Acil servise bilinç bozukluğu nedeniyle başvuran nontravmatik hastaların retrospektif olarak değerlendirilmesi.
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Amaç: Bilinç bozukluğu Acil Servise (AS) sık başvuru nedenlerinden birisi olmakla beraber, ayırıcı tanısı sıklıkla güçtür. Bilinç bozukluğu yapısal nedenlere ya da yapısal olmayan nedenlere bağlı olarak gelişebilir. Özellikle bu hastalarda yapısal nedenlerin, yapısal olmayan nedenlerden ayırımı hastaların akut prognozu açısından çok önemlidir.Bu çalışmanın amacı bilinç bozukluğu ile AS'e başvuran travmaya maruz kalmamış hastaların, tüm acil hasta başvuruları içindeki sıklığını belirlemek ve bu hastalarda bilinç bozukluğunun yapısal ve yapısal olmayan nedenlerinin ayırımında klinik özelliklerin değerini araştırmaktır.Materyal ve Metod: Çalışmamızda Eylül?2006 ile Eylül?2007 tarihleri arasında Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Servisinde travma ile ilişkili olmayan bilinç bozukluğu ana şikayeti ile başvuran olgular retrospektif olarak değerlendirildi. Çalışmanın sonunda olgular, yapısal nedenli ve yapısal olmayan nedenli bilinç bozukluğu olmak üzere iki gruba ayrıldı. Gruplar; yaş grubu, cinsiyet, bilinç bozukluğunun başlama zamanı, şiddeti, eşlik eden semptomlar, vital bulgular ve nörolojik muayene bulgularına göre karşılaştırıldı.Bulgular: Çalışmaya 480 hasta dahil edildi. Kadın erkek oranı 1,14 idi. Hastaların başvuru sırasındaki ortalama yaşı 62,8±16,3 yıl idi. Bilinç bozukluğunun tüm acil başvurular arasındaki sıklığı %3 idi.Hastaların 255 (% 53,1)'inde yapısal nedenler, 225 (%46,9)'inde yapısal olmayan nedenler saptandı. Yapısal nedenli bilinç bozukluğunun en sık görüldüğü yaş >65 yaş (%57,3) idi. Yapısal olmayan nedenli bilinç bozukluğunun en sık görüldüğü yaş yine >65 yaş (%48,0) idi. Bununla beraber >65 yaş grubunda yapısal nedenli bilinç bozukluğu olan olgular anlamlı olarak daha sıktı. Oysa <45 yaş grubunda yapısal olmayan nedenli olgular anlamlı olarak daha sıktı. Diğer yandan cinsiyet bakımından her iki grup arasında fark yoktu.Yapısal nedenli tanı alan olgular arasında en sık sebep beyin damar hastalığı (BDH) iken yapısal nedenli olmayanlarda en sık sebep kardiak senkoplardır.Yapısal olmayan hasta grubu tedaviye anlamlı olarak daha iyi cevap verdi. Oysa yapısal nedenli hastalarda prognoz daha kötü idi.Sonuç: Çalışmamızda, yapısal nedenlerin daha sık olduğu görüldü. Çalışmamız bilinç bozukluğu nedenlerinin belirlenmesinde ve yapısal nedenlerin yapısal olmayan nedenlerden ayrılmasında, eksiksiz bir klinik değerlendirmenin çok önemli olduğunu göstermektedir. Böylece AS hekimi bilinç bozukluğu ile başvuran hastalarda yapısal nedenlerin yapısal olmayanlardan ayırımında klinik özellikleri mutlaka aramalıdır. Background and Objective: Consciousnes disorder is one of the most reasons in Emergency Service (ES) admissions. Differential diagnosis of it may be hard in most cases. Consciousness disorder may happen by structural reasons or nonstructural reasons. Especially in these patients, making differentiation of structural and nonstructural reasons is very important for acute prognosis.Objective of this study is to determine the prevalance of patients with consciousness disorder in all admissions of ES and to explore the value of clinic properties according to make differentiation between structural and nonstructural reasons for patients admitted to ES with consciousness disorder which is not about trauma related reasons.Material and Method: In our study patients admitted to ES of Ondokuz Mayıs University Hospital with a main complaint of consciousness disorder, which is not about traumatic reasons are investigated retrospectively. At the end of the study, patients were seperated into two groups; first group included the patients with structural reasons of consciousness disorder, second group included the patients with nonstructural reasons of consciousness disorder. Groups were compared with age groups, sex, beginning time of consciousness disorder, severity of consciousness disorder, accompanied symptoms, vital signs and neurological examination findings.Results: There were 480 patients in our study. Proportion of females to males were 1,14. Average age of the patients at admission was 62,8±16,3. Prevalance of consciousness disorder among all ES admissions was 3%.255 of the patients had structural reasons of consciousness disorder and 225 of them had nonstructural reasons of consciousness disorder. Structural reasons of consciousness disorder were frequent at >65 age group (57,3%). Nonstructural reasons of consciousness disorder were also frequent at >65 age group (48,0%). Nevertheless, at >65 age group structural reasons of consciousness disorder were meaningfully frequent. However, at <45 age group nonstructural reasons of consciousness disorder were meaningfully frequent. On the other hand there was not any difference between two groups for sex.Serebrovasculer disease was the most frequent reason at structural group and cardiac syncope was the most frequent reason at nonstructural group.Nonstructural group responded to the treatment expressively better. On the other hand the prognosis was worse at structural group.Conclusion: In our study, structural reasons were more frequent than nonstructural reasons. Our study pointed at the importance of the clinic examination at determining the reasons for consciousness disorder and making differentiations of structural and nonstructural reasons of consciousness disorder. In this way ES physicians must research clinic properties to make differentiation of structural and nonstructural reasons of consciousness disorder for patient admitted to ES with the complaint of consciousness disorder.
Collections