Adli otopsi vakalarında tritisöz kıkırdak varyasyonlarının incelenmesi

Abstract

Travmanın adli tıbbi değerlendirilmesinde vücuttaki anatomik yapıların ve varyasyonlarının bilinmesi büyük önem arz etmektedir. Otopside boynun diseksiyonu esnasında anatomik yapılar ve onların varyasyonları ile ilgili yeterli bilgi sahibi olunmadığında yorumlamada zorluklar ortaya çıkabilmektedir. Bu nedenle adli tıp uzmanlarının boynun anatomik yapısını çok iyi tanıması ve varyasyonlarına hâkim olması gerekmektedir. Larinksin en varyant yapıdaki kıkırdağı olan tritisöz kıkırdak, özellikle tiroid kıkırdak üst boynuza yakın yerleşimli olduğunda tiroid kıkırdak üst boynuz kırıkları ile karışabilmektedir. Farklı etnik gruplarda yapılan çalışmalarda tritisöz kıkırdağın bulunma sıklığının ve içinde bulunduğu tirohyoid ligamentteki yerleşim seviyesinin özelliklerinin farklı olduğu görülmektedir. Bu anlamda otopsi esnasında tiroid kıkırdak üst boynuz kırıklarının değerlendirilmesinde tritisöz kıkırdağın söz konusu etnik topluluktaki varyasyon özelliklerinin bilinmesi hatalı yorumlama riskinin azaltılması açısından önemli olduğu düşünülmektedir. Çalışmamızda yaş aralığı 18 ile 84 arasında değişen 117 adli otopsi vakasında otopsi esnasında taze dokular üzerinde tritisöz kıkırdak ve tirohyoid ligament başta olmak üzere laringeal yapıların ölçümleri yapılmıştır ve morfolojik özellikleri kaydedilmiştir. Bu çalışmadan elde edilen verilere göre Türk toplumunda tritisöz kıkırdak bulunma sıklığının literatürde şimdiye kadar bildirilen oranların üzerinde olduğu görülmüştür. Çalışma popülasyonumuzdaki vakalarda tritisöz kıkırdağın tiroid kıkırdak üst boynuza yakın yerleşme eğiliminde olduğu, tritisöz kıkırdak ve tiroid kıkırdak boyutları arasında anlamlı ilişki olduğu ve boyutların cinsiyetlere göre değiştiği dikkati çekmiştir. Sonuç olarak, çalışmamız tritisöz kıkırdağın çalışma popülasyonumuzda sıklıkla inferior yerleşimli olması nedeniyle otopsi esnasında tiroid kıkırdak büyük boynuz kırıklarıyla karıştırılma riskinin diğer toplumlara göre daha yüksek olduğu yönünde ipucu niteliği taşımaktadır.

In the forensic medical evaluation of trauma, it is very important to know the anatomical structures and variations of the body. Difficulties in interpreting can arise when the forensic medicine specialist hasn't got enough information about the anatomical structures and their variations during neck dissection in autopsy. For this reason, the anatomical structures and also the variations of human body must be very well known by the forensic medicine specialist. Triticeous cartilage, the most variant cartilage of the larynx, can be mistaken for the superficial horn fractures of the thyroid cartilage, especially when the thyroid cartilage is located close to the superior horn. Studies conducted in different ethnic groups show that the existence frequency of triticeous cartilage and the level of settlement in the thyrohyoid ligament varies. In this sense, it is considered that the knowledge of the variation characteristics of triticeous cartilage in the evaluation of thyroid cartilage superior horn fractures during autopsy is important in reducing the risk of misinterpretation. In our study, 117 forensic autopsy cases between 18 and 84 years of age were included. Measurements on fresh tissues of laryngeal structures, -mainly triticeous cartilage and thyrohyoid ligament- were performed and their morphological characteristics were recorded during the autopsy.According to the data obtained from this study, it has been found that the frequency of the presence of triticeous cartilage in the Turkish population is higher than the rates reported so far in the literature. In our study population, it was noticed that triticeous cartilage tended to settle close to the thyroid cartilage superior horn, there was a significant relation between triticeous cartilage and thyroid cartilage dimensions and that the sizes were varied by sex.