Tek taraflı dudak-damak yarıklı bebeklerde `Modifiye Hotz Plağı`nın alveoler kaidelerin gelişimi üzerine etkileri

Abstract

7. ÖZET Doğumsal anomalilerden Dudak-damak yarıkları, maksillada yarık nedeniyle oluşan madde kaybının dışında, başlı başına bir gelişim anomalisi olarak karşımıza çıkmaktadır. Büyüme gelişim kavramlarının iyice anlaşılmaya başlamasıyla, dudak-damak yarıklı bebeklerin gelişim sorunları da açıklık kazanmıştır. Doğumdan sonra görülen gelişim sorunlarının zamanla artacağı düşüncesi, erken ortopedik tedaviler üzerinde tartışmaları da beraberinde getirmiştir. Çalışmamızın temel amacı, Unilateral komple dudak-damak yarıklı bebeklerde kullanılan ` Modifiye Pasif Hotz apareyi ` nin maksiler gelişim üzerine olan etkilerini saptamaktır. Çalışmamız, kliniğimize doğumdan hemen sonra başvuran toplam 16 adet Unilateral komple dudak-damak yarıklı bebekten 0. ve 10. aylarda elde edilen alçı modeller ve 8 adet normal bebeğe ait 0. ve 10. aylarda elde edilen alçı modeller üzerinde yürütülmüştür. Çalışmamızda, elde edilen modeller üzerinde üç boyutlu koordinat ölçme cihazı ile ölçüm yapılmıştır. Uygulanan erken ortopedik tedavi prosedürü ile:. Maksilla yüzeyi büyürken, yarık alanında küçülme,. Segment dislokasyonlarmda azalma,. Maksiler posterior genişlikte ve maksiler uzunlukta artış saptanmıştır. ` Modifiye Pasif Hotz apareyi ` ile maksiler segmentler düzenlenirken, yarık alanının spontan olarak daralması sağlanmıştır. ` Modifiye Pasif Hotz apareyi ` nin, özellikle kırsal kesimden gelen ve randevularını aksatan hastalar için yararlı olduğunu, aynı zamanda, hekime de yapım ve kontrol kolaylığı açısından avantaj sağladığım düşünüyoruz. 75

8. SUMMARY Among the congenital anomalies, the cleft lip and palate, apart from causing a material loss in the maxilla, can be defined as a prominent developmental anomaly. With the thorough understanding of the growth and development processes, the developmental problems of the infants with cleft lip and palate were clarified. The early orthopaedic treatment of the cleft lip and palate patients became a controversial subject with the advance of the fact that the congenital problems might deterioriate with time. The main objective of our study was to determine the effects of the modified passive Hotz appliance on the maxillary development. The material of our study comprised plaster casts of 16 infants with complete unilateral cleft lip and palate and 8 infants with no cleft. All the casts were taken from the subjects within the 1st and 10th months. All surveys on the casts were performed using 3D coordinate measuring machine. The following changes were achieved with the application of the early orthopaedic treatment:. An increase in the maxillary surface area with a decrease in the cleft width.. A decrease in segmental dislocations.. An increase in the posterior maxillary width and maxillary length. Through the use of the `Modified Passive Hotz Appliance`, the maxillary segments were improved as the cleft width decreased spontaneously. We think that the use of the modified passive Hotz appliance is advantageous particularly for the patients from rural areas who have difficulty following their appointment schedules. Furthermore, it facilitates the fabrication of the appliance and reduces the number of appointments. 76