Orta Dağlık Kilikya Bölgesi kıyı kesimi tonozlu mezar mimarisi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Ele aldığımız çalışmada M.S. 2-3 yüzyıllar arasında oldukça yaygın bir şekilde Anadolu'da ve Roma'da karşımıza çıkan Tonozlu Mezar yapıları incelenmiştir. Bizim incelediğimiz tonozlu mezar yapıları ise Antik dönemde Kilikya olarak adlandırılan bölgenin Dağlık Kilikya bölümünün özellikle Orta Dağlık Kilikya bölümü sınırları dahilindedir. Bu çalışmada belirtmiş olduğumuz coğrafya sınırları içerisindeki tonozlu mezar yapılarının bulunduğu kentler tespit edilerek; mezar yapıları ayrıntılı olarak ele alınmıştır. Genel olarak değerlendirdiğimiz çalışmamızda Orta Dağlık Kilikya Bölgesi sınırları dahilindeki mezar yapılarında plan ve süsleme açısından bakıldığında bir birlikteliğin olmadığı görülmektedir. Her kentin süsleme özelliği birbirinden farklı olmakla birlikte, yine plan bakımından farklılıklar çok belirgin olduğu tespit edilmiştir. Yine bu çalışmanın sonucunda Tonozlu mezar yapılarının inşa şeklini ve mimari özelliklerini, mezarların inşa edildiği dönemde kentlerin içinde bulunduğu ekonomik ve sosyal yapı özelliklerine ışık tuttuğu söylemek mümkündür. Bu durum özellikle Anemurium, Kelenderis ve Elaiussa Sebaste kentlerinde mezar yapılarında oldukça belirgin bir şekilde görülmektedir. Özellikle Elaiussa Sebaste gibi önemli bir kentteki mezar yapılarının özellikle Roma mimari işçiliği izlerini oldukça belirgin bir şekilde görülürken, bu durumu Kelenderis mezarlarında görülmemektedir. Sonuç olarak söyleyebiliriz ki Orta Dağlık Kilikya Bölgesi sınırları dahilindeki mezarlar incelendiğinde ortak özellikler hemen hemen hiç görülmemekte ise de tek ortak özellikleri mezarların hepsinde tonozun ve bu tonozun inşasında kullanılan harcın ortak özelliklere sahip olduğunu tespit edilmiştir. In this study, we have examined the Vaulted Tomb structures which date from 2 and 3 centuries B.C. and which we see quite commonly in Anatolia and Rome. The Vaulted Tomb structures we have examined are within the boundaries of what was called Cilicia in ancient times, particularly in the Middle Mountainous Cilicia section. First the towns that have Vaulted Tomb Structures were identified in the geographical boundaries mentioned, and then the tomb structures were evaluated in detail. From a superficial evaluation of our study, in the tomb structures around the Middle Rough Cilicia section, no unity is seen to exist when evaluated from point of plan and ornamentation. Although the ornamentation characteristic of each town is different, remarkable differences regarding the plan are observed. As a result of this study, it is possible to conclude that the construction styles of the vaulted tombs and their architectural characteristics shed light on the economical and social features of the towns in the period when they were constructed. This can especially be clearly seen in the tomb structures in the towns of Anemurium, Kelenderis and Elaiussa Sebaste. While the traces the Roman architectural craftsmanship cab be clearly seen in the tomb structures in such an important town as Elaiussa Sebaste, such craftsmanship cannot be seen in Kelenderis tombs. In conclusion, we can say that, when the tombs within the borders of the Middle Rough Cilicia section are examined, common characteristics can hardly be seen, whereas their only common characteristic is established to be the vault on top of the tombs and the mortar used in construction of the tombs.
Collections