2000-2015 arasında tanı alan çocukluk çağı nöroblastom hastalarında 2003 ile 2009 TPOG kemoterapi protokollerinin karşılaştırılması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Amaç: Nöroblastom çocukluk çağı kanserleri arasında lösemiler ve beyin tümörlerinden sonra görülen en sık 3. kanser türü olup, en sık görülen ekstrakraniyal solid tümördür. Nöroblastom çocukluk çağındaki tüm kanser mortalitesinin %15'inden sorumlu olduğu bilinmektedir. Çocukluk çağının önemli sağlık problemlerinin başında gelen bu hastalığın tedavisi için ülkemizde Ekim 2002 tarihinden itibaren Türk Pediatrik Onkoloji Grubu Nöroblastom 2003 protokolü (TPOG-2003) uygulanmaya başlanmış, 2009 yılında yapılan revizyonlar ile TPOG-2009 protokolü kullanılmıştır. Bu çalışmanın amacı, 2000-2015 yılları arasında Ondokuz Mayıs Üniversitesi Pediatrik Onkoloji Bilim Dalı'nda izlenen nöral krest kökenli olguların önemli özellikleri yönünden retrospektif değerlendirilmesi, TPOG NB-2003 ve TPOG NB-2009 kemoterapi protokollerinin karşılaştırılması ve çizilecek yeni tedavi protokollerine yardımcı olunması olarak belirlenmiştir. Materyal ve Metod: Bu çalışmada Ağustos 2000 ile Aralık 2015 tarihleri arasında Ondokuz Mayıs Üniversitesi Pediatrik Onkoloji Bölümünde tanı konularak tedavi ve takipleri gerçekleştirilmiş olan nöroblastom, ganglionöroblastom ve ganglionörom tanılı 76 hastanın genel demografik ve klinik özellikleri retrospektif olarak değerlendirilmiştir. Bulgular: Hasta grubunda cinsiyet dağılımının benzer olduğu ve ortalama tanı yaşının 38 ay olduğu belirlenmiştir. En sık başvurular Samsun ve Ordu illerinden gelmiştir. Başvuru anındaki başlıca yakınmalar karın ağrısı ve karın şişliği, ateş ve yürüme bozukluğudur; en sık şikâyet bölgeleri karın ve torakstır. Primer tanı yöntemleri olarak MR ve BT tercih edilmiş, MIBG ile %36 ve PET ile %77 oranında metastatik hastalık belirlenmiştir. Hastaların %46'sında evre 4 hastalık olduğu, en sık tümör lokalizasyonunun ise abdomen olduğu tespit edilmiştir. Hastaların %90'ında NSE, %74'ünde LDH, %33'ünde ferritin, %50'sinde VMA ve %61'inde HVA yüksekliği tespit edilmiştir. Hasta grubunun %29'unda MYCN pozitifliği belirlenmiş, %86'sında sitogenetik anomali tespit edilmiştir. Hastaların %55'inde metastatik hastalık mevcut olup bunların %32'sinde kemik metastazı, %42'sinde lenf nodu metastazı, %26'sında kemik iliği metastazı, %20'sinde organ metastazı, %18'inde ise SSS metastazı görülmüştür. Hastaların %22'sinde nüks gelişmiş, en sık nüks alanının sürrenal, karaciğer ve toraks olduğu belirlenmiştir. Primer cerrahi uygulanan hastaların %76'sında total, %21'inde subtotal eksizyon yapılmıştır. TPOG 2003 protokolüne göre 15, 2009 protokolüne göre 33 hasta kemoterapi almış, 2003 protokolü uygulanan hastaların %60'ına ve 2009 protokolü uygulanan hastaların %58'ine radyoterapi verilmiş, 2009 protokolü alan hastaların %30'una ise kök hücre nakli yapılmıştır. Hastaların %61'inde tedavi sürecinde komplikasyon gelişmiş, akut komplikasyonlardan en sık dermatit ve KCFT yüksekliği, subakut komplikasyonlardan en sık KCFT yüksekliği ve kronik komplikasyonlardan en sık tübülopati izlenmiştir. Hastalardan %71'i remisyona girmiş, bunlardan %54'ünde tam remisyon, %17'sinde çok iyi kısmi yanıt gelişmiştir. 2009 protokolü uygulanan hastalardaki tam yanıt oranları 2003 protokolü alanların iki katıdır. Hastalarda genel mortalite oranı %34'tür. Genel sağkalım değerlendirmelerinde 2009 protokolü uygulanan hastalarda tanı yaşı 18 ay altında olanların sağkalımları anlamlı derecede iyidir, 2003 protokolü verilen hastalarda kızların sağkalımları anlamlı derecede iyidir, diğer demografik, klinik ve prognostik faktörlerin genel sağkalımları anlamlı derecede etkilemediği görülmüştür. Olaysız sağkalım değerlendirmelerinde Demografik, klinik ve prognostik faktörlerin olaysız sağkalımları anlamlı derecede etkilemediği görülmüştür. Sonuç: Çalışmamız nöroblastomda 2003 ve 2009 tedavi protokollerinin karşılaştırmalı olarak değerlendirildiği lokal bir çalışmadır. Elde ettiğimiz bulguların daha geniş örneklem büyüklüğü olan ve daha uzun takip süreli çalışmalarla konfirme edilmesi gerekir. Çalışmamızın mevcut bulguları ile ülkemizde nöroblastom konusunda yapılacak araştırmalara kıymetli bir veri kaynağı olacağını düşünmekteyiz. Aim: Neuroblastoma is the 3rd most common cancer type following leukemia and brain tumors, and it is the most frequent extracranial solid tumor among children. Neuroblastoma is responsible for 15% of cancer mortality among children. Turkish Pediatric Oncology Group's Neuroblastoma 2003 protocol (TPOG-2003) was used for the treatment of these children after October 2002, and this was revised in 2009 (TPOG- 2009). The aim of this study is to compare the treatment results of TPOG-2003 and TPOG-2009 in children with tumor of neural crest origin. Material and Method: This study retrospectively evaluated the demographic and clinical data of 76 patients that diagnosed, treated, and followed-up between August 2000 and December 2015 at the Department of Pediatrics, Oncology Division of Ondokuz Mayis University. Results: Sex distribution was similar, and mean age at diagnosis was 38 months. Patients were most frequently referred from Samsun and Ordu provinces. Major complaints at admission were abdominal pain, bloating, fever, and gait disorders. Most frequent sites of complaints were abdomen and thorax. Primary diagnostic methods were MRI and CT, and metastatic disease was found in 36% of MIBG and 77% of PET scans. 46% of patients had stage-IV disease, and most frequent sites of tumor localization were abdomen. 90% of patients had elevated NSE levels, 74% had elevated LDH levels, 33% had elevated ferritin levels, 50% had elevated VMA levels, and 61% had elevated HVA levels. 29% of patients had MYCN positivity, 86% had cytogenetic abnormalities. 55% had metastatic disease, and bone, lymph node, bone marrow, organ, and CNS metastases were determined in 32%, 42%, 26%, 20%, and 18% of these patients, respectively. 22% of patients had recurrent disease, and most frequent sites of recurrence were adrenal, liver and thoracic regions. Total excision was performed in 76%, and subtotal excision was performed in 21% of patients. 15 patients took TPOG-2003 protocol, and 33 patients took TPOG-2009 protocol, and radiotherapy was performed in 60% and 58% of these protocols, respectively. 30% of patients that took TPOG-2009 protocol had also stem cell transplantation. 61% of study population had complications. Most frequent acute complications were dermatitis and liver enzyme elevations, most frequent subacute complications were liver enzyme elevations, and most frequent chronic complications were tubulopathies. 71% of patients had remission (54% complete remission, 17% very good partial response). Complete remission rates were two-fold higher in TPOG-2009. Overall mortality rate was 34%. Overall survival was significantly higher in patients under 18 months in TPOG-2009 group, and girls had better overall survival in TPOG- 2003 group. Remaining demographic, clinical and prognostic factors have not affected survival significantly. Event-free survival was not affected from demographic, clinical, and prognostic factors. Conclusion: This is a local study that compared TPOG-2003 and TPOG-2009 protocols. Nevertheless, these results should be confirmed with larger scaled studies with longer follow-up periods. Our results will contribute to the future research on this subject.
Collections