Onarılan ve onarılamayan periton defektlerinin tabanındaki kas ve yağ dokusunun karın içi yapışıklıklarına etkisi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
50 ÖZET Ameliyat sonrası gelişen karxn içi yapışıklıkları, bağırsak tıkanmalarının en sık görülen nedenidir. Son yıl larda, yapışıklık gelişiminde peritonun yokluğunun değil, onun iskemisinin etkili olduğu ortaya konmuş, iskemiye yol açan her türlü periton onarımı, flep ya da greftlemenin sa kıncaları gösterilmiştir. Bugünkü bilgiler ışığında, cerrahi girişimler sıra sında sıklıkla ortaya çıkan periton defektlerinin onarılmama- sı, giderek yaygınlaşan bir cerrahi uygulamadır. Ancak ona rılmayan periton defektlerinin tabanını döşeyen kas ve yağ dokularının yapışıklık oluşumu üzerine etkileri henüz bi linmemektedir. 82 kobayda ön ve arka parietal periton defektleri51 oluşturulmuş, defektlerin bir bölümü onarılmış, diğer bö lümü ise çıplak bırakılmıştır. Tabanlarındaki kas ve yağ dokularını açığa çıkaran onarımsız ön ve arka defektler karşılaştırıldığında, yağ dokusunun, kasa göre, daha çok yapışıklığa yol açtığı saptanmıştır (p <0.02). Yağ dokusu nun bu orta şiddetteki etkisine karşın, defektlerin onarı mı, çok daha fazla sayıda ve ağır yapışıklıklara neden olmuş tur (p< 0.001). Bu çalışmada, yağ dokusunun kasa oranla daha fazla yapışıklık oluşturmasının nedenleri aydmlatılamamış, yapı lan mikroskopik incelemelerden elde edilen bulgulara daya narak, arka ve ön peritonlar ile defektleri arasında peri tonun plazminojen aktivitesi (PPA) yönünden farklılık ola bileceği düşünülmüştür. Yağ dokusunun, travmaya karşı iske- mik değişiklikleri daha kolaylıkla gösterebileceği akla gel miştir. Ayrıca, ön ve arka parietal peritonlar ve defektleri arasında, eozinofil ve mast hücreleri yönünden olabilecek yo ğunluk farklarının da yapışıklık gelişiminde etkili olabile ceği kanısına varılmıştır.
Collections