Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi İhsan Doğramacı Çocuk Hastanesi Çocuk Acil Poliklniği`nin kronik hastalığı olan çocuklar tarafından kullanımının değerlendirilmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
IV ÖZET: Şahin M.; Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi İhsan Doğramacı Çocuk Hastanesi Çocuk Acil Polikliniğinin Kronik Hastalığı Olan Çocuklar Tarafından Kullanımının Değerlendirilmesi. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı, Uzmanlık Tezi, Ankara, 2005. Giriş ve Amaç: Günümüz dünyasında kronik hastalıklar çocuklarda da önemli bir sağlık sorununu oluşturmaktadır. Kronik hastalıkların tıbbi bakım ve sağlık planlanmasındaki önemi giderek artmaktadır. Kronik hastalığı olan çocukların çocuk acil polikliniğini kullanım durumlarını ortaya çıkarmak amacı ile bu çalışma planlandı. Gereç ve yöntem: 01.10.2002 ile 31.03.2003 tarihleri arasında altı aylık bir sürede görülen 18,433 hastadan 463 kronik hastalığı olan çocuğa hazırlanan anket uygulanarak prospektif, tanımlayıcı bir araştırma yapıldı. Hastalık süreleri en az üç ay süre ile devam eden ve/veya tanı anında kronik kabul edilen hastalığı olan çocuklar araştırmaya dahil edildi. Refraksiyon kusurları kronik hastalık olarak çalışmaya dahil edilmedi. Uygulanan ankette hastaların demografik özellikleri yanında çocuk acile başvuru zamanı, kronik hastalığın başlangıç yaşı ve devam süresi, çocuk acilde kalış süresi, yapılan konsültasyonlar ve acilden ayrılma şekilleri incelendi. Bulgular ve sonuçlar: Hastaların yaş ortalaması: 6,8 ±0,25 yıldır, %60'ı erkek, %40'ı kız, %68'i Ankara'dan gelmektedir. Hastaların %47'si 08.01-16.00, %36'sı 16.01-23.00, %17's'ı 23.01-08.00 saatleri arasında, %78'i hafta içi günlerde, %38'i mesai içi saatlerde başvurmuştur. Hastaların %98'inin sosyal güvencesi vardı, %83'ü hastanemizde takip edilmekteydi. Okul çağındaki çocukların %19'unun okula gitmediği öğrenildi. Hastaların %47'sinde kronik hastalığın 12 aydan küçükken başladığı bulundu. Hastalarımızın %32'si 1-4 yıl süre ile, %27'si 5 yıldan fazla süredir kronik bir hastalığa sahipti. Kronik hastalıklar içinde nöroloji, hematoloji- onkoloji, allerji-solunum sistemi hastaları daha sık olarak acil hizmeti aldılar. Hastaların %20'sinde birden fazla kronik hastalık mevcuttu, %66'sı kronik hastalığı ile ilişkili sebeplerden dolayı çocuk acile başvurmuştu. Kronik hastalığı ile ilgili olmayan bir sebeple acile başvuran hastalar en sık alt ve üst solunum yolu enfeksiyonları, travma, akut gastroenterit tanıları konulmuştur. Hastaların %93'ünden konsültasyon istenmiştir. Çocuk acil polikliniğinde konsültasyon yapılmasını; hasta ilk kez hastanemize geliyorsa, yeni tanı ise, kronik hastalığı ile ilişkili gelmişse, mesai içi saatlerde başvuruyorsa istatiksel olarak anlamlı bir şekilde konsültasyon isteme oranı artmaktadır (p <0,05). Ortalama olarak çocuk acilde kalış süresi 7,5±0,4 saattir. Çocuk acil polikliniğinde kalış sürelerine bakıldığında; yeni tanı alan hastalar, hastanemizde takipte olanlar, konsültasyon yapılanlar, kronik hastalığı ile ilişkili sebeple acile gelenler, mesai dışı saatlerde gelenler, birden fazla kronik hastalığı olanların daha uzun sürelerde acilde kaldığı görülmüştür, konsültasyon yapılanlar ile yapılmayanlar arasında istatiksel olarak anlamlı fark bulunmuştur(p<0,001). Hastaların %56'sı acil gözlemde izlendi, %17'si ayaktan tedavi edildi, %23'ü hastanemize yatırıldı, %4'ü sevk edildi. Tartışma: Kronik hastalığı olan hastalar, multidisipliner izlenmesi gereken daha fazla acil, poliklinik, yataklı servis hizmeti ihtiyacı olan hastalardır. Ülke genelinde koruyucu hekimlik uygulamalarının iyileştirilmesi ve sağlam çocuk takibi ile kronik hastalıklara erken tanı konulmalı ve bu hastalara mümkün olan en iyi hayat kalitesi sağlanmaya çalışılmalıdır. Daha iyi çocuk acil hizmeti verebilmek için çocuk acilin sürekli bir ekibinin oluşturulması, pediatri içi ve dışındaki bölümlerle işbirliğinin artırılması gereklidir. Kronik hastalığı olan çocukların acilde kalış süresini kısaltmak, gereksiz tetkik ve konsültasyonları azaltmanın bir yolu da kısa epikriz, hastanın kullandığı ilaçlar ve acil durumda dikkat edilmesi gereken önerileri içeren hasta tanıtım kartları yapılması olabilir. Çocuk acilin kullanımının yapılacak çalışmalarla belirlenerek hizmet kalitesini yükseltecek çözümler üretilmelidir. Anahtar kelimeler: Çocuk, çocuk acil, kronik hastalık, kronik sağlık durumları. ABSTRACT: Şahin M.; Assessing the use of Pediatric Emergency Department of Hacettepe University İhsan Doğramacı Children Hospital by Children with Chronic Diseases. Hacettepe University Medical Faculty Thesis in Pediatrics. Ankara, 2005. Backgrounds: Currently chronic diseases play an important role in pediatric patients too. The importance of medical care and planning for these patients is being increasingly realized. This study was planned to assess the frequency of use of pediatric emergency department by these patients. Methods: A prospective definitive study was done on 463 patients with chronic diseases assessed using a questionnaire out of the 18.433 children seen between 01.01.2002 and 31.03.2003. Patients with a disease entity continuing for over 3 months and/or those with a disease entity accepted as chronic at the time of diagnosis were included in the study. Refraction errors were not included in the study as a chronic disease entity. Information obtained from the questionnaire concerning patients' demographic data, age at the onset and duration of persistency of the chronic disease, time of presentation and duration of stay at the pediatric emergency department (PED), departments consulted and the patients' final states at the time of departure from the PED were analyzed. Results: The mean age of the patients was 6.8±0.25; 60% of the patients were male, 40% were female. In total 68% of the patients were from Ankara. The presentation time was; 47% between 08.01 and 16.00, 36% between 16.01 and 23.00, 17% between 23.01 and 08.00, 78% at weekdays and 38% during work hours. Almost all the patients had social security (98%) and 88% of the patients were being followed up at our hospital. It was observed that 19% of the school aged patients did not go to school. In 47% of the patients the chronic disease in question began when they were less than 12 months old. Out of the patients with chronic diseases 32% and 27% (of them) had the disease for 1-4 years and 5 years respectively. Of the chronic diseases those involving neurological, hematologic-oncologic and allergic-respiratory systems reported most frequently to the PED. Of all the patients 20% of them had multiple chronic diseases and 66% reported to the PED for reasons associated with chronic diseases. Those presenting with reasons not associated with chronic diseases were mainly diagnosed with upper and lower respiratory tract infections, trauma and acute gastroenteritis. Consultation was made in 93% of the patients. The consultation rate increased statistically when a patient reported for the first time to our hospital, had a new diagnosis, reported for a reason associated with chronic disease or reported during work hours (p<0.05). The mean stay at the PED was 7.5±0.4 hours. Those patients with a new diagnosis, being followed at our hospital, consulted to other departments, reporting for reasons associated with chronic diseases, reporting at times other than work hours and those with more than one chronic disease entity stayed longer at the PED and a statistically significant difference was observed between those with consultations and those without (p<0.01). It was observed that 56% of the patients were kept for observation at the PED, 17% treated and discharged without observation, 23% hospitalized at our hospital and 4% referred to other hospitals. Discussion: Patients with chronic diseases require a multidisciplinary follow up and a more than usual emergency, outpatient and inpatients care. Nationally, preventive health care programs should be improved, diagnosis be made earlier through well child follow up programs and finally these patients should be provided with the necessary quality in life. To provide a better pediatric emergency care, a constant emergency staff should be established and emergency departments' relationship with the general pediatric and non pediatric departments improved. Short medical records and patients' identity cards with drugs in use and important clinical notes useful in emergency cases may be required to decrease the waiting time of these patients and unnecessary workups and consultations to be done. Based on research work proper use of the PED should be defined and solutions to improve services be maid. Key words: Children, pediatric emergency department, chronic disease, chronic health conditions.
Collections