoprotein (Pgp) in tumor tissues. Fifty-nine patients referred (aged 17-72 yrs, X± SD: 48+12 yrs) for a suspicious breast on clinical examination and/ or with mammographically suspected nodules were studied with scintimammography. All patients received 555-740 MBq (15-20 mCi) TF intravenously at the arm controlateral to the suspicious breast. Planar images were obtained 10 and 120 minutes post injection from prone lateral and anterior view with an acquisition time of 5 minutes. In addition, we perform thoracic SPECT to detection axillary lymphadenopaties immediately following the early planar imaging. Visually and semiquantitatively evaluation were performed. In semiquantitative evaluation, L/NL ratios and % WO rates were calculated. Histopathological results were obtained by surgical biopsy or by fine needle aspiration cytology. Axillary dissection was performed71 in 30 patients. Immunohistochemical studies were performed on paraffin sections using a monoclonal antibody, JSB-1. L/NL ratios and % WO rates were correlated with the level of Pgp determined by immunohistochemical studies. There were 35 malignant and 36 benign breast lesions. The sensitivity and specificity of scintimammography and MG in breast cancer were %94, %88 and %90, %80 respectively. Metastatic axillary lymph node involvement was seen 24 out of 30 patients. The sensitivity and specificity of US, planar and SPECT scintimammography to detect axillary lymph node involvement were %40- %83, %60- %85 and %86- %85 respectively. Our results showed an inverse correlation between the L/NL ratios of TF and the density of Pgp expression in tumor tissues, whereas there was no appreciable correlation between tumor % WO rates of TF and the level of Pgp expression (p= 0.275). The values for the L/NL ratios were significantly lower for those tumors expressing p-glycoprotein at high levels than those with intermediate or no exspression (p< 0.002, p< 0.04) In conclusion, this study confirms the high diagnostic accuracy of scintimammography with TF in detection of breast cancer and SPECT scintimammography appears to be a valuable addition in the detection of axillary metastases. Although our results warrant further studies at moleculer level using PCR (Polymerase chain reaction) and/ or autoradiographic techniques, our data strongly suggest that TF imaging is useful to noninvasively determine the presense of multidrug resistance in patients with breast cancer. Key Words: Scintimammography, Tc-99m Tetrofosmin, Multidrug Resistance, P- glycoprotein
Collections