Kandida epidemiyolojisindeki değişikliklerin araştırılması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
GİRİŞ: Mantar enfeksiyonlarının insidansı son yıllarda artış göstermektedir. Bu enfeksiyonlardaki sıklığın artmasıyla birlikte antifungallerin yaygın kullanımı dolayısıyla da antifungal direnç karşımıza önemli bir sorun olarak çıkmaktadır. Direnç için uygun testlerin yapılması, bu sayede kandida türlerinin ve duyarlılık paternlerinin tespit edilerek hızlı tanımlama ve duyarlılık sonuçları sayesinde tedavide kullanılacak ampirik ajanların planlanması önem arz etmektedir.AMAÇ: Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi ` nde 1 Ocak 2009 ve 1 Temmuz 2012 tarihleri arasında yatan ve alınan kültürlerde kandida üremesi saptanan çocuk ve erişkin hastalardaki kandidaların epidemiyolojisindeki ve üreyen kandidalardaki Minimum İnhibitör Konsantrasyonlarındaki ( MIK ) değişikliklerinin araştırılması amaçlanmıştır.ARAÇLAR VE YÖNTEM: Çalışmamız retrospektif olarak mikoloji birimindeki kayıtlar esas alınarak ve hastanede kullanılan mevcut otomasyon sistemiyle karşılaştırmalı kontrol edilerek yapıldı. 1 Ocak 2009 ve 1 Temmuz 2012 tarihleri arasında Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi? nde yatan ve alınan kültürlerde kandida üremesi saptanan çocuk ve erişkin hastalar dahil edildi. Hastalardan alınan üreme sonuçları, yaş, cinsiyet, yattığı servis, flukonazol ve amfoterisin B ( AmB ) minimum inhibitör konsantrasyonları ( MİK ) bilgisayar ortamında kaydedildi. Aynı hastadan olan tekrarlayan üremeler çalışmaya alınmadı. Verilerin istatistiksel değerlendirilmesinde Windows ortamında IBM SPSS 20.0 istatistiksel paket programı kullanıldı. İstatistiksel hesaplamalar için Ki-kare testi, Friedman varyans analizi, Bonferroni düzeltmeli Wilcoxon eşleştirilmiş iki örnek testleri kullanıldı. İstatistiksel değerlendirmede p <0,05 değeri anlamlı olarak kabul edildi.BULGULAR: 1 Ocak 2009 ve 1Temmuz 2012 tarihleri arasında hastane kayıtlarından 1238 hasta çalışmaya dahil edildi. Hastaların yaş ortalamaları 49.95 ± 26.71 olarak hesaplandı. Klinik örneklerden izole edilen kandida suşları arasında en sık saptanan tür % 51.1 (632) ile Candida albicans oldu. Candida albicans? tan sonra en sık izole edilen tür % 15.8(195) ile Candida tropicalis?ti. İdrarda en çok tespit edilen tür Candida albicans iken ( 440, % 53 ) bunu sırasıyla Candida tropicalis ( 144, % 17 ) ve Candida parapsilosis ( 55, % 7 ) izledi. Kan izolatlarında ise Candida albicans % 46 ( 146) ile ilk sırada yer alırken sırasıyla Candida parapsilosis % 26 ( 81 ) ve Candida tropicalis % 13 ( 41 ) diğer türler olarak tespit edildi. En sık mantar izole edilen örnekler idrar ( 829 izolat, % 67 ) ve kan ( 315 izolat, % 25.4 ) örnekleri oldu.Yıllara göre kandidaların dağılımına bakıldığında son dört yılın toplam verilerinde albikans oranı % 51.1 ( 632 ) , non-albikans oranı ise % 48.9 (606) olarak hesaplanmıştır. Bu veriler ışığında yıllar arası bir karşılaştırma yapılmış olup iki grup arasında belirtilen süre içerisinde mantar dağılımı açısından farklılık saptanmamıştır ( x ² : 3.2 , sd: 1, p:0.073 ).2009 ve 2011 yılları içerisinde Flukonazole dirençli kandida tespit edilmemiştir. 2010-2012 ile 2011-2012 yılları arasında Flukonazol MIK düzeylerinde farklılıklar saptandı. 2012 yılı MIK değerlerinde, 2010 ve 2011 yıllarına göre geometrik ortalamada artış tespit edildi (p< 0.01).Amfoterisin B için yapılan değerlendirmede ise Candida lusitaniae ( intrinsik dirençli ) türü dışında ilgili antifungale direncin saptanmadığı tespit edildi. Çalışmamızda yıllar arasında Amfoterisin MIK değeri düzeyinde anlamlı farklılık saptanmadı ( p> 0.05).SONUÇ: Duyarlılık sonuçları dikkate alındığında Flukonazolün halen ilk basamakta kullanılabilecek bir seçenek olduğu görülmektedir. Her ne kadar ilk seçenek antifungal olma özelliğini koruyor olsa da tür düzeyinde tanımlanan mantarların mutlaka antifungal duyarlılık testlerinin yapılması klinisyene tedaviyi planlaması ve sürdürmesi açısından yardımcı olacaktır. ABSTRACTINTRODUCTION: The incidence of fungal infections has increased in recent years. Antifungal resistance is seen as a major problem due to the widespread use of antifungal agents in infections with increasing frequency. To identify the candida species and susceptibility patterns with performing the appropriate tests for resistance and to select the empirical agents used for treatment are important.OBJECTIVE: The evaluation the changes of epidemiology of candida and Minimum Inhibitory Concentrations (MIC) in the cultures with growth of candida in pediatric and adult patients in Medicine Faculty of 19 Mayıs University between the dates of 1 January 2009 and 1 July 2012 is aimed.MATERIALS AND METHODS: Our study is made retrospectively based on records in the micology unit and hospital after checking comparatively with automation system. In Medicine Faculty of 19 Mayıs University between the dates of 1 January 2009 and 1 July 2012, the pediatric and adult inpatients and outpatients which had the cultures with growth of candida were included to the study. The reproductive outcomes, age, sex, hospitalized service, the minimum inhibitory concentrations (MIC) of fluconazole and amphotericin B (AmB) were recorded on computer. The recurrent reproductions in the same patient were excluded from the study. IBM SPSS 20.0 statistical package program in Windows was used for statistical analysis. Chi-square test, Friedman variant analysis, Bonferroni-corrected Wilcoxon signed-rank two sample tests were used for statistical calculations. The value of p <0.05 in the statistical analysis was considered significant.RESULTS: 1238 patients were included to the study between 1 January 2009 and 1 July 2012. The mean age of patients was 49.95 ± 26.71. The most common type of candida strains isolated from clinical samples was Candida albicans with %51.1 (632). The most common isolated species after Candida albicans was Candida tropicalis with %15.8 (195). The most common species isolated from urine were Candida albicans (440, %53), Candida tropicalis (144, %17) and Candida parapsilosis (55, %7) respectively. In the blood isolates, Candida albicans took first place with rate of %46 (146); Candida parapsilosis (%26, 81), Candida tropicalis (%13, 41) and other species followed respectively. The most fungus isolated samples were urine (829 isolates, %67) and blood (315 isolates, %25.4) respectively.When the distrubition of candida species was analyzed in the records of recent four years according to years, the rate of albicans and non-albicans was found as %51.1 (632) and %48.9 (606) respectively. Based on these data, a comparison which made between the years and between the two groups did not differ in terms of the distribution of fungi within the specified time (x ²: 03.02, df: 1, p: 0.073). Fluconazole-resistant Candida has not been found in the years of 2009 and 2011. The differences of MIC levels in fluconazole were found between the years of 2011-2012. The increase in the geometric average of MIC values of 2012 was determined between 2010 and 2011 (p <0.01). There was no resistance to amphotericin B. There was no significant difference in the level of amphotericin MIC values (p> 0.05) between years.CONCLUSION: According to the sensitivity of the results, fluconazole is still seen as an option can be used for the first step. Although it remains as the first choice for antifungal, analysis of identified antifungal susceptibility will help for treatment planning and contuination .
Collections