9 no`lu Açsap Eğitim Merkezi bölgesinde konut ve çevresinin, konuttan memnuniyetin ve sağlıkla ilişkisinin değerlendirilmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Kesitsel tipte olan bu çalışma, Ankara Keçiören ilçesindeki 9 No'lu AÇSAP Eğitim Merkezi bölgesini temsil eden örnekte, konut koşullarını, bu konutlarda yaşayanların konut koşullarından memnun olma durumu ve konut/yakın çevresinin sağlıkla ilişkisini saptamak amacıyla yapılmıştır. Araştırmanın verileri, iki anket aracılığıyla, 210 konutta, yüzyüze görüşme tekniği ve gözlem ile toplanmıştır. Binaların %95,2'si 6'dan fazla daireli, %70,5'i 10 yıllık ve daha eskidir. Konutların yaklaşık yarısında 3-4 kişi yaşamaktadır, %75'inde yatak odası başına ortalama 1-2 kişi düşmektedir. %31,4'ünde nemlenme, %24,8'inde küf, %67,1'inde ses yalıtımı, %5,7'sinde su kalitesi, %25,8'inde ısıtma sistemi, %29,5'inde hava kalitesi, %49,6'sında gürültü, %48,5'inde böcek/kemirici, %80,0'inde yangın güvenliği sorunu bulunmaktadır. Oluşturulan indekslere göre konutların %22,7'sinde yakın çevre koşulları, %13,1'inde bina koşulları ve %58,3'ünde konut koşulları yetersiz bulunmuştur. Konutlarla ilgili bilgi alınan kişilerin %12,9'u konutun genel özellikleri, %21,4'ü ısıtma sistemi, %26,2'si ısı yalıtımı, %12,4'ü hava kalitesi, %17,1'i büyüklüğünden, %22,9'u yapısından, %13,3'ü banyo, %12,9'u mutfak tesisatından memnun değildir. Yaşayanların %38,1'i gürültü nedeniyle uykularının bölündüğünü, %51,5'i bölgede kendilerini güvende hissetmediklerini belirtmiştir. Konutlarda son bir yılda kaza geçirme sıklığı %21,2'dir. Kazalar; kadınlarda, mutfakta yeterli alan bulunmayan ve genel gürültü sorunu olan konutlarda daha fazladır (p<0,05). Su kalitesi sorunu olan konutlarda ishal, gürültü sorunu olan evlerde yaşayanlarda uyku bozukluğu, uyku bozukluğu olan kişilerde hipertansiyon, yakın çevre koşulları kötü olan evlerde yaşayan kişilerde depresyon, nemlenme sorunu olan evlerde yaşayanlarda kronik bronşit/amfizem daha sık görülmektedir (tümü için p<0,05). Konutun bir barınak olma özelliği, evinde kendini güvende hissetmesi, evin kişi için önemini değerlendirmek amacıyla psikososyal etki puanı kullanılmıştır. Puanı düşük olanlarda, depresyon belirtisi yaklaşık iki kat fazladır. Kişilerin ifadesine göre depresyon bulunma tahmini riski, konuttan memnun olmadığını belirtenlerde olduğunu ifade edenlere göre 2,5 kat fazladır (%95, GA=1,302-4,801). Konutta kaza geçirme tahmini riski, özel düzenleme bulunmadığı belirtilen konutlarda, bulunduğu belirtilenlere göre 2,1 kat fazla bulunmuştur (%95, GA=1,026-4,242). Bu bölgede konut koşulları ile ilgili sorunlar olduğu, konutların yaklaşık yarısında konut koşullarının yetersiz olduğu belirlenmiştir. Bu çalışmada depresyon ve kaza dışında diğer sağlık sorunları ile konut koşulları arasında ilişki saptanmamıştır. Konut-sağlık ilişkisinin daha kapsamlı çalışmalarla değerlendirilmesi yararlı olacaktır. The aim of this cross-sectional research, is to determine the housing and immediate environment conditions and the inhabitant?s satisfaction with these conditions, and, to evaluate the associations between health, housing, and immediate environment, in a selected health center region. Data were collected from a sample of 210 houses using two standart questionnaires, applied by face- to-face interviews and observations. Ninty five percent point two of the buildings had 6 or more flats, 70,5% were 10 years age or older. In the half of the selected households 3 or 4 people lived, in 75%, one or two persons lived per bedroom. There were damp (31,4%), mold (24,8%), sound insulation (67,1%), water quality (5,7%), heating (25,8%), air quality (29,5%), noise (49,6%), pest/insect (48,5%), and fire security (80,0%) problems in these houses. Immediate environmental (22,7%), building (13,1%), and dwelling conditions (58,3%) were inadequate, due to the indexes designed. Prevalance of dissatisfaction with the residential environment were due to general characteristics of the house (12,9%), heating system (21,4%), thermal insulation (26,2%), air quality (12,4%), the size (17,1%) and the layout of the dwelling (22,9%), with equipment/ installations in the bathroom (13,3%), and in the kitchen (12,9%). Fifty one point five of residents feel unsafe in the region, and nearly 40% reported sleep disturbances due to environmental noise. Of the residents, 21,2% have experienced a home accident during the last one year. Accidents were more in females, in kitchens with too little workplace, and houses with noise problems (p<0,05). Associations were determined between diarrhoea and water quality problems, sleep disorders and noise problems, hypertension and sleep disorders, depression and inadequate immediate environmental conditions, chronic bronchitis/emphysema and damp. Home accidents were observed twice more when adaptations for physical constraints were lacking (p<0,05). Self reported depression were twice more common in those with low scores of psychosocial housing effect, which is used to measure benefits from the home as a haven, locus of autonomy, and source of status for the occupants. Self-reported depression was 2,5 times more in those dissatisfied with the house (CI 95%=1,302-4,801), and accidents were 2,1 times more in those living in houses where adaptations for physical constraints were lacking (CI 95%=1,026-4,242). Housing conditions were inadequate in nearly half of the houses. In the study, associations between depression, accidents and housing were determined. But associations with housin and health need to be evaluated in more comprehensive researches.
Collections