Kan donörlerinde hücresel immün cevabın erken belirleyicisi olan neopterin düzeylerinin araştırılması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
IV ÖZET Hücresel immün yanıtın erken ve duyarlı bir belirleyicisi olan neopterin düzeylerinin tesbiti, birçok hastalığın (enfeksiyonlar, malignansi, graft atılımı, inflamatuvar hastalıklar, nörolojik ve kardiovasküler hastalıklar, vb) tanısında, prognoz ve tedavinin takibinde özgül olmayan bir belirleyici olarak klinik değere sahiptir. Özellikle viral enfeksiyonlarda serokonversiyondan önce serumda yüksek düzeylerde saptanması, neopterinin kan bankacılığında da önem kazanmasını sağlamıştır. Bu çalışma, kan donörlerinde neopterin düzeylerinin taranması amacıyla planlanmış, yüksek düzeylerin saptanması halinde ileri incelemelerin yapılarak donörlerdeki olası bir viral enfeksiyonun araştırılması ve böylece neopterinin kan yolu ile viral bulaş riskini azaltmadaki değerinin ortaya konulması hedeflenmiştir. Bu amaçla, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi, Kan Bankası Ünitesine başvuran ve rutin tarama testleri (HBsAg, anti-HCV, anti-HIV, RPR) negatif olan 18-55 yaş arasındaki 119 kadın, 2641 erkek olmak üzere toplam 2760 kan donöründe neopterin düzeyleri ELISA yöntemiyle kantitatif olarak araştırılmıştır. Çalışma grubunda neopterin düzey aralıkları 0.001-62.1 nmol/L, ortalama neopterin düzeyi 6.051±3.271 nmol/L ve %95'lik güvenilirlik aralığı 5.926-6.175 nmol/L olarak belirlenmiştir. Ortalama neopterin düzeyleri ile cinsiyet ve yerleşim yeri arasında anlamlı bir fark saptanmamıştır (p>0.05). Donörlerin 2619'unda (%94.9) neopterin konsantrasyonu normal (<10 nmol/L), 141'inde (%5.1) ise yüksek olarak (>11 nmol/L) saptanmış, neopterin düzeyi yüksek bulunan donörlerden 57'si ileri incelemeye alınmıştır. İleri incelemede ayrıntılı fizik muayeneleri yapılarak, viral belirleyicilerin (HBsAg, anti-HCV, anti-HIV tip 1 ve 2 ile CMV, EBV, HSV tip 1 ve 2, VZV, RSV, Adenovirus ve insan Parvovirus B19'a özgül IgM antikorları ve -IgM pozitifliğinde- nükleik asitleri) araştırılması için kan örnekleri alınmıştır. Bu donörlerin 6'sında klinik bulgu varlığı ve 7'sinde viral belirleyici (1 HBsAg, 4 HSV-IgM, 1 AdV-IgM, 1 RSV-IgM) pozitifliği saptanmıştır. Neopterin düzeyi yüksek olan 57 donör ile normal olanlar arasından rastgele seçilen 173 donör, viral belirleyicipozitifliği açısından karşılaştırıldığında aradaki farkın istatistiksel olarak anlamlı olduğu bulunmuştur (sırasıyla %12.3 ve %1.2; p=0.001). Kan bağışında bulunduğu sırada neopterin düzeyi yüksek olan donörlerden ikisinin ikinci kan örneğinde de yüksek düzeylerin devam ettiği saptanmış, bunlardan birisinin klinik bulguları olan ve AdV-IgM pozitifliği saptanan donör, diğerinin ise HBsAg, anti-HBc IgG ve anti-HBe pozitif olan kronik HBV taşıyıcısı bir donör olduğu görülmüştür. Çalışmamızda, neopterin düzey yüksekliğiyle yakalanan ve viral IgM pozitifliği saptanan donörlerin hiçbirisinde viral nükleik asitlerin saptanmaması, bu kanların enfektivite riskinin az olduğunu düşündürmektedir. Ancak bağışladığı kan örneği, rutin tarama testleri negatif olduğu için transfüze edilen bir donörde, neopterin düzey takibi ile HBsAg pozitifliğinin yakalanması, çalışmamızın en önemli bulgusu olmuştur. Sonuç olarak, kan bankalarında neopterin düzeylerinin rutin olarak taranması ile kan transfüzyonlarında azami güvenilirliğin sağlanabileceği kanısına varılmıştır. Anahtar sözcükler: Neopterin, kan transfüzyonu, kan donörü, hücresel immün yanıt, transfüzyonla bulaşan viruslar VI ABSTRACT Increased amounts of neopterin is an early and sensitive marker of cell- mediated immune response. Measurement of neopterin levels in body fluids as a non specific marker, provides information about many conditions (infections, malignancies, allograft rejection, inflammatory diseases, neurological and cardiovascular diseases, etc), and also allow monitoring the disease progression and therapy. The detection of high neopterin levels especially in viral infections even before the onset of specific antibody production, leads its application to the screening of blood donors in order to make blood donations safer for recipients. The aim of this study was to screen the neopterin concentrations in blood donors, to perform detailed examinations in view of a probable viral infection in donors who showed elevated neopterin levels, and to evaluate the value of neopterin measurements in reducing viral transmission risk by blood donations. For this purpose, neopterin levels have been screened in 2760 blood donors (119 female, 2641 male; age range: 18-55 years old), who were admitted to Blood Bank of Hacettepe University Medical Faculty, by a quantitative ELISA. All of them were negative for the routine screening tests (HBsAg, anti-HCV, anti-HIV, RPR). Neopterin was detected in the donor samples at concentrations ranging from 0.001-62.1 nmol/L, while the mean value for the whole group was 6.051+3.271 nmol/L, and the 95 percentile of the reference was 5.926-6.175 nmol/L. There was no statistically significant differences between the sexes and inhabiting regions (p>0.05). Of the donors, 2619 (94.9%) were found to have low (<10 nmol/L), and 141 (5.1%) were found to have high (>11 nmol/L) neopterin levels. Fifty-seven donors with elevated neopterin levels accepted to be driven along to the detailed study. For further investigations, their physical examinations were performed, and fresh blood samples were taken to search different viral markers (HBsAg, anti-HCV, anti-HIV type 1 and 2 and specific IgM antibodies and -in the case of IgM positivity- nucleic acids for CMV, EBV, HSV type 1 and 2, VZV, RSV, Adenovirus and human Parvovirus B19). Of 57 donors 6 were found positive forvıı clinical signs and symptoms, and 7 were found positive for viral markers (1 HBsAg, 4 HSV-IgM, 1 AdV-IgM, 1 RSV-IgM). Viral marker positivity rates of 57 donors with high neopterin levels and randomly chosen 173 donors with low neopterin levels were compared and the difference were found statistically significant (rates were 12.3% and 1.2%, respectively; p=0.001). Retesting of neopterin in 57 donors with high concentrations at the time of donation revealed that 2 of them still showed elevated results in their second samples. One of these donors has been found to show clinical symptoms with AdV-IgM positivity, and the other was a donor who was found to be positive for HBsAg, anti- HBc and anti-HBe markers, thus evaluated as a chronic HBV carrier. It has to be emphasized that, the infectivity risk of the donations which were positive for viral IgMs, would be low because of the negativity for viral nucleic acids. The most important finding of this study was to successfully detect a HBsAg positive donor who yielded negative results with the routine screening tests. As a result it was concluded that, the routine screening of neopterin concentrations in blood banks improves safety of blood transfusions. Key words: Neopterin, blood transfusion, blood donors, cell-mediated immune response, transfusion-transmitted viruses.
Collections