Çerezlik kabakta (Cucurbita pepo L.) kurağa tolerant genotiplerin fizyolojik ve agronomik yöntemlerle araştırılması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Tarımda, kurak ve yarı-kurak bölgelerde, kuraklık stresine karşı tolerant tür ve çeşitlerin geliştirilmesi en önemli konulardan biridir. Bu çalışma, S7 aşamasına kadar kendilemesi yapılmış 44 adet saf hat çerezlik kabak genotipi ile 2 adet hibrit çeşit ve 2 adet yerel çeşit olmak üzere toplam 48 farklı bitkisel materyalin, tam sulama ve tam kurak şartlar altında performanslarını belirlemek amacıyla iki yıl (2017 ve 2018) süre ile yürütülmüştür. Çalışmada, genotiplerin tohum verimi, kuraklık indeksleri, erkek ve dişi çiçek açma zamanı, bitki boyu, bitki başına meyve sayısı, ortalama meyve ağırlığı, meyve boyu, meyve eni, meyve kabuk rengi (L*, a*, b*), bin tohum ağırlığı, tohum boyu, tohum eni, tohum kalınlığı, tohum rengi (L*, a*, b*), yaprak alanı, klorofil SPAD değeri, doku oransal su içeriği, membran zararlanması, tohumun yağ ve besin elementi içeriği gibi parametrelerindeki değişimler incelenmiştir. Araştırma sonucunda kuraklık stresinin çerezlik kabak çeşit ve genotipleri üzerine önemli etkilerinin olduğu saptanmıştır. Her iki deneme yılı birlikte incelendiğinde; kuraklık stresi genotiplerde %50–93 arasında verim kayıplarına neden olmuştur. Mert Bey F1 hibrit çeşidi ticari çeşitler içinde kurağa en tolerant çeşit olurken, 9, 34, 40, 32 ve 36 nolu genotipler kuraklığa tolerant saf hatlar olarak bulunmuştur. Çalışma sonucunda, kuraklığa tolerant olarak bulunan çerezlik kabak saf hatları ıslah programlarına katılarak yarı kurak bölgelerde çerezlik kabak yetiştiriciliği için kuraklığa tolerant yeni çeşit geliştirmede önemli bir potansiyele sahip olabilecektir. In Agriculture, the development of tolerant species and cultivars against drought stress is one of the most important issues in arid and semi-arid regions. This study was carried out for two years (in 2017 and 2018) of 44 inbreed line edible pumpkin genotypes which were self-pollinated until S7 stage, 2 hybrid cultivars with commercial value in the market and 2 local cultivars, under watery and stress conditions. In the study, the effects of drought stress on some parameters such as seed yield, drought indices, male and female blooming time, plant height, number of fruits per plant, average fruit weight, fruit length, fruit width, fruit color (L *, a *, b *), 1000 seed weight seed length, seed width, seed thickness, seed color (L *, a *, b *), leaf area, chlorophyll SPAD value, tissue proportional water content, membrane damage, seed oil and nutrient content were investigated. As a result of the study, it was determined that drought stress had important effects on edible pumpkin genotypes. When both experiment years are examined together; drought stress caused 50-93% yield losses in genotypes. Mert Bey F1 hybrid cultivar is the most tolerant cultivar among the commercial cultivars, while the 9, 34, 40, 32 and 36 inbred lines are found as drought tolerant inbreed lines. By participating in the breeding pumpkin inbred lines breeding programs, the drought tolerant for edible pumpkin breeding in semi-arid regions may have an important potential in developing new cultivars.
Collections