Overin primer müsinöz tümörlerinde emmprin (CD147) ve fascin ekspresyonlarının tümör progresyonu ile ilişkisi ve ayrıcı tanı açısından öneminin doku mikroarray tekniği ile incelenmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Amaç: Bu çalışmada overin primer malign, sınır (?borderline?) ve benign müsinöz tümörlerinde fascin ve EMMPRİN (CD147) ekspresyonlarının, tümör progresyonu ile ilişkisi ve ayrıcı tanı açısından kullanılabilirliğinin incelenmesi amaçlandı.Materyal-metod: 1990-2010 yılları arasında tanı almış 19 adet malign, 25 adet sınır ve 37 adet benign primer müsinöz over tümörü çalışmaya dahil edildi. Her olguya ait preparatlar yeniden gözden geçirildi. Daha sonra doku mikroarray tekniği ile bu vakalarda tümörün en iyi izlendiği alanlardan alınan dokulardan parafin bloklarlar oluşturuldu ve EMMPRİN ve fascin ile immünhistokimyasal çalışma yapıldı. Her vaka için boyanma yaygınlığı ve boyanma şiddeti değerlendirilerek bu iki parametrenin toplamından oluşan boyanma skoru belirlendi. Olgular boyanma skoruna göre negatif, zayıf pozitif ve şiddetli pozitif olarak ayrıldı.Bulgular: Fascin ile benign, sınır ve malign müsinöz over tümörleri arasında ki ilişki karşılaştırıldığında benign tümörlerin sınır ve malign tümörlere göre anlamlı olarak negatif boyandığı izlendi (P<0,005). Sınır ve malign gruplar arasında ise istatistiksel olarak anlamlı fark bulunamadı (P>0,05). Sayısal olarak yapılan değerlendirmede ise malign tümörlerin %68' i fascin ile pozitif olarak boyanırken, sınır müsinöz tümörlerde bu oranın % 40 olduğu görüldü. EMMPRİN (CD147) ile benign, sınır ve malign müsinöz over tümörleri arasında ki ilişki karşılaştırıldığında benign tümörlerin sınır ve malign tümörlere göre anlamlı olarak negatif boyandığı izlendi (P<0,05). Sınır ve malign gruplar arasında ise istatistiksel olarak anlamlı fark bulunamadı (P>0,05). Ancak malign tümörlerin tamamı EMMPRİN ile şiddetli pozitif olarak boyanırken, sınır müsinöz tümörlerde bu oran % 92' idi. Geri kalan vakalar ise zayıf pozitif olarak boyandı. EMMPRİN ve fascin' in boyanma skorları arasında ilişki olup olmadığı karşılaştırıldı. Her iki immün belirleyici de overin primer müsinöz tümörlerinde, malign ve sınır olgularda, benign olgulara göre artmış ekspresyon göstermelerine rağmen, kendi aralarında anlamlı ilişki bulunamadı (P>0,05).Sonuçlar: EMMPRİN ve fascin' in overin primer müsinöz tümörlerinde benign tümörlerden, karsinomlara kadar olan tümör progresyonunda önemli bir yeri olabileceği düşünülmektedir. Bu bağlamda fascin bazı problemli vakalarda overin müsinöz tümörlerinin ayırıcı tanısında kullanılabilme potansiyeline sahip olabilir. EMMPRİN ise müsinöz over tümörlerinde ki yaygın boyanma paternine bakılacak olursa, fascin' e göre ayırıcı tanı açısından kullanılabilirliği daha sınırlı olarak gözükmektedir. Objective: The aim of this study is to examine the relationship between fascin and EMMPRIN (CD 147) expression and tumor progression in primary malignant ovarian, borderline and benign mucinous tumors and their availability in differential diagnosis.Materials and Methods: 19 malignant, 25 borderline and 37 primary mucinous ovarian tumors diagnosed between the years 1990-2010 were included in the study. Preparations for each case were reviewed. Then, paraffin blocks which were obtained from the best-monitored sites were generated using tissue microarray technique and immunohistochemical study of EMMPRIN and fascin was performed. Staining score consisting of the sum of these two parameters was determined by evaluating the staining incidence and intensity for each case. Cases were grouped as negative, weak positive and strong positive in accordance with the staining score.Findings: When the relationship between fascin and benign; borderline and malignant mucinous ovary tumors were compared, significant negative staining was observed in benign tumors than those in borderline and malignant tumors (P <0.005). No statistically significant difference was observed between borderline and malignant groups (P> 0.05). Quantitative evaluation of the malignant tumors showed that 68% of the malignant tumors were stained positively for fascin, whereas this ratio was %40 in borderline mucinous tumors. The comparison of the relationship between EMMPRIN (CD 147) and benign, borderline and malignant mucinous ovarian tumors revealed that benign tumors were stained significantly negative as opposed to borderline and malignant tumors (P <0.05). No statistically significant difference was observed between borderline and malignant groups (P> 0.05). However, while all malignant tumors were strongly stained positively for all EMMPRIN, this ratio was %92 in borderline mucinous tumors. The remaining cases stained only weakly positive. The relation between staining scores of EMMPRIN and fascin was compared. Although both immune determinants showed increased expression in malignant and borderline cases in primary mucinous tumors of ovary in comparison with benign cases, no significant association was found between them (P> 0.05).Results: It is thouight that EMMPRIN and fascin may have an important role in tumor progression in primary mucious tumors. In this context, in some of the problematic cases of ovarian mucinous tumors, fascin may have a potential to be used in differential diagnosis. Based on the staining pattern of EMMPRIN in mucinous ovarian tumors, its availability in differential diagnosis seems to be limited in comparison with the fascin.
Collections