Eine übersetzungsorientierte terminologische studie über EU-zollbegriffe
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET Bu çalışmanın amacı, Avrupa Birliği (ya da Avrupa Topluluğu) bağlamında gümrük alanında çeviriye yönelik bir terim çalışması ile adı geçen özel alanın kavramları tespit edildikten sonra çevirmenlerin kullanımı için bu kavramları içeren bir çeviriye yönelik bir terimler sözlüğünün hazırlanması ve süreçte karşılaşılan sorunların irdelenmesidir. Çalışmanın AB ile gümrük bağıntısı, Türkiye'nin AB ile Ankara Anlaşma sı ile başlayan ilişkileri sürecinde ilkin Katma Protokolden doğan gümrükle ilgili hükümlerden, daha sonra da Gümrük Birliği Anlaşması gereği AB'nin gümrük mekanizmasına dahil olmasından kaynaklanmaktadır. Çalışmayla ilgili olarak aşağıdaki konulara sırasıyla değinilmektedir:. özel alan dili ve özellikleri. AB Komisyonu'nda çeviri. Terminoloji ve terminolojinin temel kavramları. AB'nin tarihi gelişimi ve organları. Türkiye AB ilişkileri ve temel belgeleri Terim çalışması için tespit edilen kavramların seçiminde baz alınan kaynaklar aşağıdaki temel belgelerle sınırlandırılmıştır:. Ankara Abkommen (Ankara Anlaşması). Zusatzprotokoll (Katma Protokol). Beschluss über die Zollunion (Gümrük Birliği Kararı). Zollkodex (Gümrük Kodeksi) Diğer kaynakların yanısıra, Almanca ve Türkçe terimlerin karşılaştırılmasında adı geçen ilk üç kaynağın Türkçe çevirisinden, AB'nin Gümrük Kodeksi'nde ise bu kodeksin (ve diğer gümrükle ilgili hükümlerin) Türkçe'ye çevirisi ve adaptasyonu ile oluşturulan Gümrük Kanunu'ndan yararlanılmıştır. AB ile ilgili sık kullanılan birçok terim Türkçe'ye yerleşmiş olsa dahi, bu çalışmada gümrükle ilgili bazı isim ve kav ramların Türkçe'de tam olarak oturmamış olabileceği düşüncesinden yola çıkıldığın-Ill dan çıkış dili Almanca olarak saptanmıştır. Bu durum sözlüğün dizini için de geçerlidir. Bu terim araştırması, Türkçe'de bir kavram için çoğu kez birden fazla ismin kullanıldığını ve bir ismin değişik yazım şekillerinin olduğunu göstermektedir. Bir kavram için kullanılan ya da mevcut olan eşanlamlı isimlerin sayıca fazla olması, ismin oluşumunda farklı dillerden sözcük alınmasından kaynaklanmaktadır, örneğin Fransızca, İngilizce ve Arapça. Eşanlamlı isimlerin fazlalığı, söz konusu özel dile hakim ol mayan bir kişin her bir eşanlamlı ismin arkasında farklı bir kavram arayışına girme sine ve ayrıca o kavramlar sisteminin zor anlaşılmasına sebep olur. Zaten özel dillerde hedef bir kavramın bir isim tarafından ifade edilmesidir. Bu eşanlamlı isim çeşitliliği bir bakıma Türkiye'deki dil politikasını yansıtmaktadır. Arapça sözcüklerle ifade edilen kavramlar için halihazırda kullanılan Türkçe sözcük lerle isimler oluşturulmuştur. Diğer taraftan Türkçeleşme kapsamında Türk Dil Kurumu'nda Kızıklı (1972) tarafından öztürkçe olarak hazırlanan Gümrük Terimleri Sözlüğü'ndeki yeni türetilen isimlerin etkili olmadığı görülmektedir. Zira 4 Şubat 2000'de yürürlüğe giren Gümrük Kanunu da bilinçli bir dil planlaması gerçekleştirmek için bir araç olarak görülmemiştir. Sonuç olarak, araştırılan Almanca ve Türkçe kavramların içeriklerinin büyük ölçüde aynı olduğu, ama birkaç kavramın kullanımı ile ilgili bazı karışıklıklar tespit edilmiştir, bu durumların çoğunda çözüm önerisinde bulunulmuştur. Yazım ve eşanlamlı isimlerdeki çeşitlilik ve bazı kavramların farklı tanımları dikkate alındığında tekdüzen bir kullanımı sağlamak için bu konuda yetkili bir kuruma gerek sinim duyulduğunu görülmektedir.
Collections