Üriner sistem patolojilerinin görüntülenmesinde manyetik rezonans ürografinin yeri
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET AMAÇ: Üriner sistem patolojilerini değerlendirmede MRÜ'nün rolünü belirlemek. GEREÇ VE YÖNTEM: Üriner obstrüksiyon ve/veya konjenital malformasyon, ürolitiyazis, nörojenik mesane, ve mesane karsinomu tanıları bulunan 30 olgu (57 böbrek, 59 toplayıcı sistem) çalışma kapsamına alındı. Tanılarını klinik bulgular, intravenöz ürografi (İVÜ) (n=21) ve diğer görüntüleme yöntemleri (n=9) ile almışlardı. Olguların tamamına T2 ağırlıklı, gerekli görüldüğünde 10 olguya T2 ağırlıklı MRÜ'ye ilave olarak kontrast madde verilerek T1 ağırlıklı MRÜ incelemesi yapıldı. Üriner sistem obstrüksiyon varlığı, nedeni, derecesi ve seviyesi; renal fonksiyon; toplayıcı sistem vizüalizasyonu ve ilave bulgular MRÜ ile değerlendirildi ve bulgular diğer modalitelerle karşılştırıldı. BULGULAR: MRÜ ile genel olarak 44 patolojik bulgudan 38'i (%86) tespit edildi. MRÜ ile konjenital malformasyonların tamamı saptanmış olup altı olguda üreteropelvik darlık, birinde üreterovezikal darlık, ikisinde çift toplayıcı sistem, birinde bifid renal pelvis, ikisinde renal agenezi, ikisinde malrotasyon, birinde sağ renal krosektopi, birinde at nalı böbrek ve birinde konjenital megaüreter vardı. Yirmi üç üreter obstrüksiyonunun sekizi üriner taşlara, yedisi üreteropelvik darlığa, dördü üriner diversiyon sonrası benign striktüre, ikisi konjenital megaüretere, ikisi üreterovezikal darlığa bağlı idi. Obstrüksiyonun varlığı, nedeni, derecesi ve seviyesi MRÜ ile doğru bir şekilde belirlendi. T2 ağırlıklı MRÜ ile 59 pelvikalisiyel sistemin 52'si görüntülendi. Diğer 7'sinde üriner dilatasyon yoktu. Görüntülenebilen 52 pelvikalisiyel sistemin 30'unda dilatasyon izlendi. İVÜ ile görüntülenen 40 üreterin 20'si MRÜ'de tam, onu kısmi olarak görüntülendi. Kronik böbrek yetmezliğine bağlı olarak İVÜ ile görüntülenemeyen 3 üreter MRÜ ile tam olarak görüntülendi. T2 ağırlıklı MRÜ ilekısmi olarak görüntülenebilen 10 ureter kontrastlı T1 ağırlıklı görüntülerde tamamen görüntülendi. T2 ağırlıklı görüntülerde gösterilemeyen 21 üreterin 3'üne kontrastlı T1 ağırlıklı MRÜ incelemesi yapıldı ve tamamında üreterler gösterildi. İVÜ ve MRÜ ile saptanan renal fonksiyonlar uyumluluk göstermekteydi. İVÜ ile tespit edilemeyen anjiyomiyolipom ve basit renal kist gibi ek bulgular da MRÜ ile tespit edildi. SONUÇ: MRÜ üriner sistem patolojilerinin değerlendirilmesinde güvenle kullanılabilecek etkili bir yöntemdir. T2 ağırlıklı MRÜ üriner obstrüksiyonun varlığı, derecesini ve düzeyini ve konjenital malformasyonları göstermede yeterlidir. Ancak T2 ağırlıklı MRÜ obstrüksiyon olmayan üriner sistemi, obstrüksiyon düzeyinin distalindeki değişiklikleri ve obstrüksiyonun tam ya da kısmi olup olmadığını göstermede yetersizdir. Bu durumlarda kontrastlı T1 ağırlıklı görüntülerin ilave edilmesi tanısal veriler sağlayabilir. Anahtar kelimeler: MR ürografi, Üriner sistem patolojileri, Renal fonksiyon SUMMARY PURPOSE: To determine the role of magnetic resonance urography (MRU) in the evaluation of urinary tract pathologies. MATERIALS AND METHODS: Thirty patients (57 kidneys, 59 collecting systems) with urinary obstruction and/or with known diagnoses such as congenital malformation, urolithiasis, neurogenic bladder, and bladder carcinoma were included in the study. They had been diagnosed by clinical findings, intravenous urography (IVU) (n=21), and other imaging modalities (n=9). Ail patients underwent T2 -weighted and 10 underwent contrast enhanced T1- weighted MRU examination in addition to T2-weighted MRU when necessary. The presence, cause, degree and level of urinary tract obstruction, renal function, visualization of the collecting system and other additional findings were evaluated on MRU, and the findings were compared with the other modalities. RESULTS: Overall, MRU detected 38 pathologic findings out of 44 (86%). MRU clearly detected all of the congenital malformations. There were ureteropelvic stenosis in 6, ureterovesical stenosis in 1, duplicated ureter in 2, bifid renal pelvis in 1, renal agenesis in 2, malrotation in 2, right renal cross- ectopy in 1, horseshoe kidney in 1 and congenital megaureterin 1 patient. There were 23 urinary obstructions due to urinary stones in 8, ureteropelvic stenosis in 7, benign stricture after urinary diversion in 4, congenital megaureter in 2, uretrovesical stenosis in 2. The presence, cause, degree and level of the obstruction were assessed accurately with MRU in all patients.Pelvicalyceal system was visualizated in 52 out of 59 patient on T2- weighted images. There was no urinary dilatation in the other seven. Thirty of the 52 visualized pelvicalyceal system showed dilatation. Of the 40 ureters visualized with IVU, 20 were completely and 10 were partially visualized with MRU. Three ureters which could not be visualised with IVU due to renal failure were completely demonstrated by T2-weighted MRU. Ten ureters which were visualised incompletely on T2-weighted MRU images were completely visualized on contrast enhanced T1 -weighted images. Of the 21 uretes which could not be visualized by T2-weighted imaging, 3 were examined with contrast enhanced T1 -weighted images and ureters were visualized in all. The renal functions detected with IVU and MRU were equivalent. Additional findings not detected with IVU like angiomyolipoma and simple renal cysts were also detected by MRU. CONCLUSION: MRU is an effective method that can be reliably used in the evaluation of urinary tract pathologies. T2-weighted MRU is sufficient for demonstrating the presence, degree and level of urinary obstruction and detecting the congenital urinary malformations. However, T2-weighted MRU is insufficient in the evaluation of non-obstructed urinary tract, post obstructive changes and in differentiation between complete or partial obstruction. In such cases, addition of contrast enhanced T1 -weighted images may give diagnostic information. Key words: MR urography, Urinary tract pathologies, Renal function.
Collections