Merkezi personel yönetimi örgütlenmesi: ABD ve Japonya örnekleri ve Türkiye için bir model önerisi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
1970'lerde başlayan ekonomik bunalımın tetiklemesiyle kamu yönetiminde başlayan arayışlar neticesinde ortaya atılan Yeni Kamu İşletmeciliği (YKİ), özellikle gelişmiş ülkelerde kabul görerek bunlar tarafından uygulanan reform hareketlerine şekil veren başlıca yaklaşım olmuştur. Nitekim Türk kamu yönetiminde son dönemde yaşanmakta olan değişimin emareleri de YKİ yaklaşımının öngörüleri ile büyük ölçüde örtüşmektedir. Kamu yönetiminin bir alt disiplini olarak kamu personel yönetimi de bu değişim dalgasından uzak kalamamıştır. Bu bağlamda geleneksel anlayışının yöntem ve uygulamaları terkedilmiş, yerlerine özel sektör insan kaynakları yönetiminden devşirilenler ikame edilmiştir. Ancak bütün bunlar yaşanırken kamu personel yönetiminden merkezi olarak sorumlu olan kamusal organlar ihmal edilmiş, bütüncül bakış açısından uzaklaşılmıştır. Oysa ki, sorunsuz bir kamu personel sistemi her şeyden önce sistemin başında iyi kurgulanmış bir merkezi otoritenin yer almasına bağlıdır. Bu konudaki uygulamalara bakıldığında farklı alternatiflerin tercih edildiği anlaşılmaktadır. YKİ yaklaşımı ile; özerkliğe sahip, politika belirleme, genel düzenleme, rehberlik ve koordinasyon gibi fonksiyonlara odaklanıp ikincil önemde olanları ilgili kamu kurumlarına bırakan bir merkezi personel yapısının öngörülmekte olduğu söylenebilir. Bu öngörüye uygun oldukları, aynı zamanda Türkiye açısından da örnek olma potansiyeline sahip bulundukları değerlendirilen ABD ve Japonya örneklerinin incelenmesi bu nedenle gerekli görülmüştür. Türkiye'de ilk defa 1960'da bir reform örgütü olarak kurulan Devlet Personel Dairesi, kendisinden bekleneni verememiş olması sebebiyle 1984 yılında Devlet Personel Başkanlığı adı altında yeniden yapılandırılmış, ancak bu Kurum da yeterince etkinlik sağlayamamış, dahası merkezi kamu personel yönetiminde oynaması gereken rolü büyük ölçüde Maliye Bakanlığı başta olmak üzere diğer kamu kurumlarına kaptırmak durumunda kalarak kendisini bir anlamda `gizli işlevsiz` konumuna düşürmüş ve nihayet yeni hükümet sistemine geçiş sonrası da kapatılmıştır. Türk kamu personel yönetimi `çok başlı` bir görünüm arz etmektedir ve personel sisteminin bir reforma tabi tutulabilmesi için öncelikle YKİ öngörülerine uygun bir merkezi personel yapılanması modelinin ortaya konulması gerekli görülmektedir. As a result of the economic crisis in the 1970s, the New Public Management (NPM), emerged as a result of the search for public administration, became the main approach shaping the reform movements implemented by developed countries. The signs of the recent changes in the Turkish public personnel system are largely in line with the projections of the NPM approach. As a sub-discipline of public administration, public personnel administration has not been able to stay away from this wave of change. In this context, the methods and practices of the traditional approach have been abandoned, and those taken from the private sector human resources management have been replaced. Nevertheless, the public bodies in charge of the central public personnel administration were neglected and thus the holistic point of view has been removed. On the other hand, the establishment of a faultless public personnel system depends primarily on the involvement of a central authority that is well established at the head of the system. When we look at the country practices in this field, it is understood that different model alternatives are preferred. A central personnel body envisaged by the approach of NPM offers autonomy; focusing on functions such as policy-making, general regulation, guidance and coordination, leaving secondary functions to the relevant public institutions. Being in accordance with this foresight, USA and Japan samples are considered to have the potential to be analyzed in this Thesis as the useful samples for Turkey's practice. The State Personnel Office, founded in 1960 as a reform organization, was restructured under the name of State Personnel Presidency in 1984 due to being unable to give the expected. However even this new organization has not provided enough efficiency; moreover, the role that the Presidency should play in the field has been lost to other public institutions, mainly to the Ministry of Finance. Finally, after making itself a `hidden dysfunctional` government institution, the Presidency was finally closed soon after the new government system. Turkish public personnel administration has a `multi-headed` appearance and in order to fix the existing system, it is required to offer a new central personnel administration organisation model in accordance with the NPM projections.
Collections