Makarnalık buğday (Triticum durum desf.)`da kurağa toleranslı rejenerantların in vitro seleksiyonu
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Bu çalışmada, Türkiye'de makarnalık buğday tarımında yaygın olarak yetiştirilen ve genetik kaynak olarak önem taşıyan, 1'i yabani 11'i kültür çeşiti olmak üzere toplam 12 genotipin kuraklık stresine olan tepkileri, farklı kuraklık stresi koşullarında in vitro ve in vivo yöntemlerle belirlenmiştir.Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü Biyoteknoloji laboratuvarında gerçekleştirilen bu araştırmada; kuraklık stresi oluşturmak amacıyla, yüksek molekül ağırlığına sahip polietilen glikol (PEG 6000) kullanılmıştır. In vitro ve in vivo koşullarda yapılan denemelerde, 5 farklı PEG 6000 dozu % 0 (kontrol), % 5 (-0,50 bar), % 10 (-1,48 bar), % 15 (-2,95 bar) ve % 20 (-4,91 bar) oranlarıyla kuraklık stresi olarak uygulanmıştır. In vitro çalışmalarda, olgun tohumlardan kallus oluşturulduktan sonra, kalluslara farklı kuraklık stresleri uygulanarak, rejenerasyon kapasiteleri ve oluşturdukları bitkicikler değerlendirilmiştir. In vivo aşamada ise, çimlendirme testi ile çimlenme hızı ve gücü, sürgün ve kök uzunluğu, yaş ve kuru ağırlık parametreleri incelenmiştir. Çeşitlerin, in vitro ve in vivo denemelerden elde edilen sonuçlara göre kuraklık stresine olan toleransları karşılaştırılmıştır.Denemelerden elde edilen bulgulara göre kuraklık baskısının artmasıyla incelenen tüm parametrelerde önemli düzeyde azalmalar olmuştur. Artuklu ve Sarıçanak 98 çeşitlerinin kuraklığa toleransı en yüksek olurken, Eminbey ve Kunduru-1149 çeşitlerinin kuraklığa dayanıksız, önemli bir gen kaynağı olan T. dicoccum'un ise orta dayanıksız tepki verdiği belirlenmiştir. In this study, 1 wild genotipe and 11 cultivars that common cultivating durum wheat on agriculture and important as a genetic source were tried to be determined the drought stress responses by in vitro and in vivo methods under severity of drought stress.This research, which was carried out in Biotechnology Laboratory of Agriculture Faculty of Ankara University, high molecular weight polyethylene glycol (PEG 6000) was used to create drought stress. In experiments performed under in vitro and in vivo conditions, 5 different PEG 6000 doses with rates of 0% (control), 5% (-0.50 bar), 10% (-1.48 bar), 15% (-2.95 bar) 20% (-4,91 bar) were applied as drought stress.In the in vitro studies, after callus was formed from mature seeds, different drought stresses were applied to the calluses, and their regeneration capacities and the resulting plantlets were evaluated. In the in vivo stage, germination rate and power, shoot and root length, fresh and dry weight parameters were examined via germination test. The tolerances of the cultivars to drought stress were compared according to the results obtained from in vitro and in vivo experiments.According to the findings obtained from the experiments, with the increase in the drought pressure, a considerable decrease occurred in all the examined parameters. It was determined that Artuklu and Sarıçanak 98 varieties showed the highest tolerance to drought, while Eminbey and Kunduru-1149 varieties were sensitive to drought, and that the response of T. dicoccum, an important gene source, was moderately sensitive.
Collections