İnvaziv duktal meme kanserlerinin ameliyat öncesi mamografi ve ultrason görüntülerinin ameliyat sonrası patolojik bulgularla karşılaştırılması.
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
9.01. GirişMeme kanseri kadınlarda en sık görülen kanser türü olup akciğer kanserlerinden sonra ikinci sırada ölüme sebep olur. Meme kanserlerinin %70-80'ni invaziv duktal karsinomlar oluşturur. Meme karsinomlarının erken tanıları için radyolojik görüntülerinin doğru yorumlanmaları, düzenli klinik takip, erken biyopsi, tedavinin erken başlatılması, yaşam kalitesini artırmak amaç ve hedeflerimizdir. Çalışmamızda fizik muayene, tarama ve yaşının önemini vurgulamak, radyoloji ile patoloji arasındaki bulgu farkını göstermektir.9.02. Materyal Ve MetodBu çalışmada 2011 ve 2012 yıllarında Karadeniz Teknik Üniversitesi, Genel Cerrahi Anabilim Dalı polikliniğinde tanısı İnvaziv Duktal CA tanısı konulan 110 hastanın verileri kullanılmıştır. Bu hastaların ameliyat öncesi poliklinik şartlarında fizik muayenesi, ultrason ve/veya mamografisi yapılan hastaların ameliyat sonrası patolojik bulguları ile karşılaştırılması yapılmıştır. Bu çalışma prospektif bir çalışma olup, parametrelerin değerlendirilmesinde SPSS, Mc Nemar, Wilcoxon yöntemleri kullanılmıştır.9.03. BulgularBu çalışma yapılırken rutin poliklinik muayenesi ve radyolojik tetkiklere göre biyopsiler yapıldı. Biyopsi sonucu İnvaziv Duktal CA tanısı alan bu hastalara cerrahi uygulandı ve patoloji sonuçları radyolojik bulgularıyla karşılaştırıldı. Mamografik olarak 40 (%36,4) hastada malign mikrokalsifikasyon, ultrasonik 70 (%63,6) hastada solid kitle lezyonu görülmesi üzerine hastalara biyopsi yapıldı. Kitle yapısının karşılaştırılmasında ise fark olmadığı görüldü(P:0,00). Ultrason / mamografik olarak aksilla muayenesinde 34 (%30,9) hastada patolojik LAP tespit edilmesine karşın patolojide 63 (%57) hastada patolojik LAP tespit edildi(P:0,017). Ultrasonografik / mamografik olarak tespit edilen kitlelerin ortalama boyu 2,89 cm (1-10cm) olmasına karşın patolojinin spesmende bulduğu kitlelerin ortalama boyu 3,45 cm (1-13cm) olup anlamlı olabilecek fark tespit edildi(P:0,00). Çalışmamızda meme kanseri görülme yaşının 25 yaşına kadar düştüğü, serideki hastaların %15,4'ü 40 yaş altı, %2,7'si 30 yaş altı olduğu görüldü. Serideki hastalara ileri tetkikleri sonucunda 5 (% 4,5) tanesinde ileri organ metastazı tespit edildi.Sonuç olarak meme kanseri görülme yaşının 25 yaşına kadar düştüğü, serideki hastaların %15,4'ü 40 yaş altı, %2,7'si 30 yaş altı olduğu görüldü. Meme tarama yaşının aşağı çekilmesi gereğini düşündürmektedir. Radyolojik olarak tespit edilen kitlelerin boyutu ile LAP sayıları gerçekte daha büyük olduğu görüldü. Kitle yapısının karşılaştırılmasında ise fark olmadığı görüldü. Ultrasonoğrafi/mamografi ile preoperatif kitlenin boyutu ve LAP sayılarının değerlendirilmesinde yetersiz olduğu ancak kitlenin yapısının değerlendirmesinde ise daha duyarlı olduğu görüldü.Anahtar Sözcükler: Meme kanseri, erken tanı, uzun yaşam 10. ABSTRACT10.1. IntroductionBreast cancer is the most common type of cancer in women is second only to lung cancer, cause of death. Breast cancers occurred in %70-80 invasive ductal carcinomas. Our purpose and goal for the early diagnosis of breast carcinoma correctly interpreted radiological images, correctly clinical follow-up, early biopsy, early starting of treatment, life expectancy and improve the quality of life. In our study, radiology, physical examination, and screening and emphasize the importance of age, and to eliminate the difference between pathology and radiology findings.10.2.Materials and MethodsIn this study, during 2011 and 2012, Karadeniz Technical University, Department of General Surgery clinic of 110 patients diagnosed with invasive ductal CA subjects were used. These patients in outpatient preoperative physical examination, patients who used ultrasound and / or mammography after surgery were compared with pathological findings. This study is a prospective study evaluation of parameters SPSS, McNemar, Wilcoxon methods were used.10.3. Resultsİn this study biopsies are performed according to clinical and radiologic examinations. Surgery is performed for invasive ductal carcinoma diagnosis and compared with radiological findings. Biopsies made in patients with mamographic findings were in 40(%36,4) patients malign macrocalcification and with ultrasonic findings were solid mass formation in 70 (%63,6) patients. There were no significant difference when the mass formations were compared. In patients that pathological lymphadenopathy detected in ultrasound and mamographic examinations 34 (%30,9) patients in cytological observations in 63(%57) patients pathological lymphadenopathy is detected. The average size of the masses detected ultrasonographic and mamographically 2,89 cm (1-10 cm) but in specimen the size was 3,45 cm (1-13 cm) and this difference was statistically significant. (p:0,00). In our study initial breast cancer age was 25, and the patients? rate below 40 age was %15,4 and below 30 was %2,7. With further examinations in 5 (%4,5) patients distant metastasis were detected.İn conclusion initial breast cancer age was 25, and the patients? rate below 40 age was %15,4 and below 30 was %2,7. These findings give an idea about breast cancer screening should be earlier. The numbers and the sizes of the masses were detected more in pathologcally examinations than those radiologically detected. The mass structure had no difference when compared. In our study preoperative ultrasound and mammography seems to be less sufficient to evaluate the size of mass and number of the lymphadenopathies but more sensitive for evaluating the structre of the mass.Key Words: Breast cancer, early diagnosis, long-life
Collections