Akselere fraksiyone radyoterapi uygulanan baş boyun kanserli hastalarda bir radyoprotektör olarak amifostin`in yeri
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET Amaç Baş boyun kanseri radyoterapisinin, en önemli komplikasyonlanndan biri erken ve geç ağız kuruluğudur. Radyoterapiye bağlı ağız kuruluğunun şiddet ve sıklığının azaltılmasında, son yıllarda amifostin kullanılması önerilmektedir. Bu çalışmada, akselere radyoterapi (haftada 6 fraksiyon) uygulanan baş boyun kanserli hastalarda radyoprotektör olarak amifostinin yeri değerlendirilmektedir. Gereç ve Yöntem Karnofsky Performans Skoru 60-100, yaşı 18-75 arasında değişen, uzak hastalığı olmayan, histopatolojik olarak yassı hücreli karsinom tanısı konmuş, komorbid major herhangi bir hastalık saptanmayan 20 baş boyun kanserli hasta çalışmaya alınmıştır. Primer tümör lokalizasyonu; 13 hastada larenks, 4 hastada nazofarenks, 3 hastada oral kavitededir. Radyoterapi alanlan, primer tümör ve risk altındaki lenf nodülü bölgelerini kapsaya cak şekilde simülatörde belirlendi. Submandibular ve sublingual tükrük bezlerinin tamamı ile parotis bezinin en az %50 veya daha fazlası tedavi volümü içerisindeydi. Dört hastaya primer, 16 hastaya da postoperatif olarak, Kobalt-60 aygıtıyla, 1.8-2 Gy'lik günlük dozlarla haftada altı fraksiyon radyoterapi uygulandı. Ayrıca, bütün hastalara her fraksiyondan yanm saat önce 200mg/m2/gün amifostin intravenöz olarak verildi. Radyoterapi sırasında ve sonrasında hastalar amifostin ve radyoterapinin erken ve geç etkileri ile tümör yinelemesi yönünden düzenli olarak izlendi. Erken ve geç toksisite oranlan yüzde(%) olarak; yerel-bölgesel kontrol, hastalıksız ve genel sağkalım oranlan Kaplan-Meier yönteminden yararlanılarak hesaplandı. Verilerin tamamı, SPSS 10.0 paket programıyla çalışıldı. Bulgular Serimizde en kısa izlem süresi 5 ay, en uzun izleme süresi 26 ay olup, ortalama izleme süresi 13 aydır. Makülopapüler döküntü saptanan 3 hasta dışında hiçbir hastada uygulamayı engelleyebilecek amifostine bağlı herhangi bir toksisite gözlenmemiştir. Dokuz hastada (%45) grad 2 akut ağız kuruluğu gözlenmiş olup, hiçbir hastada grad 3-4 akut ağız kuruluğu izlenmedi. Beş hastada (%25) grad 2 akut mukozit, 3hastada (%20) grad 3 mukozit izlenmiş olup, hiçbir hastada grad 4 akut mukozit görülmedi. Üç hasta radyoterapi sırasında kaybedildiğinden geç yan etkiler, yerel-bölgesel kontrol ve hastalıksız sağkalım oranlan 17 hasta üzerinden değerlendirildi. Hiçbir hastada grad 3-4 geç toksisite saptanmamış olup, sadece 2 hastada grad 2 geç ağız kuruluğu, 2 hastada ise grad 2 geç mukozit gözlenmiştir. Bir yıllık yerel-bölgesel kontrol ve hastalıksız sağkalım oranlan sırasıyla %87 ve %81'dir.Genel sağkalım 20 hasta üzerinden değerlendirilmiş olup, bir yıllık genel sağkalım olasılığı %79'dur. Sonuç Radyoterapiden yarım saat önce intravenöz olarak uygulanan amifostinin, akselere radyoterapi ile tedavi edilen baş boyun kanserli hastalarda, yerel-bölgesel kontrol ve hastalıksız sağkalımı olumsuz olarak etkilemeksizin radyoterapiye bağlı geç ağız kuruluğu sıklık ve şiddetini azalttığı görülmektedir. Ancak, çalışmamızdaki hasta sayısının azlığı, izleme süresinin kısalığı, kontrol kolunun bulunmaması ve radyoterapi sırasında 3 hastada ölüm gözlenmesi gibi nedenlerle bu sonuçlar ihtiyatla karşılanmalıdır. Anahtar Sözcükler Amifostin, baş-boyun tümörleri, akselere radyoterapi, akut ve geç radyasyon toksisitesi. VI ABSTRACT Purpose: Acute or late xerostomia is one of the most important complication of radiotherapy in head and neck cancers. In recent years, it is recommended to use amifostine in order to decrease the severity and incidence of xerostomia related to radiotherapy. In this study the radioprotective capacity of amifostine is evaluated in patients with head and neck tumours, receiving accelerated radiotherapy ( six fractions in a week). Methods: Twenty patients inclueded into our study whose histopathologic diagnosis is squamous cell carcinoma, Karnofsky Performance Score was 60-100, age between 18- 75 with no distant disease, no comorbidity major disease. Primer tumour locations of 13 patients were in larynx, 4 patients were in nasopharynx and 3 patients in oral cavity. Radiotherapy fields which incluede lymphatic nodes regions that were under risk and primer tumour were detected with a simulator. Total of submandibular and sublingual glands with at least 50% and above percentage of the parotis gland were in treatment volume. 4 patients received primer radiotherapy and 16 patients received postoperative radiotherapy with Co-60 thelatherapy machine, 1.8-2 Gy per day, six fractions in a week, 200 mg/m2 daily dose of amifostine is administered intravenously to patients 30 minutes prior to every fractions. Patients were followed for acute and late effects and for tumour recurrence, regularly during radiotherapy and after the radiotherapy. Acute and late toxicity ratios as percentage, loco-regional control ratios, disease free survival ratios and overall survival ratios were calculated by Kaplan-Meier method. All data studied with SPSS10.0 package programme. Results: Minimum follow-up time was 5 months and maximum follow-up time 26 months, mean follow-up time was 13 months in our series. Except maculopapular rash in 3 patients, no toxicity related to amifostine that would cause to stop administration of amifostine to patients is seen. Grade 2 acute xerostomia is seen in 9 patients (45%), no grade 3-4 acute xerostomia were observed in none of our patients. Grade 2 acute mucositis is seen in 5 patients (25%), grade3 acute mucositis is seen in 3 patients (%20), and no grade 4 acute mucositis is observed in none of our patients. Late side effect ratios, loco-regional control ratios and disease free survival ratios were evaluated for 17 patients because 3 patients died during radiotherapy. Grade 2 late xerostomia is seen only in 2 patients and no grade 3-4 late toxicity is observed in none of our patients. One year loco-regional control ratios and disease free survival ratios were VII87% and 81%, respectively. Overall survival is evaluated in 20 patients and one year overall survival probability was 79%. Conclusion: Administration of amifostine intravenously 30 minutes prior to radiotherapy, decreased the severity and incidence of late xerostomia related to radiotherapy without effecting loco-regional control and disease free survival negatively in patients with head and neck cancers receiving accelerated radiotherapy. Because of the reasons such as; the number of the patients in our study is not too much with no control group in our study, shortness of follow-up time and death of three patients during radiotherapy makes these results to be considered cautiously. Keywords: Amifostine, head and neck tumours, accelerated radiotherapy, acute and late radiation toxicity vm
Collections