Karın içi basınç artışının testis üzerine etkileri
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Amaç: Laparoskopi zamanla hem çocuklarda hem de erişkinlerde birçokhastalığın tanısı ve etkin tedavisi için altın standart haline gelmiştir. Aynı zamandabirçok çalışmada pnömoperitoneumun, uygulanan intraabdominal basınç ve işleminsüresine bağlı olan çeşitli komplikasyonlarının olduğu ortaya konulmuştur. Buçalışmada karın içi basınç artışının testislere olan etkilerinin serum inhibin B düzeyiölçülerek ve histopatolojik inceleme ile araştırılması amaçlandı.Materyal ve metod: Pubertal döneme girmiş otuz adet rat, her grupta 10 adetolacak şekilde randomize olarak üç gruba ayrıldı. Cerrahi işlem öncesinde her rata 50mg/kg ketamin ve 10 mg/kg ksilazin hidroklorür intraperitoneal uygulanarak anestezisağlandı. Birinci gruptaki ratlara herhangi bir cerrahi işlem uygulamadan inhibin Bölçümü için intrakardiyak kan alınıp histopatolojik değerlendirme için midskrotalvertikal insizyonla tek taraflı orşiektomi yapıldı. İkinci grupta ise ratların karın içibasınçları 10 mmHg' ya çıkarılarak bir saat süreyle bu basıncın devamlılığı sağlandı.Bu süre sonunda ratlardan aynı şekilde kan alınıp tek taraflı orşiektomi uygulandı.Üçüncü gruptaki ratlara ise yine 10 mmHg' lık basınç iki saat süreyle uygulanıp aynıörneklemeler yapıldı. İlk gruptaki ratlardan biri çalışmanın ilk gününde öldüğü içinçalışmadan çıkarıldı. Bir ay sonra ratların diğer testisleri de çıkarılarak inhibin Bölçümü için tekrar kan alındı.Bulgular: İşlemden hemen sonraki inhibin b değerleri grup 1, grup 2 ve grup3 için sırasıyla (x ± sd) 69,3 ± 54,0, 86,4 ± 62,2 ve 69,3 ± 55,2 pg/dl olarak ölçüldü.Bu değerler açısından gruplar arasında istatistiksel anlamlı bir farklılığın olmadığıgörüldü. İşlemden bir ay sonraki inhibin B değerleri ise her grup için sırasıyla [med(min-max)] 0 (0 ? 170), 0 (0 ? 175) ve 1 (0 ? 50) pg/dl olarak ölçüldü ve yine budeğerler açısından da gruplar karşılaştırıldığında anlamlı fark olmadığı tespit edildi.İşlemden hemen sonraki değerler ile işlemden bir ay sonraki değerler her grupiçerisinde ayrı ayrı karşılaştırıldığında ise istatistiksel anlamlı farklılık olduğubelirlendi. Çıkarılan testislerin histopatolojik incelemede tübül yapılarının vegerminal hücrelerin görünümü açısından incelendi. Grup 1' deki ratların testishistolojileri normal iken grup 2' de germinal hücrelerin düzensiz sıralandığı veseminifer tübüllerin sıkı kümelenmiş olduğu, grup 3' te germinal hücrelerindöküldüğü ve çekirdeklerinin büzüşüp piknotik hale geldiği ve tübül kenarlarınınbelirginliğinin çok azaldığı görüldü. Bu histolojik fark istatistiksel olarak anlamlı idi.Histopatolojik hasarın bir ay sonraki incelemelerde de sebat ettiği görüldü.Sonuçlar: Karın içi basıncın artışı ile testislerde hasar oluştuğu inhibin Bölçümleri ile desteklenemese de histopatolojik olarak gösterilmiştir. Laparoskopikişlemlerin uygulanacağı hastalar iyi seçilmeli, işlemler mümkün olan en kısa süredebitirilmeli ve işlemler sırasında karın içi basınç artışı açısından dikkatlidavranılmalıdır. Aim: Laparoscopy has gradually become the gold standard for diagnosis andtreatment of various diseases in both children and adults. However, a growingnumber of studies has showed that there are various complications due to the degreeand duration of intraabdominal pressure (IAP). This study was carried out to evaluatethe effects of incresed intraabdominal pressure on testes with measurement of seruminhibin B levels and histopathologic examining.Materials and methods: Thirty pubertal rats divided into three goupsrandomly: group 1, control (gasless); group 2, 10 mmHg IAP for an hour and group3, 10 mmHg IAP for two hours. Anesthesia was applied with 50 mg/kg ketamine and10 mg/kg xylazine hydroclorur intraperitoneally. In group 1, blood samples weretaken intracardiacally and one sided orchiectomies were carried out without anysurgical procedure for IAP. Increased IAP was applied for an hour in group 2 and fortwo hours in group 3; then samplings were done as written above. After one monththese samplings were done again from against testes.Results: İnhibin B value was 69,3 ± 54,0 pg/dl in group 1 at the beginning ofthe study, while inhibin B values were 86,4 ± 62,2 ve 69,3 ± 55,2 pg/dl in group 2and 3 at the and of the the duration that intraabdominal pressure was increased. Afterone month inhibin B values [med (min-max)] were 0 (0 ? 170), 0 (0 ? 175) ve 1 (0 ?50) pg/dl in groups, respectively. These results were not statistically significant. Ineach group, the first and second inhibin B values differed significantly from eachother. A 4-level grading scale was used to quantify histologic injury. Although therats in the group 1 had normal testicular morphologies, the rats in group 2 showedless orderly noncohesive germinal cells and closely packed seminiferous tubules, andin group 3 showed disordered sloughed germinal cells with shrunken pyknotic nucleiand less distinct seminiferous tubule borders. Same results were seen in the othersamples at the end of first month. These histologic differences were statisticallysignificant.Conclusions: Testicular damage supported to increased IAP were seen inhistologic examinations. However, this is not encoureged with inhibin B values.Laparoscopic procedures must be done in selected patients, the operation time mustbe short and during the operation surgeon must be aware of excessive pressures.
Collections