Mekanik ventilatörden ayırma başarısını belirlemede gastrik pH`nın rolü
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Gastrik intramukozal pH (pHi) ve gastrik intraluminal PCO2 (PİCO2) değerleri mekanik ventilasyondan ayırma işlemi sırasında değişmektedir. Bu değişikliklerin ayırma başarısını göstermedeki etkinliğini belirlemek için herhangi bir nedenle akut solunum yetmezliğine giren ve en az 24 saat mekanik ventilatörde izlenen 40 hasta çalışmaya dahil edildi. Hastalar iki saat boyunca PS/CPAP modunda gözlendi. Gastrik pH; 1 8 hastada arteriyel kan gazı ile eşzamanlı elde edilen gastrik sıvı örneğinden H enderson-Hasselbach eşitliği kullanılarak hesaplandı. Diğer 22 olguda kapnometrik resirkülasyon gaz tonometri cihazı kullanılarak ölçüldü. Ayırma denemesi 28 olguda (% 70) başarılı, 12 olguda (%30) başarısız oldu. Ayırma başarılı ve başarısız gruptaki değerler, olguların mekanik ventilasyona bağlı oldukları dönemde ve ayırma sonrası son değerler olarak kaydedildi. Her hastada alınan son ölçümler ilk ölçümlerle karşılaştırıldığında başanlı grupta pHi değerinde azalma, PİCO2 değerinde artma olduğu, ancak bunun anlamlı olmadığı bulundu. Buna karşılık başarısız grupta pHi değerinin anlamlı olarak düştüğü belirlendi. PiCCVdeki yükselme ise istatistiksel olarak anlamlı değildi (pHi; başlangıç değeri: 7.39±0.10, son değeri: 7.25±0.16, p=0.038, PiC02; başlangıç değeri: 47.01+10.96, son değeri: 57.53±19.36, p=0.107). Başarılı grupta ayırma öncesi ve ayırma sonrası değerlerde anlamlı fark tespit edilmedi (pHi; başlangıç değeri: 7.37±0.14, son değeri: 7.33+0.16, p=0.257,PİC02; başlangıç değeri: 39.70±13.03, son değeri: 46.87±20.27, p=0.077). Ayırma sonrası altıncı saat değerlerinin ayırma başarısını göstermede etkili olduğu, fakat yeterli olmadığı tespit edildi. Ayırma sonrası başarısız grupta pHi değerinde azalma ve PiCCVde artış olmaktadır. Kritik değer pHi için <7.32 (%83.3 duyarlılık ve %57.1 özgüllük ile), PiC02 için >47 (%75 duyarlılık ve %67.9 özgüllük ile) bulundu. NIF ( Negatif inspiratuvar basınç) değeri; tek başına önemli bir anlam ifade etmezken, pHi veya PİCO2 ile beraber kullanıldığında bu parametrelerin değerini artırmaktadır. Ancak bu parametrelere RSBI'nin eklenmesi ilave düzelme sağlamamıştır. Sonuç olarak; NIF ve RSBI tek başına önemli parametreler değildir. Tek başına çok güvenilir bir parametre olmamakla birlikte, pHi ve PİCO2 ölçümleri ayırma başarısını değerlendirmede klinik parametrelere katkıda bulunabilir. Altıncı saatten sonraki gastrik tonometrik ölçümlerin sonuçların güçlendirilmesinde herhangi bir katkısı yoktur. pHi'de düşme, PiCCVde artış olması doktoru reentübasyon yönünden uyarmalıdır. Ancak reentübasyon kararını sadece bu ölçümlerle vermek doğru değildir. Gastric intraluminal pH (pHi) and gastric intraluminal PCO2 (PİCO2) values changes at the time of weaning. In order to determine the efficiency of these changes at demonstrating the success of weaning, 40 patients with acute respiratory failure of any reason who were followed at mechanichal ventilator for at least 24 hours were included in the study. The patients were followed for two hours in PS/CPAP (Pressure Support / Continue Positive Airway Pressure) mode before weaning. pHi was calculated from gastric fluid samples obtained synchronously with arterial blood gas sample from 1 8 patients using Henderson- Hasselbach formula. In the 22 patients, it was calculated using capnometric recirculation gas tonometry method. The weaning attempt was successful in 28 (%70) patients and failed in 12 (%30) patients. The parameters in the weaning- successful and weaning- failure groups were recorded as the values during the period of mechanichal ventilation and values after the weaning. The last measurements were compared with the initial measurements obtained from each patient; we found a decreasing pHi value and an increasing PİCO2 value in weaning successful group but this was not statistically significant. Nevertheless, we found that the pHi value was significantly lower in the weaning failure group but the increase in the PİCO2 value was not statistically significant (pHi; initial value: 7.3910.10, final value: 7.2510.16, p=0.038, PiC02; initial value: 47.01110.96, final value: 57.53119.36, p=0.107). There was not statistically significant difference between the values before and after weaning in the weaning successful group (pHi; initial value: 7.37+0.14, final value: 7.3310.16, p=0.257,PiC02; initial value: 39.70±13.03, final value: 46.87±20.27, p=0.077 ). We found that the values sixth hour after the weaning was effective for showing the success of weaning but was not satisfactory. After weaning pHi value decreases and PİCO2 value increases in the weaning- failure group. The critical value was <7.32 for pHi ( % 83.3 sensitivity and % 5 7.1 spesivity) and >47 for P İCO2 ( % 7 5 s ensitivity and % 6 7.9 spesivity). Although Negative Inspiratuar Force (NIF) value was not significant alone, it is beneficial when used together pHi and PİCO2. Nevertheless the combination of Rapid Shallow-Breathing Index (RSBI) to these parameters did not give any additional information. In conclusion; NIF and RSBI are not important parameters alone. Although it was not a reliable parameter alone, pHi and PİCO2 values may contribute to the clinical parameters for evaluating the success of weaning. The results of gastric tonometric measurements after sixth hour had no contribution to the augmentation of the results. A decline in pHi value or increase in PİCO2 value should arouse the physician for reentubation. However, it is not accurate to give the decision of reentubation just only with these measurements.
Collections