Tekrarlayan gebelik kayıpları ve tam kan sayımı değerleri arasındaki ilişkinin araştırılması: Vaka kontrol çalışması

Abstract

GİRİŞ: Tekrarlayan gebelik kayıpları ailelere hem duygusal hem de fiziksel anlamda zarar veren travmatik bir süreçtir. Tekrarlayan gebelik kayıpları genellikle 20 haftadan küçük veya 500 gramdan düşük doğum ağırlıklı, birbiri ardına gerçekleşen üç ve üzeri fetal kayıp olarak tanımlanmaktadır. Fertil çiftlerin yaklaşık %1'inde tekrarlayan gebelik kayıpları görülebilmektedir.Tam kan sayımı testinin birinci basamak sağlık hizmetleri açısından ulaşılabilir ve ucuz olması sebebiyle, tekrarlayan gebelik kaybı ile ilişkili parametrelerin tespitinin, hastalara yapılacak detaylı tetkiklerden önce yönlendirici olabileceği tahmin edilebilir. Bu çalışmada tekrarlayan gebelik kaybı olan hastalar ve daha önce hiç düşük yapmamış veya en fazla bir düşük öyküsü olan çocuk sahibi kadınların tam kan sayımı değerleri arasında fark olup olmadığının araştırılması amaçlandı.MATERYAL ve METOD: Bu araştırma bir vaka kontrol çalışması olarak planlandı. Araştırma verileri hastane kayıtlarından retrospektif olarak elde edildi. Vaka grubunu tekrarlayan gebelik kayıpları nedeniyle 2010-2016 yılları arasında Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Genetik Polikliniği'ne başvuran 50 hasta oluşturdu. Kontrol grubuna ise daha önce hiç düşük yapmamış veya en fazla bir kez gebelik kaybı yaşamış çocuk sahibi 60 kadın alındı.BULGULAR: Çalışmamıza katılan bireylerin yaş ortalaması 29,08±5,5 yıldı. Çalışma sonucunda tekrarlayan gebelik kayıpları olan kadınların retrospektif olarak hemogram örnekleri incelendiğinde MPV ve RDW değerleri ile plateletcrit hesaplamalarının sağlıklı kontrol grubuna göre anlamlı derecede yüksek olduğu görüldü (p<0,05). Vaka ve kontrol grubu arasında HB, HCT, PLT, PDW, RBC, MCV, MCH değerleri açısından ise anlamlı bir fark olmadığı görüldü (p>0,05).SONUÇ: Bu sonuçlar doğrultusunda literatürde daha önce yapılan çalışmalar da göz önüne alındığında birçok hastalıkla ilişkisi olduğu gösterilen MPV ve RDW değerlerinin yüksekliği tekrarlayan gebelik kayıplarında da önemli bir belirteç olarak göz önünde bulundurulabilir. Bu değerlerin tekrarlayan gebelik kayıplarındaki öneminin aydınlatılabilmesi için elbette daha fazla hasta sayısı içeren prospektif çalışmalarla bulgularımızın desteklenmesi gerekmektedir.

INTRODUCTION: Recurrent pregnancy loss is a traumatic process that causes both emotional and physical harm to the parents. Recurrent pregnancy loss is generally defined as fetal loss with birth weight less than 20 weeks or less than 500 grams, three successive occurrences and over. The prevelance of recurrent pregnancy loss is approximately 1% in the fertile pairs.Because the complete blood count test is accessible and inexpensive in terms of first step health services, it can be assumed that the determination of parameters associated with recurrent pregnancy loss may be a guide before the detailed examinations to be performed. In this study, it was aimed to investigate the difference between complete blood count parameters of the individuals with recurrent pregnancy loss and the women who have at least one live birth and have never been aborted before or at most one.STUDY DESIGN: This study was planned as a case-control study. Research data were obtained retrospectively from hospital records. The case group consisted of 50 patients who applied to Atatürk University Medical Faculty Medical Genetic Polyclinic between 2010-2016 due to recurrent pregnancy losses. In the control group, 60 women who have at least one live birth and have never been aborted before or at most one.RESULTS: The average age of the participants was 29,08 ± 5,5 years. When the retrospective hemograms of the women with recurrent pregnancy losses were examined, it was seen that the MPV and RDW values and plateletcrit calculations were significantly higher than the healthy control group (p <0,05). There was no significant difference between the case and control groups in terms of HB, HCT, PLT, PDW, RBC, MCV, MCH parameters (p> 0.05).CONCLUSION: Considering previous studies in the literature, high MPV and RDW values, which are related to many diseases, can be considered as an important marker in recurrent pregnancy loss. Of course, in order to clarify the prevalence of recurrent pregnancy losses of these parameters, our findings should be supported by prospective studies involving a larger number of patients.