Prostat patolojilerinde endorektal manyetik rezonans görüntülemenin yeri
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET Prostat Patolojilerinde Endorektal Manyetik Rezonans Görüntülemenin Yeri Prostat glandı hastalıklarından en fazla klinik öneme sahip prostat kanseri (PK), erkeklerde kansere bağlı ölüm nedenlerinin başında gelmekte erken evrede tam konulduğunda başarı ile tedavi edilebilmektedir. PK tanısında klasik klinik tam yöntemleri digital rektal muayene (DRM) bulguları ve serumda prostata spesifik antijen (PSA) ölçümüdür. Bu yöntemlerle prostat kanserini yaşla birlikte insidansı artan benign prostat hiperplazisi (BPH)'den kesin olarak ayırmak mümkün olmadığından kesici iğne biyopsisi ile kesin tanıya gidilmektedir. Biz bu çalışmamızda prostat bezi patolojilerinde transrektal ultrasonografi (TRUS) gibi diğer radyolojik incelemelerle birlikte endorektal koil manyetik rezonans görüntüleme (MRG)'nin tanıya katkılarım araştırdık. Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyodiagnostik Anabilim Dalı Manyetik Rezonans Görüntüleme Ünitesi'nde Haziran 2004 ve Nisan 2005 tarihleri arasında, prostat glandı patolojisi düşünülerek TRUS aracılığıyla kesici iğne biyopsisi yapılacak olan olgulara, biyopsi yapılmadan önce batm koili ve endorektal koil uygulanımını takiben rutin (MRG) çekimi, şüpheli alana yönelik tek voksel manyetik rezonans spektroskopi(MRS) uygulaması ve daha sonra intravenöz yoldan kontrast madde enjeksiyonunu takiben dinamik görüntüleme yaptık. Tüm olgulara transrektal ultrasonografi eşliğinde kesici iğne biyopsisi, MRG incelemeden sonra yapıldı. Radyolojik ve patolojik sonuçlan itibariyle 11 'i (%28) PK olan toplam 39 olgu çalışmaya dahil edildi. Çoğu 50 yaş üzeri olan olgularımızın hepsinde santral zon ve transizyonel zon hiperplazisi nedeniyle aynı zamanda benign prostat hiperplazisi mevcuttu. Olgulara rutin MRG çekimleri sonrası periferik zonlannda T2AG'lerde hipointens alanlar olarak izlenen lezyonlara yönelik olarak, tek voksel proton MRS çalışması yapıldı. MRG bulguları itibariyle periferik zonda lezyonu olmayan olgularda santral veya transizyonel zonlarındaki nodüllerde MRS çalışması yapıldı. Periferik zonları normal olan olgulardan bazılarına kontrol grubu olarak spektroskopi çalışması periferik zona yönelik yapıldı. Olgularda kolin+kreatin/sitrat ve kolin/sitrat oranlan hesaplandı. PK olan olgularda, periferikVI zonda bu oranlarda istatiksel olarak anlamlı ölçüde artış saptandı. Alınan dinamik MRG'de tümör negatif olgularla kıyaslandığında, tümör pozitif olan olgularda tümörlü dokularda pik intensiteye ulaşım eğrisinin daha dik bir seyir gösterdiği ve kontrasttan temizlenme zamanının (washout) tümörlü dokuda daha kısa olduğu tespit edildi. Çalışmamızın sonunda MRS ve dinamik görüntüleme imkanları da sağlayan endorektal MRG'nin, prostat bezi patolojilerinde önemli ve aym zamanda klinisyene iyi bir yol gösterici tetkik olduğu sonucuna vardık. Anahtar kelimeler; Endorektal MRG, Prostat kanseri, Benign prostat hiperplazisi vıı SUMMARY The Role of Endorectal Magnetic Resonance Imaging on the Pathologies of Prostate Prostate gland diseases especially prostate cancer (PC) is the most common reason of death from cancer in men and can be cured succesfully if diagnosed at early stages. The most common clinical diagnostic methods are digital rectal examination (DRE) and prostate spesific antigen (PSA) levels. Differantial diagnosis can be made by cutting needle biopsy due to inability to discriminate from benign prostate hyperplasia (BPH) exactly increasing by age. In this study, we evaluated the contribution of the endorectal coil MPJ with other radiologic examinations like transrectal ultrasonography (TRUS) in prostate pathology to the diagnosis. Routine magnetic resonance imaging (MRI), single voxel magnetic resonance spectroscopy (MRS) to the suspected region and dynamic imaging after intravenous contrast medium injection was performed following the application of body and endorectal coil to the patient who are suspected from prostate pathology applied to Atatürk University Department of Radiology, Magnetic Resonance Unit, before tru-cut biopsy with the guidance of transrectal ultrasound. A totally of 39 cases with 11 patients(28%) who had the diagnosis of prostate carcinoma both radiological and pathological were included in the study. All of our patients over the age of 50 had also central and transitional zone hyperplasia (BPH). After routine MRI, single voxel MRS performed to the suspicious lesion at the peripheral zone on T2- weigthed images. Single voxel MRS was performed to the nodules at the central and transitional zones in patients who had no suspicious lesion at the peripheral zones. MRS was made to the peripheral zones in which no lesions was suspected on T2-weigthed images to constitute a control group. Choline+creatine /citrate and choline/citrate ratios were calculated. These ratios were found statistically significant in patients who had prostate carcinoma. On dynamic sections, the time to reach peak enhancement was found more higher slope and shorter washout in patient with PC in comparison with tumor negative cases. As a result, we concluded that endorectal MRI with MRS and dynamic MRI was an effective guidance to the clinician in the evaluation of prostate pathologies. Keywords: Endorectal MRI, Prostate cancer, Benign prostate hyperplasia
Collections