Türkiye`deki bir grup çocuk diş hekiminin sedasyon uygulamasına ilişkin görüş ve yaklaşımları
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Diş hekimi korkusu, diş tedavisi sırasında ortaya çıkan tehdit edici uyaranlara karşı meydana gelen normal bir duygusal tepkidir. Diş hekimliği uygulamalarında hastanın korku ve kaygısı tedaviye uyumu güçleştirmekte, hatta bazen imkansız kılmaktadır. Özellikle çocuk hastalarda korku ve tedirginlik uygun yöntemlerle giderilmediğinde tedavi gerçekleştirilemez. Temel davranış yönlendirme teknikleri kullanılarak, hasta ve hekim arasındaki iletişimin güçlendirilerek hastanın kaygı ve korkusunun azaltılması, kaliteli diş hekimliği hizmeti verilmesi hedeflemektedir. Kaygı ve korku, temel davranış yönlendirme teknikleri ile aşılamadığında koruyucu stabilizasyon, sedasyon ve genel anestezi gibi daha ileri tekniklere ihtiyaç duyulmaktadır. Literatürde Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa'da çocuk diş hekimlerinin davranış yönlendirmesi ve sedasyon uygulamalarına dair güncel araştırmalar mevcuttur. Ancak ülkemizde çocuk diş hekimliğinde kullanılan davranış yönlendirmesi teknikleri ve sedasyon uygulamaları henüz araştırılmamış bir konudur. Ülkemizdeki çocuk diş hekimlerinin davranış yönlendirme teknikleri ve sedasyon ile ilgili eğitimleri, görüşleri ve uygulamaları hakkında bilgi edinmek amacıyla yapılan bu çalışmada, verileri elde etmek için hazırlanan anket formu linki, e-posta aracılığı ile çocuk diş hekimlerine gönderilmiştir. Sonuçlar, katılımcıların bazı sosyo-demografik özellikleri, davranış yönlendirme teknikleri ile ilgili aldıkları eğitim ve davranış yönlendirme teknikleri ile ilgili uygulamaları göz önünde bulundurularak değerlendirilmiştir. Temel davranış yönlendirme teknikleri ve genel anestezi ile ilgili uygulamalı eğitim alan katılımcıların sayısı fazla iken; sedasyon uygulamaları ile İlgili uygulamalı eğitim alan katılımcı sayısı azdır. Katılımcıların büyük çoğunluğu hastalarının tedavisinde farmakolojik teknikleri uygulamaktadır (%72,3) ve en sık uygulanan farmakolojik teknik genel anestezidir (%61,2). Hastalarının tedavisinde sedasyonu tercih eden katılımcı sayısı azdır. farmakolojik tekniklerden %14,8 nitröz oksit/oksijen (N2O/O2) inhalasyonu, %12,7 N2O/O2 inhalasyonu dışındaki düşük dereceli sedasyon, %17,0 orta dereceli sedasyon, %28,0 derin sedasyon uygulanmaktadır. Katılımcıların %95'I orta dereceli sedasyon, tamamı derin sedasyon uygulamları sırasında ekipte anestezi uzmanı da bulundurmaktadır. Katılımcıların farmakolojik teknik uygulama seçimini en fazla etkileyen faktörler sırasıyla; gerekli ekipmanın olması, aldıkları eğitim ve hastanın sistemik durumudur. Dental phobia is a normal emotional response to the threatening stimuli that arise during dental treatment. In dental practice, the patient's fear and anxiety makes treatment difficult, sometimes even impossible. Treatment can not be carried out if fear and anxiety are not eliminated by appropriate methods, especially in children. By using basic behavior management techniques, communication between patient and dentist should be strengthened to reduce the anxiety and fear of the patient and to provide quality dental services. When anxiety and fear can not be overcome with basic behavior management techniques, more advanced techniques such as protective stabilization, sedation and general anesthesia are needed. There is current literature in the United States and Europe on pediatric dentists' behavioral management technique and sedation practices. However, in our country, the behavioral management techniques and sedation practices in pediatric dentistry have not yet been investigated. This study was conducted in order to obtain information about the behavioral management techniques and sedation related trainings, opinions and applications of the pediatric dentists in our country. The questionnaire form prepared to obtain the data was sent to the pediatric dentists via e-mail. The results were assessed by taking into account some of the participants socio-demographic characteristics, their training and practice with regard to behavior management techniques. While the number of participants receiving practical training related to basic behavior management techniques and general anesthesia was high, the number of participants receiving practical training related to sedation is low. The vast majority of participants have practise pharmacological techniques in the treatment of their patients (72.3%) and the most common pharmacological technique is general anesthesia (61.2%). The number of participants who prefer sedation in the treatment of patients is low. Among participants who apply pharmacological techniques; 14.8% practise nitrous oxide / oxygen (N2O/O2) inhalation, 12.7% practice minimal sedation except N2O/O2 inhalation, 17.0% practice moderate sedation and 28.0% practice deep sedation. 95.0% of the participants during moderate sedation practice, all of the participants during deep sedation practice have anesthesiologist in the team. Factors that have the greatest effect on the selection of pharmacological technique of the participants are; the equipment they need, the training they receive and the systemic condition of the patient.
Collections