Eskişehir İl merkezindeki birimlerin jeo-mühendislik özelliklerinin değerlendirilmesi ve mühendislik jeolojisi haritalarının hazırlanması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ESKİŞEHİR İL MERKEZİNDEKİ BİRİMLERİN JEO-MÜHENDİSLİK ÖZELLİKLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE MÜHENDİSLİK JEOLOJİSİ HARİTASININ HAZIRLANMASI N. Pınar Koyuncu Hacettepe Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi, Jeoloji Mühendisliği Bölümü, Uygulamalı Jeoloji Anabilim Dalı ÖZ Yoğun bir kentleşme ve sanayileşme sürecinin yaşandığı Eskişehir kent merkezi, yeraltısuyu tablasının sığ konumda bulunduğu gevşek alüvyal zeminler üzerinde kurulu olup, kentin yakınından aktif faylar geçmektedir. Bu özellikleri nedeniyle depremsellik açısından önem taşıyan kentle ilgili olarak jeo-mühendislik amaçlı bir çalışma yapılmamıştır. Bu husus gözetilerek, Eskişehir kent merkezinde seçilen ve yeni yerleşimlerin de devam ettiği 34 kmz'lik bir alanın jeolojik, hidrojeolojik ve sismotektonik özellikleri incelenmiştir. Bunun yanısıra, inceleme alanında sıvılaşma potansiyeli ve zemin türlerinin dağılımı da araştırılarak mühendislik çalışmalarında kullanılmak üzere mühendislik jeolojisi haritası hazırlanmıştır. Tezin amacı doğrultusunda jeoloji içerikli saha çalışmaları yapılmış, 200 civarında jeoteknik sondajının verileri değerlendirilmiş, alınan örnekler üzerinde laboratuvar deneyleri gerçekleştirilmiş, sıvılaşma analizleri yapılarak haritaların hazırlanmasında Coğrafi Bilgi Sistemi'ndan yararlanılmıştır. İnceleme alanının büyük bir bölümünün düzlük ve kayaç birimlerin bulunduğu kesimlerde topografyanın az eğimli ve süreksizlik yönelimlerinin yataya yakın olması nedeniyle inceleme alanında yamaç duraysızlığı sorunu beklenmemektedir. Kent için en önemli deprem kaynağı Eskişehir-inönü Fay Zonu olup, deterministik sismik tehlike analizlerinden olası bir depremin büyüklüğünün 6.4 ve buna bağlı olarak gelişebilecek yer ivmesinin de 300 gal civarında olacağı tahmin edilmiştir. Alüvyal zeminlerdeki sığ su tablası ve yüzeye yakın siltli-kum seviyelerin varlığı, inceleme alanının sıvılaşma potansiyeli açısından önemini arttırmaktadır. Yapılan analizler, inceleme alanının batıdaki Porsuk Çayı'na yakın kesimlerinin sıvılaşmaya karşı duyarlı olduğunu ve 400 gal'e ulaşan bir yer ivmesinin gerçekleşmesi halinde sıvılaşmadan etkilenecek alanın büyüyeceğini göstermiştir. Ayrıca, kentleşme sürecinde yapılacak mühendislik uygulamalarında yararlanılmak üzere; farklı derinlikler için zemin sınıflaması, sıvılaşma potansiyeli, yeraltısuyu haritaları ile bunların birleşiminden oluşan mühendislik jeolojisi haritası hazırlanmış ve önerilerde bulunulmuştur. Anahtar Kelimeler: Coğrafi Bilgi Sistemi, depremsellik, deterministik sismik tehlike analizi, Eskişehir, mühendislik jeolojisi haritası, sıvılaşma Danışman: Prof.Dr. Reşat ULUSAY, Hacettepe Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi, Jeoloji Mühendisliği Bölümü, Uygulamalı Jeoloji Anabilim Dalı ASSESSMENT OF GEO-ENGINEERING PROPERTIES OF THE GEOLOGICAL UNITS IN THE CITY CENTER OF ESKİŞEHİR AND PREPARATION OF ENGINEERING GEOLOGICAL MAP N. Pınar Koyuncu Hacettepe University, Department of Geological Engineering, Applied Geology Division ABSTRACT The city center of Eskişehir, where a dense urbanization and industrialization are realized, has been founded on loose alluvial soils with shallow groundwater table, and active faults extend very close to the city. Any investigation on geo-engineering properties of this city which has a prime importance in terms of seismic activity has not been carried out yet. By considering this, an area of 34 km2 where new settlements also progress is selected in the city of Eskişehir, and geological, hydrogeological and seismo-tectonic features of this area are investigated. In addition, liquefaction potential and distribution of different types of soils are examined, and engineering geological map of the study site is prepared to be used for engineering purposes. For the purpose, geological site investigations are carried out, data from about 200 geotechnical boreholes are assessed, laboratory tests are conducted on collected samples, liquefaction analyses are done and Geographical Information Systems are utilized in the preparation of the maps. Because a large part of the city is founded on an alluvial plain, natural slopes formed by rock units have gentle inclinations and discontinuity plains are nearly horizontal, slope instability problems are not expected in the study area. The most important earthquake source for the city is the Eskişehir-inönü Fault Zone, and deterministic seismic risk analysis indicated that magnitude of a probable earthquake in the region may be about 6.4 with a peak acceleration of 300 gals. Shallow groundwater table in the alluvial sequence and the exitence of shallow-seated silty-sand levels result in a high potential for liquefaction in the study site. The analyses revealed that some parts of the study area, which are close to the Porsuk River on the west, are sensitive to liquefaction, and in the case of a peak ground acceleration of 400 gals it is expected that a larger area will be affected by liquefaction. In addition, some maps including soil classification, liquefaction potential and groundwater contours are prepared with a final engineering geological map to be used in engineering practice, and some recommendations are presented. Key Words: Geographic Information System, seismicity, deterministic seismic risk analysis, Eskişehir, engineering geological map, liquefaction. Advisor: Prof.Dr.Reşat ULUSAY, Hacettepe University, Geological Engineering Department, Applied Geology Division
Collections