Gebeliğe bağlı hipertansif hastalıkların önceden tahmininde serum lipidleri ve eritrosit içi malondialdehid düzeyleri
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
67 ÖZET Biz bu çalışmamızda gebelerde LP'na substrat oluşturan serumdaki yüksek yoğunluklu lipoprotein (HDL), düşük yoğunluklu lipoprotein (LDL), total kolesterol ve trigliserid seviyeleri ile LP'nun son ürünlerinden birisi olan MDA'in eritrosit içi seviyelerinin GHH'ın önceden tahminindeki yerini belirlemeyi amaçladık. Çalışmaya başlangıçta 110 sağlıklı gebe dahil edildi. Bunlardan ancak 90 tanesi çalışmayı tamamlayabildi. Tüm gebelerde 9-17, 18-25, 26-35 gebelik haftaları arasında serum HDL, LDL, total kolesterol ve trigliserid tayinleri yapıldı. Ayrıca eritrosit içi68 MDA seviyeleri belirlendi. Çalışma kapsamındakilerin KB, proteinüri, ödem ve konvülzyon durumlanna göre sağlıklı gebeler ile GHH gelişen gebeler belirlendi. Çalışma grubumuzda GHH görülme insidansı % 8.8 'dir. GHH grubunda ikinci ölçümdeki DKB değeri sağlıklı grubun aynı haftasından istatistiksel olarak daha yüksektir. Trombosit sayısı her iki grupta da gebeliğin ilerlemesi ile istatistiksel olarak anlamlı oranda azalma göstermiştir. Ayrıca sağlıklı grup ile GHH grubu arasında trombosit sayısında haftalara göre istatistiksel olarak anlamlı fark bulunmuştur. GHH grubunda başlangıçta ölçülen serum HDL kolesterol seviyesi sağlıklı grubun aynı haftasına göre düşüktür. LDL kolesterol değerlerinde iki grup arasında fark yoktur. Total kolesterol ve trigliserid seviyeleri başlangıçtan itibaren her iki grupta da gebeliğin devamı ile artış göstermektedir. Fakat her iki grup arasında total kolesterol ve trigliserid arasında istatistiksel olarak anlamlı fark saptanmamıştır. Her iki grupta da HDL, LDL, total kolesteroller ve trigliserid ortalama düzeyleri ile KB 'lan arasında anlamlı bir korelasyon tespit edilememiştir. Ayrıca bu lipidlerin her üç ölçümdeki değişik sınır değerlerine göre GHH'ı önceden tahminde değerleri düşük bulunmuştur. Sağlıklı grupta eritrosit içi MDA en yüksek değerine ikinci ölçümde ulaşıp, üçüncü ölçümde yaklaşık birinci ölçümdeki değerine inmiştir. GHH grubunda ise MDA gebelik boyunca artış göstererek en yüksek değere üçüncü ölçümde ulaşılmıştır. GHH grubundaki üçüncü ölçüm MDA değeri sağlıklı grubun aynı haftasındaki MDA değerine göre istatistiksel olarak anlamlı oranda yüksek çıkmıştır. Her iki grupta da MDA ile KB arasında hiçbir ölçümde korelasyon izlenmemiştir.69 Üçüncü ölçümdeki MDA'in GHH'ı önceden tahmindeki duyarlılığı % 75, belirleyiciliği % 76, ptd % 23, ntd % 88 olarak bulunmuştur. Bu sonuçlara göre gebelikte artan maternal ihtiyacı karşılamak için lipid metabolizmasında belirgin değişiklikler olmaktadır. HDL, LDL, total kolesteroller ile trigliseridin, GHH'ın önceden tahmininde kullanışlı belirteçler olmayacağını düşünmekteyiz. Eritrosit içi MDA, semptomlar çıkmadan yaklaşık dört hafta öncesinden GHH'ın erken tanınması yönünde bize fikir verebilir. Böylece riskli gruba GHH'ı önlemeye yönelik tedavi başlanabilir. Bu konuda aspirin tedavisinin yam sıra antioksidanlann da ileride tedavide yerinin olabileceğini düşünmekteyiz. 70 SUMMARY The objective of this study was to asses the predictive values of serum high dancity lipoprotein (HDL), low dancity lipoprotein (LDL), total cholesterol and triglyceride concentrations which are the substrates for lipid peroxidation, and also one of the last products of lipid peroxidation, malondialdehide (MDA) measured in red blood cells. 110 healthy pregnant women participated into this study, but 90 of them could succeed to complete it. HDL, LDL, total cholesterol and triglyceride concentrations in serum and MDA concentrations in red blood cells were measured in 9-17, 18-25, 26-35 gestational weeks. Blood pressures, proteinuria, edema and seizure were recorded at71 three measurement periods and the diagnosis of gestational hypertensive diseases (GHD) is based up on these criteria. The incidence of GHD was 8.8 % in our study group. Diastolic blood pressure in subjects with GHD was significantly elevated when compared with the healthy pregnant group in the second measurement. Platelet concentrations decreased significantly by the follow up in both groups. There were significant differences in platelet concentrations between the healthy and GHD groups at all three measurements. The serum HDL cholesterol concentration of GHD obtained at the first measurement showed significant decrease when compared with the same week concentration of healthy group. Serum LDL cholesterol concentrations were not different at all measurements of both groups. Total cholesterol and triglyceride concentrations increased significantly in both groups by follow-up, but there was no significant difference in these lipids between the groups. We could not detected any correlation between the HDL, LDL, total cholesterols, triglyceride and blood pressures. The predictive values of these lipids for the different cut-off levels obtained from three measurements were found low. MDA in red blood cells showed the highest concentration at the second measurement and then at the third measurement it started to decline and become low like the first period in healthy pregnants. But in GHD group, MDA increased by follow- up, the highest concentration was obtained in the third measurement. This concentration showed a significant increase when compared with the simultaneously concentration of healthy pregnants. No correlation was detected between MDA and blood pressures in any measurement of both groups.72 The sensitivity, specifity, positive predictive value and negative predictive value of MDA concentration obtained in the third measurement were 75 %, 76 %, 23 % and 88 %, respectively. According to our results, we believe that there are significant changes occuring in pregnancy on lipid metabolism for increasing maternal demands. We speculate that HDL, LDL, total cholesterols and triglyceride are not useful markers for early predicting of GHD. MDA concentration in red blood cells may give us idea about the early diagnosis of GHD. Then prevention therapy for GHD can be performed to the pregnants. We also suggest that using antioxidants with or without aspirin therapy may have some benefical effect on this subject in the future.
Collections