Yenidoğan sepsisinde serum C reaktif protein, tümör nekroz faktör-alfa ve intersellüler adezyon molekülü-1 düzeyleri
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET Bu çalışma Haziran 1997- Mayıs 1998 tarihleri arasında Ondokuz Mayıs Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı, Neonatoloji Bilim Dalı Enfeksiyon Servisinde izlenen 30 yenidoğan sepsisli hasta ile perinatal risk faktörü taşımayan 30 sağlıklı bebek üzerinde yapıldı. Yenidoğan sepsisi tanısı; hastaların hikaye ve fizik muayenede en az iki tane patolojik semptom veya bulgusu olması, ayrıca Rodwel'in hematolojik skorlama sistemine40 göre sepsis skorunun üç puan ve üzerinde olması ve/veya kan veya BOS kültürlerinde mikroorganizmanın üretilmesi ile kondu. Olgular aşağıda belirtilen şekilde sınıflandırıldı. Grup I (Kültür pozitif sepsis grubu): Kan veya BOS kültürü pozitif olan vakalar (n: 18). Grup II (Klinik sepsis grubu): Kan ve BOS kültürü negatif ancak klinik bulgular ve Rodwel'in hematolojik skorlama sistemine40 göre sepsis tanısı alan vakalar (n: 12). Grup III (Kontrol grubu): Perinatal risk faktörü taşımayan sağlıklı vakalar (n:30). Grup I ve grup II 'deki hastalardan tedavi öncesi, tedavinin 48. saati ve tedavi sonrası, grup I II 'teki hastalardan ise rutin incelemeler sırasında bir kereye mahsus olmak üzere CRP, TNF-oc ve slCAM-1 düzeyleri ölçüldü. Grup I ile grup ll'nin CRP düzeyleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark yoktu (p>0.05). Grup I ve grup ll'nin tedavi öncesi CRP düzeyi ile grup IN'ün CRP düzeyi arasında ise istatistiksel olarak anlamlı bir fark mevcuttu (p<0.05). Grup I ve grup M'deki hastaların CRP düzeylerinin tedavi ile olan değişimini incelediğimizde tedavi öncesi, tedavinin 48.saati ve tedavi sonunda alınan CRP düzeyleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark mevcuttu (p<0.05) (Tablo VII). Grup l'de CRP'nin duyarlılığı %83, özgüllüğü ise %80 olarak bulunurken, grup ll'de duyarlılığı %75, özgüllüğü ise %80 olarak saptanmıştır. Grup I ile grup ll'nin TNF-a düzeyleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark yoktu (p>0.05). Grup I ve grup ll'nin tedavi öncesi TNF-a düzeyi ile grup 45Ill'ün TNF-a düzeyi arasında ise istatistiksel olarak anlamlı bir fark mevcuttu (p<0.05). Grup I ve grup ll'deki hastaların ortalama TNF-a düzeylerinin tedavi ile olan değişimini incelediğimizde tedavi öncesi, tedavinin 48. saati ve tedavi sonunda alınan TNF-a düzeyleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark mevcuttu (p<0.05) (Tablo VIII). Grup l'de TNF-a 'nin duyarlılığı %78, özgüllüğü ise %87 olarak bulunurken, grup I l'de duyarlılığı %83, özgüllüğü ise %87 olarak saptanmıştır. Grup I ile grup H'nin slCAM-1 düzeyleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark yoktu (p>0.05). Grup I ve grup H'nin tedavi öncesi slCAM-1 düzeyi ile grup Ill'ün slCAM-1 düzeyi arasında ise istatistiksel olarak anlamlı bir fark mevcuttu (p<0.05). Grup I ve grup ll'deki hastaların ortalama slCAM-1 düzeylerinin tedavi ile olan değişimini incelediğimizde tedavi öncesi, tedavinin 48. saati ve tedavi sonunda alınan slCAM-1 düzeyleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark mevcuttu (p<0.05) (Tablo IX). Grup I ve grup ll'de slCAM-1 'nin duyarlılığı %83, özgüllüğü ise %80 olarak bulunmuştur. Yenidoğan sepsisli hastalarda ölçülen CRP, TNF-a ve slCAM-1 düzeyleri arasındaki ilşkiyi incelediğimizde tedavi öncesi ölçülen CRP ile slCAM-1 (r:0.48, p:0.006), CRP ile TNF-a (r:0.56, p:0.001) ve slCAM-1 ile TNF-a arasında (r:0.75, p:0.001) pozitif bir ilişki vardı. Tedavinin 48.saatinde ölçülen CRP ile sICAM arasında bir ilişki saptanmazken (r:0.25, p:1.71), CRP ile TNF-a arasında zayıf (r:0.44, p:0.13), TNF-a ile slCAM-1 arasında ise pozitif (r.0.5, p:0.004) bir ilişki vardı. Tedavi sonunda ölçüen CRP ile TNF-a arasında da zayıf (r.0.29, p:0.15) bir ilişki vardı. Bu bulgularla gerek yenidoğan sepsisinin tanısında gerekse tedaviye olan yanıtın izlenmesinde CRP, TNF-a ve slCAM-1 düzeylerinin oldukça yararlı olabileceği görülmüştür. 46
Collections