Ölüm temasının heykel sanatındaki etkileri
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET Heykel, toplumlar arasında ve geçmiş ile geleceğin iletişimini sağlayan önemli bir öğedir, ilkel insan, kendini anlatmak için mağara duvarlarına, ağaçlara semboller kazıdı, resimler yaptı, insanoğlu bir yanda hayat mücadelesi verirken diğer yanda sonucunu engelleyemeyeceği ölümüne farklı bir yaklaşımda bulunmuş, ölümü; diğer dünyada yeniden doğmak fikri ile özdeşleştirmiş ve bunu destekleyen heykelleri de mezar yapılarının içine yerleştirmiştir. Heykel sanatının ilk başlangıcı simge heykellere dayanır. Heykel ölünün ruhunu simgelemiştir, heykel ölümüsüzlüğü simgelemiştir. Bu konuda mezar heykelleri en büyük yükü taşımaktadırlar. Kısacası, heykelin başlangıcı `ÖLÜM` fikridir. Bu düşünceden yola çıkarak tarih sayfalarını çevirirsek; Mısır sanatının piramitleri, içlerinde heykel sanatının doruklarına ulaştığı kaya mezarları, Yunan sanatının tüm inceliklerini yansıtan, lahit mezarları ve ölünün ruhunu koruyan maskeleri, Anadolu' nun ve Mezopotamya' nın eski kral mezarları, arkeolojik kazılar ve pek azı müzelere ulaşmış olan heykelcikleri, Aztek/ Maya sanatından günümüze kalan piramit yapıları, Selçuklulardan Osmanlılara uzanan bu yolda ölüm ve heykel arasındaki kuvvetli bağın örneklerini inceleme fırsatı buluruz. Dünyanın bu birbirinden farklı yaşayan kültürlerinde heykel sanatının mezar / anıtmezar yapılarında filizlenmesi ve günümüze dek ulaşması dünyadaki her hareketi ile olumlu yada olumsuz şeyler yaratan insanın ölümünden sonra bile geride bir şeyler bırakma isteğidir. Her dönem, her uygarlık, ölüme bakışını yansıtırken, yaşama bakışını da yansıtmıştır mezarlarına... SUMMARY Sculpture has been an effective way of establishing communication throughout time among the differing societies. Primitive man digged symbols, drew pictures to cave walls, to trees to express himself. While human beings were in a life struggle they regarded the inevitable end death from another perpective; death was seen in accordance with the idea of reencarnation and placed the sculptures supporting this thought inside the cemetaries. The art of sculpturing has started with symbol sculptures. Sculptures have symbolized the spirit of the dead, the immortality. In that field, tomb sculptures have formed an important group. In breif, the innovation of sculptring aroused from the idea of `DEATH`. Starting from that point, if we make a flashback to history of sculpturing, we can see the pyramids of Eygpt, inside them the rock graves which are examples of great pieces of art, the sarcophagus tombs, masks which protect the spirit of the dead which shows all the characteristics of the Greek art, old king tombs of Anatolia and Mezopotamia, archaelogical diggings and the sculptures which rarely reached museums, Pyramids of Aztek / Maya which survived to this day and throughout the route from the Ottomans to Seljuks, we can have the chance to deeply examine the strong relationship between the idea of death and its reflection to sculptures. It is the desire, it is the wish of a human being.which creates a positive or a negative result by each movement he makes, to leave something behind and that flourishes the art of sculpturing in the mausoleums and the tombs. Each period, each civilization, reflected their view to death as well as their view to life...
Collections