Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Heykel Bölümü`nün kuruluşu, gelişimi ve heykel sanatına katkıları
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Geçmişten günümüze Anadolu topraklarındaki ilk heykel eğitimine baktığımızda, MÖ 9. yüzyıllarda bu topraklarda varolmuş medeniyetlerin yapılan kazılar sonucu ortaya çıkan eserlerinde, heykel sanatının gelişimini ve heykel eğitiminin evrelerini görmekteyiz. Bu yüzyıllarda Anadolu topraklarında varolan Hititlerin, yapılan kazılar sonucu Gaziantep ilinin Yesemek köyündeki Yesemek Heykel Atelyesi' nde ortaya çıkan genel şekilleri verilmiş taş yontular, daha o yüzyıllarda heykel sanatının ve heykel eğitiminin önemli ipuçlarını vermektedir. Ardından Aydın ilinin Geyre köyünde uzun yıllardır süren kazılar sonucu ortaya çıkarılmış MÖ 1. yüzyıl ve MS 5. yüzyıllar arası Anadolu topraklarında izlerine rastladığımız eski Yunan medeniyetinin üzerine kurulmuş olan Roma imparatorluğu'nun Aphrodisias kentindeki heykeller ve heykel eğitimi hakkında bilgi sahibi olmaktayız. Arkeolojik veriler ışığında farklı dönemlere ait bu iki antik kentte Anadolu topraklarındaki heykel sanatının gelişimini inceleyebildiğimiz gibi ilk heykel eğitiminin de bu kentlerde başladığının ipuçlarını bulmaktayız.12-14. yüzyıllarda Anadolu topraklarının Türkmenleşmesi, İslamiyetin yayılması sonucu heykel sanatı ve buna bağlı olarak heykel eğitiminin gelişimi bir çok sanat dalında olduğu gibi gerilemiş, yerlerini dönemin bakış açılarına göre mimariyle gelişen farklı sanat dallarına bırakmıştır. Antik dönemlerden gelen usta-çırak ilişkisi içerisindeki heykel eğitimi varlığını yitirmiş, onun yerini bu dönemde yine usta-çırak ilişkisindeki eğitimle gelişen mimariye bağlı süsleme sanatları almıştır.Heykel sanatı ve beraberinde gelişen heykel eğitimi en büyük gelişimini Osmanlılarda Tanzimat döneminden sonra yaşamış, 1883'de Sanayi-i Nefise Mektebi'nin Osman Hamdi Bey tarafından kurulması sonucu ilk heykel eğitiminebaşlanmıştır. Daha sonraları Sanayi-i Nefise Mektebi, Cumhuriyet dönemiyle birlikte isim değiştirerek Devlet Güzel Sanatlar Akademisi olmuş ve ilk heykeltıraşlarını yetiştirerek kuşaktan kuşağa aktarılan bir eğitim anlayışıyla heykel eğitimine devam etmiştir.1957 yılında Türkiye'de önemli endüstriyel gelişmeler gözlemlenirken, endüstri sanat alanında eğitim görmüş elemanlara ihtiyaç duymaya başlamış, bu ihtiyacın sonucu olarak sanata ve eğitime yenilikçi bir bakış açısıyla Devlet Tatbiki Güzel Sanatlar Yüksek Okulu kurulmuştur. Kuruluş aşamasında Almanya'daki Tatbiki Güzel Sanatlar Okulu ve Bauhaus ekolü örnek alınmış, Alman Prof. Schneck kurumun kurulmasında görevlendirilmiştir. Tatbiki'nin Türkiye'de ilk kurulduğu yıllarda kurum içerisinde heykel bölümü yer almamıştır.Devlet Güzel Sanatlar Akademisi'nin YÖK yasasıyla Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi olmasından sonra, Sanayi-i Nefise Mektebi'nden beri sürdürdüğü heykel eğitimine alternatif ve yenilikçi bir eğitim anlayışıyla heykel eğitimi veren Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Heykel Bölümü, Devlet Tatbiki Güzel Sanatlar Yüksek Okulu'nun 1982'deki 41 sayılı YÖK yasasının 14. maddesi gereğince Güzel Sanatlar Fakültesi ismi alarak Marmara Üniversitesi'ne bağlanmasından sonra tatbiki geleneğindeki yenilikçi anlayışın fakülte içerisinde devam ettirilmesi sonucu kurulmuştur.1983'de Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi bünyesinde kurulan Heykel Bölümü, Tatbiki geleneğinden gelen yenilikçi misyonla heykel eğitiminde üstlendiği önemli görevini 26 senedir sürdürmekte ve bir çok alanda çalışan başarılı heykeltıraşlar yetiştirmeye devam etmektedir. Analysing the first sculptural training in Anatolia from past to present, we can track down the development of the art of sculpture and the phases of sculptural training in the artworks found in the archeological heritages of the civilizations who existed in this land in the 9th Century B.C. Generally formed stone sculptures of the Hittite Empire found in Yesemek, Gaziantep give us some important clues about the art of sculpture and the sculptural training in those centuries. After this, we gather information on the sculptures and the sculptural training through findings discovered in the Roman city named Aphrodisias, which was founded on the heritage of ancient Greek existed in Anatolia between the centuries 1 B.C. and 5 A.D. in Geyre, Aydın. In the light of archeological data, we can both track down the development of sculpture art and find clues that the first sculptural training has started in these two ancient cities, which belong to different periods.Between the centuries 12-14; the art of sculpture and the sculptural training has been deteriorated due to the Turkomanization of Anatolian land and the spread of Islam leaving its place to different arts relating architecture. During this time, the sculptural training consisting master-apprantice relationship from the ancient times has been lost and decorative arts connected with architecture, which is also improved with master-apprantice relationship, have taken its place.The art of sculpture and sculptural training had its biggest movement during the Ottomans after Administrative Reforms Period. The first sculptural training has been started with the foundation of the School of Sanayi-i Nefise by Osman Hamdi Bey in 1883. After that; the School of Sanayi-i Nefise has been renamed into State Academy of Fine Arts during the Republican Period raising its primal sculptors with an educational conception tranferred from generations to generations.In 1957, major developments have been observed in the field of industrial area. In this period industry-trained staff in the field of art has begun to be needed. As a result of this; with an innovative perspective to art and education, School of National Applied Fine Arts had been established. Bauhaus principles and German School of National Applied Fine Arts have been taken as a model. Prof. Dr. Adolf Schneck had been appointed to organize. As the School of National Applied Fine Arts started teaching, Sculpture Department was not founded.State Applied Fine Arts Academy?s (Devlet Güzel Sanatlar Akademisi) name was changed to Mimar Sinan Fine Arts University by Turkish Council of Higher Education (YOK). After that; Department of Sculpture in the Faculty of Fine Arts of Marmara University (Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Heykel Bölümü), which brought an alternative and innovative approach to the sculpture education that has been provided since The Imperial School of Fine Arts (Sanayi-i Nefise Mektebi), has been established after School of National Applied Fine Arts (Devlet Tatbiki Güzel Sanatlar Okulu) took the name ?Faculty of Fine Arts? and joined Marmara University by 14th section of the Council?s law no.41 in 1982, continuing applied culture?s innovative approach in the faculty.In 1983, Department of Sculpture was established in the Faculty of Fine Arts of Marmara University. For 26 years, Department of Sculpture maintains its important duty in the area of training sculpture with an innovative mission and train successful young sculptors who are able to unit traditional discipline with a creative perspective.
Collections