Diyaliz hastalarında dispeptik semptomlar ve Sisaprid`in etkinliği

Abstract

7. ÖZET Kronik böbrek yetmezliği (KBY) olan hastalarda dispeptik semptomlar sıktır. Etyolojide suçlanan faktörlerden birisi de mide boşalma zamanındaki (MBZ) gecikmedir. Prokinetik ajanların dispeptik semptomların giderilmesin de etkili olabileceği ileri sürülmektedir. Bu çalışmada KBY olan hastalardaki dispeptik semptomlar ile MBZ arasındaki ilişkinin incelenmesi ve sisapridin semptomlar üzerindeki etkisinin araştırılması amaçlanmıştır. 10 hemodiya liz, 10 sürekli ayaktan periton diyalizi (SAPD) hastası ile 10 sağlıklı kontrol seçildi. Daha sonra semisolid sintigrafik metodla MBZ ölçüldü ve hasta grup larında dispeptik semptom skoru (SS) hesaplandı. Hasta gruplarının MBZ de ğerleri kontrol grubundan farksızdı. Hemodiyaliz ve SAPD grupları arasında MBZ ve SS açısından fark yoktu. Hasta gruplarındaki MBZ ve SS değerleri ile yaş, hastalık süresi, diyaliz süresi, hemoglobin düzeyi, biyokimyasal değerler60 ve KT/V değerleri arasında ilişki saptanamadı. Üç aylık sisaprid tedavisinden (3x10 mg/gün) sonra hastaların SS'unda anlamlı azalma saptanırken, MBZ'nda belirgin bir değişiklik gözlenmedi. Te davi süresince ilaca bağlı önemli yan etki tesbit edilmedi. Sonuç olarak KBY olan hastalardaki dispeptik semptomlarla MBZ arasın da ilişki olmadığı ve bu semptomların tedavisinde sisapridin güvenle kulla nılabileceği kanısına varıldı.

8. SUMMARY Dyspeptic symptoms are frequent in patients with chronic renal failure (CRF). One of the accused factors for these symptoms is delayed gastric emptying time (GET). Prokinetic agents are claimed to relieve dyspeptic symptoms. In this study, it's aimed to investigate the relation between dyspeptic symptoms and GET in CRF and to inquire the effect of cisapride on these symptoms. 10 hemodialysis patients, 10 continuous ambulatory peritoneal dialysis (CAPD) patients with dyspeptic symptoms and 10 healthy controls were selected. GET was measured by semisolid scintigraphic method in patients and control group and dyspeptic symptom score (SS) is assessed patient for groups. GET values of patients were not different from control values. Also, there was no difference in GET and SS between hemodialysis and CAPD patients. No relation could be found with either GET or SS, and62 age, disease period, dialysis period, hemoglobin, biochemical values and KT/V values. After three months of cisapride therapy (10 mg., t.i.d.) SS was significantly decreased in both patient groups, although the decrease in GET was not significant. During therapy period there was no important side effect related to cisapride. We conclude that, dyspeptic symptoms of CRF patients are not related to GET and cisapride can be used safely in the treatment of these symptoms.