Magnetotellurik yöntemin petrol aramalarına uygulanması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET Teorisi Cagniard (1953) tarafından verilen magnetotlelurrik (MT) yöntemin maden aramalarında uygulanmasının nispeten uzun bir geçmişi vardır. Petrol içe rebilecek derin yapılar ve temel kayanın saptanmasına yönelik çalışmalar aletsel gelişmelere bağlı olarak 1970'lerden itibaren başlamıştır. Sismik çalışmaların çok pahalı oluşuna karşılık mağnetotellurik yöntem özellikle Sovyet jeofizikçiler tarafından tercih edilmiştir. Son yıllarda geliştirilen mağnetotellurik yorumlama teknikleri Güneydoğu bölgesindeki bir petrol arama sahasına uygulanarak elde edilen veriler değerlen dirilip, jeoelektrik kesitler çıkarılmıştır. Saha çalışmalarından sağlanan verilerin gürültü analizleri yapılarak, üzer lerindeki istenmeyen etkiler atılmıştır. Çeşitli proses aşamalarından geçirilen ara zi verileri, koherenklik (coherency), tipır (tipper) ve elipsellik (ellipticity) gibi bazı parametrelerle test edilip yapı-boyut analizi yapılmıştır. Bu çalışma sonucu MT arazi verilerinin tek boyutlu bir yapı yaklaşımıyla yorumlanabileceği sonucu na varılmıştır. Görünür rezistivite ve faz eğrilerinin tek boyutlu inversiyonları yapılmıştır. Ters çözüm sonucu elde edilen görünür özdirenç ve faz eğrileri ile gözlemsel değerler arasında iyi bir uyum olduğu görülmüştür. Buradan, ters çö zümle elde edilen yapının gerçek yapıyı temsil edebileceği sonucuna varılmıştır. -III- SUMMARY The magnetotelluric (MT) method is one of many methods based on mea suring the electrical resistivity of the subsurface as an indirect means for geol ogy. The magnetotelluric method was first described by cagniard in 1953. Its application was limited until the late 1970's when advance in instrumentation made commercial use of magnetotelluric method much more feasible. Especially in the Soviet block, fairly simple field procedures, compact instrumentation, and modest cost have made it an attractive tool in areas where access is diffi cult or where seismic data are difficult to acquire. By analysing of the field data provided from the field application, noise effect has been eliminated. Several process stage has been applied to the field data. So, it has been tested by coherency, tipper and elipticity parameters. Thus, it has been done structural dimension analysis. Consequently, it has been dieceded that the data can be interpreted with one dimension approach. Then apparent resistivity and phase curves has been inverted as one dimension. Thus, it has been seen that there are good fitting between the calculated and measured appeareni resistivity and phase curves. This means that the actual structure can be described by the inversion models in acceptable limits. -IV-
Collections