Hıyanet-İ Vataniye Kanunu ve uygulamaları (1920-1927)
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET Mondros Mütarekesi hükümlerine boyun eğmeyen Türk Milleti tepkisini M.Kemal Atatürk'ün önderliğinde başkaldırarak gösterdi. Bu başkaldırı hareketi BMM'nin açılması ile milletin meşru temsilcileri tarafından yönetilmeye başlandı. BMM'nin içte ayaklanmalar bastınlmadıkça, iç güvenlik ve asayiş sorunu halledilmedikçe ve asker firarları önlenerek düzenli ordu kurulmadıkça otoritesini tesis ederek işgal güçlerine karşı savaşması ve başarılı olabilmesi mümkün görülmemekteydi. Milli Mücadele yıllan olağanüstü bir dönemi kapsamaktaydı. Olağanüstü dönemler de olağan tedbirlerle karşılaşılan güçlüklerin üstesinden gelinemeyeceği kaçınılmaz bir gerçektir. Olağanüstü durum rejimleri bütün dünya devletlerinin tehlike anında uyguladıklan bir rejimdir. BMM, Mehmet Şükrü Beyin vermiş olduğu önerge ile `Hıyanet-i Vataniye Kanunu` adı altında ilk olağanüstü durum kanununu çıkardı. Meclis, meşruluğunu Hilafeti, Saltanatı ve vatan topraklarını kurtarmak amacına dayandırarak vatana ihanet suçunu saptadı ve yaptırım altına aldı. Daha sonra askeri firar suçlan için Fransız ihtilalinin ihtilal Mahkemeleri örnek alınarak çıkarılan `Firariler Hakkında Kanun` ile olağanüstü dönemin gereği olan istiklal Mahkemeleri kuruldu. İstiklal Mahkemeleri yasama organının kendi içinden seçtiği üyelerden kurulu ihtilal mahkemeleridir. Kuruluşlanndan kısa bir süre sonra yetkileri vatana ihanet suçlannı da kapsayacak şekilde genişletildi. Açık yargılama yapan bu mahkemelerin kararlan kesin olup verdiği cezalar kısa zamanda infaz edilirdi. Milli Mücadele döneminde vatanın ve milletin kurtuluşu için faaliyet gösteren 14, Cumhuriyet Döneminde ise Cumhuriyet e ve onun temeli olan Türk inkılabına karşı çıkan her çeşit suçu cezalandırmak amacıyla 3 İstiklal Mahkemesi kuruldu. iç ayaklanmalar sırasında Harp Divanlannın sert yargı uygulamalanyla istiklal Mahkemelerinin faaliyetleri karıştırılarak olumsuz tepkilere neden olmuştur. İstiklalMahkemelerinde 72287 kişi yargılanmış 1132 kişi hakkında vicahen idam, 9180 kişi hakkında da beraat karan verilmiştir. Hıyanet-i Vataniye Kanununun bir kısım uygulamalarının ve bu kanunun uygulayıcı hukuki kurumlan olan istiklal Mahkemelerinin yargısal faaliyetlerinin çağdaş demokratik anayasalarda tanımlanan `Hukuk Devleti` normlanyla kısmen çeliştiği görülmektedir. SUMMARY Turkish nation who didn't submit the rules of Mudros Armistice responded by an uprising led by Mustafa Kemal. This uprising movement began to be managed by the legitimate representatives of the nation after the opening of Grand National Assembly. It was impossible to war against occupational powers, to establish demostic authority and to be succeeded for the GNA unless it suppressed the civil war in the country and solved the question of national security. The years of National Struggle were extraordinary years. It is an indispensable fact that to manage the difficulties in the extraordinary times is not possible with ordinary measures. GNA enacted the first extraordinary law so called the `Law of Territorial Treachery` by the proposal of Mehmet Şükrü Bey. Assembly determined the crime of treachery according to its aims of to rescue Caliphate and Sultanate and to earn the territorial sovereignty of the nation. The assembly gained its legitimacy from these aims. Then, Independence Courts were established by a law called `The Law on Deserters`. In this process the revolutionary courts of French Revolution were taken as a model. The Independence Courts are the revolutionary courts formed up by the members elected by the legitimate power from the members of legitimacy organ. After a while from its establishment its premises were enlarged so that it dealt with the issues of treachery. The trials were open. Judicial decisions of Independence Courts were decisive and executed soon. There were 14 Independence Courts that struggled for the territorial sovereignty of the nation in the National Struggle Era and 3 Independence Courts of the Republican Era were founded in order to punish all kinds of offences against the Repuclic and its base, Turkish Revolution and to settle the Republic on its bases.The applications of Independence Courts were confused with hard applications of Martial Law Military Courts, because of hard applications during riots. So That, it caused negative reactions. 72287 people were trailed in Independence Courts, 1132 people were sentenced to death penalty in their presence and 9180 were acquitted and found irresponsible. Some of the applications of the law Hıyanet-i Vataniye and its appliers Independence Courts could be found in contradiction with the rules of the State of Law defined in the democratic constitutions.
Collections