Sürekli ayaktan periton diyalizi (SAPD) hastalarında mortalite üzerinde etkili olan faktörlerin araştırılması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
7. ÖZET Sürekli Ayaktan Periton Diyalizi (SAPD, continious ambulatuar periton dialysis, CAPD) 1976 yılında Popovich ve Moncrief ile arkadaşları tarafından geleneksel hemodiyaliz tedavisine alternatif bir model olarak SDBY'li hastaların tedavisi için uygulamaya konulmuştur. Son 25 yılda patofizyolojik mekanizmaların anlaşılması, komplikasyonların ve çözüm yollarının daha iyi bilinmesi, teknolojinin gelişmesi ile periton diyalizi uygulama kalitesinin artışı, hasta sayışırım ve yaşam süresinin artışına yol açarak tedavinin hemodiyalizle kıyaslanabilir bir alternatif haline gelmesini sağlamıştır SAPD'nin klinik sonuçlarını etkileyen bazı faktörler vardır. Daha iyi klinik sonuçlar için mortalite ve morbidite üzerinde etkili olan risk faktörlerinin önceden bilinmesi ve bunlardan önlenebilir olanların düzeltilmesi gerekmekte ve böylece yaşam süresi ve kalitesi artmaktadır.Bugüne kadar, çeşitli merkezlerde konu ile ilgili çok sayıda çalışmalar yapılmış olup, »u faktörlerin bir kısmı belirlenmiştir Bu çalışmada, SAPD hastalarında mortalite ile ilişkisi olduğu düşünülen faktörleri, 1995-2000 yıllan arasında Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi, Nefroloji Bilim Dalı, SAPD bölümünde tedavi gören, en az altı ay takip edilen ve yeterli veri alınabilen 122 hasta üzerinde retrospektif bir çalışma ile araştırdık. Çalışma sonunda Cox regresyon analiz yöntemine göre yapılan incelemede değerlendirilen parametrelerden; yaş, cinsiyet, hemoglobin, sistolik kan basıncı ve anti- HCV (+)'liği diğer değişkenlerden bağımsız olarak ve istatistiksel olarak anlamlı şekilde mortalite üzerinde etkili bulundu. (p<0.05). Albümin ve diyastolik kan basıncı ise diğer değişkenlere bağımlı biçimde istatistiksel anlamlı olarak şekilde mortalite üzerinde etkili bulundu. (p<0.05) Çalışma sonunda iki yıllık sağ kalım olasılığı % 91.4 ve 52 aylık sağ kalım olasılığı ise % 88.5 olarak bulundu. Sonuç olarak çalışmada elde edilen bulgulardan ileri yaş, hemoglobin düşüklüğü, ve düşük albümin düzeylerinin mortaliteye olumsuz etkide bulunarak, artırmış olmaları literatürdeki daha önce yapılan çalışmalar ile de uyumlu bulunmuştur. Erkek cinsiyette olmanın mortaliteyi artırdığı benzer şekilde bazı başka çalışmalarda da gösterilmiş olmasına rağmen, bu sonuca mortaliteyi etkileyen diğer faktörlerin katkısının olduğu düşünülmüştür. Çalışmada değerlendirilen hasta sayısı göreceli olarak düşük olduğu için cinsiyetin mortalite üzerine etkisi konusunda daha büyük çaplı çalışmalara ihtiyaç vardır. Sistolik ve diyastolik kan basıncının artması ile mortalitenin azalması ise, yaşayan hastalarıda eritropoietin kullanımının daha sık olması ve bu hastaların EPO'nin muhtemel olumlu etkilerinden yararlanmalarına karşın kan basıncını artırıcı etkisine maruz HAaldıklarını düşündürmektedir. Diyastolik kan basıncı artışının diğer değişkenlere bağımlı olarak mortalite üzerine olumlu etkisinin gösterilmiş olması da bu sonuç üzerinde mortaliteyi etkileyen diğer faktörlerin katkısı olduğunu göstermektedir. Anti-HCV pozitifliğinin mortalite üzerinde olumsuz etkide bulunması sonucu ise HCV infeksiyonunun doğrudan karaciğer üzerine etkisine bağlı olmayıp, çalışma popülasyonunda Anti-HCV prevalasının yüksek olmasına, HCV infeksiyonunun hastalar özerinde olası ekstra hepatik etkilerine bağlanmıştır. Ancak çalışmamızda bir hasta dışında diğer hastalara karaciğer biyopsisi yapılmadığı için bu konuda patolojik değerlendirmeyi de içeren başka çalışmalara ihtiyaç vardır. m: 8. SUMMARY Continious Ambulatory Peritoneal Dialysis (CAPD) has been carried out by Itapovich, Moncrief and et al. in 1976 as an alternative model to the conventional hemodialysis treatment for the patients of End Stage Renal Disease (ESRD). In the last 25 3 rears the understanding of pathophysiological mechanisms, complications and treatment i nethods increased the incidence of patients and survival so, CAPD has become a comparable ireatment method with hemodialysis treatment. There are a few parameters affecting the clinical benefits of CAPD. We need to know 1 he risk factors for mortality and morbidity to have better clinical responses and to indicate the i ?nes which could be prevented so that a longer survival and higher quality of life could be jossible. Up to date, large series of studies performed in many centers detected some of these parameters. *T<.In this study, we retrospectively investigated the parameters which tought to be associated with mortality among CAPD patients receiving medical treatment in Erciyes University Medical School Nephrology Department, CAPD unit between 1995-2000. A number of total 122 patients whom had at least 6 months follow-up and whom had available data participated in the study. According to the Cox regression analysis method, the parameters, age, gender, Hemoglobin, systolic blood pressure and anti-HCV antibody positivity were found to be independent from the other variables and to be significant on mortality (p<0,05). Also, albumin level and systolic blood pressure were found to be statistically significant on Mortality (p<0,05). At the end of the study, the 2-year survival was found 91.4 % while the 52-months Survival was 88.5 %. İn conclusion, the parameters; age, low hemoglobin and low albumin levels were found to affect the mortality rates, also increasing, so these results were similar with the results of previous studies. Despite the fact that the mortality rates were higher in male gender according to the jjther studies, we thought that there were other factors affecting the mortality rates. Because he number of the patients was relativelye lower in the study, studies with large numbers are required to see the affect of gender on mortality. The decreasing rate of mortality with higher systolic and diastoeic blood pressures suggest that frequent administration of eritropoietin by alive patients keep them exposed to the higher blood pressure with eritropoietin despite the probable benefits of drug. T7The fact that diastolic blood pressure had positive effects on mortality rates suggest tjiat there are some other factors affecting the mortality rates, Also, the negative effect of anti- HCV antibody positivity on mortality, was thought to be depending on the high prevalance of anti-HCV, extrahepatic effects of HCV infection on patients, not for the direct effects of HCV infection on liver. But, because the patients were not performed liver biopsy -except only one- different studies are required for assessment about this manner including pathological evaluation. 70 I I
Collections