Nasreddin Hoca fıkralarında insan kadrosu
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET NASREDDÎN HOCA FIKRALARINDA İNSAN KADROSU Halk edebiyatının anlatmaya dayanan, eğlendiren, güldüren ve düşündüren tek motifli sözlü ürünlerinden en zengin ve yaygını şüphesiz fıkralardır. Fıkralar, terim olarak çeşitli sözlük, ansiklopedi ve kitaplarda tez konumuz anlamında `lâtife`, `küçük hikâye`, `kıssa`, `masal`, `nükteli hikâye`, `güldürücü hikâye`, `hikmetli hikâye`; tanım olarak ise `gerçek hayat bağı olan vak'aları, sosyal ve beşerî' kusurları, günlük yaşantımızda karşılaştığımız çarpıklıkları, gülünç durumları, tezatları, eski / yeni çatışmalarını ince bir mizah, hikemî söyleyiş, keskin bir istihza ve güçlü bir üslûp içinde, dramatik öğeleri ağır basan bir hikâye çatısı etrafında toplayarak genellikle bir tip'e bağlı olarak anlatan, çoğunlukla nesir diliyle yaratılmış küçük hacimli, sözlü ürünlerin her birine verilen ad.` seklinde geçmektedir. Batı dillerinde ise fıkraya; `kronik` ve `anekdot` denilmektedir. Türk halk edebiyatında fıkralar, Nasreddin Hoca başta olmak üzere Bektaşi, incili Çavuş, Bekri Mustafa tiplerine bağlı olarak her yaştan insanlar arasında anlatılır. Fıkra, Cumhuriyet öncesi kültür hayatımızda nasıl `lâtife` terimiyle karşılanıyorsa, bu gün de Türk dünyasının -202-bazı devlet ve topluluklarında meselâ`: Kırım, Tataristan, Azerbaycan, Özbekistan ile Uygurlar arasında yine aynı anlamda bu terim kullanılmaktadır. Kazaklar fıkraya s `erteki`, `anız`; Irak Türkmenleri `nükte`, `fıkra` derlerken Türkmenistan'da yasayan soydaşlarımız `yomak`, `şorta söz` kelimeler ini kul lanmaktadırlar. Akşehir ve Konya medreselerinde yat işen büyük Türk nüktedaıu ve halk filozofu Nasreddin Hoca'nın ünü bu günkü sınırlarımızı aşmış, Türk ve îslam dünyasının mil İT kahramanları arasında çoktan yerini almış, diğer yabancı kültürleri de etkileyerek evrensel bir kimliğe bürünmüştür. Türkiye dışındaki soydaşlarımızdan Kazaklar, Nasreddin Hoca'ya `Koca Nasır`; Kırgızlar `Nasraddin Afandi`, `Hoca Naşir`, `Moldo`; Türkmenler `Nasreddin Efendi`; Özbekler `Nasr iddin Afandi`; Azerî'ler `Mulla Nasr iddin` ve Uygur Türkleri ise `Nasr iddin Ependi` adlarıyla anmaktadırlar. Nasreddin Hoca fıkralarının yer aldığı ilk elyazması, taşbaskısı ve çağdaş matbu eserlerde geçen çeşitli meslek ve sanatlara, kamu yönetimine, aile fertlerine... vb. ait her yaş ve cinsten şahıslar, bilimsel araştırmamızın ana temasını oluşturduğundan sonuçta 178 tipin bu eserlerde şahıs kadrosunu oluşturduğu tespit edilmiştir. SUMMARY CHARACTERIZATION IN NASRADDIN HODJA'S ANECDOTES The richest and the prevelant of one-motiffed oral works of folk literature based on narration, entertaining, amusing and preoccupying is unquestionably the anecdotes. ` In various dictionaries, encyclopedias and books as a term anecdotes mean `witticism`, `short story`, `tale`, `yarn`, `subtle story`, `amusing story`, `didactic story`; as a definition it's expressed as a name given to each oral work, generally created by prose language in lower-case capacity, for the events which deal with real life, social and human faults, deformities that we meet in our daily lives, ridiculous stuations, the contrasts, old-new conflicts in a severe sarcasm and a strong style that is usually told basing on one character in which the dramatic devices are dominant in a story plot. în Western languages anecdote is called as `cronic` and `anecdote`. In Turkish Folk Literature anecdotes are told among the people from every age depending on the characters Bektaşi, İncili Çavuş, Bekri Mustafa following Has reddi n Hodja's lead. In our cultural life before the Republic just as the term `latife` corresponded with `fıkra` today also in some of the countries and communities of Turkish World, this term is used in the same meaning such as while Cossacs use `erteki`, `anız`, Iraq Turcoman use `nükte`, `fıkra`, our fellowmen -204-living in Turkmenistan use `yumak`, `şorta söz`. The fame of Nasreddin Hodja, the folk philosopher and the great foreman of anecdote, who was brought in the Moslem theological schools of Akşehir and Konya has gone beyond today's boundaries, already taken its place among the heros of Turkish and Islamic World and has become a universal identify by affecting the other foreign cultures. Cossacs, our fellowmen outside Turkey call Nasreddin Hodja as `Koca Nasxr`; Kirghizes `Nasraddin Afandi`, `Hoca Nasır`, `Moldo`; Tureomen `Nasreddin Efendi`; Özbek s `Nasriddin Afandi`; Azeris `Mulla Nasriddin` and Uighur Turks calles as `Nasriddin Ependi`. Since each character in every age and sex from various jobs and arts, public concerns, family members... etc. that take place in Nasreddin Hodja' s anecdotes in the first handwriting, litograph and modern printed works formed the theme of our scientific research, as a result it has been determined that these 178 characters have formed the characterization. -205-
Collections