Hastane sektöründe Fine Kinney ve FMEA İSİG risk değerlendirmesi uygulamalarının karşılaştırılması yönünde bir saha çalışması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Ülkemizde gelişen sağlık hizmeti sektörüyle birlikte sektörde çalışan insan gücünün maruz kalmış olduğu başta biyolojik riskler olmak üzere, diğer risklerde azımsanmayacak bir boyut kazanmıştır. İş sağlığı ve güvenliği uygulamalarında proaktif yaklaşımın kazaları önlemede pozitif etki etmesi nedeniyle risk değerlendirmesinin etkin yapılması önem arz etmektedir. 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ışığında çıkarılmış olan İş Sağlığı ve Güvenliği Risk Değerlendirmesi Yönetmeliği işletmelerin hazırlaması gereken risk değerlendirmesi çalışmasının yasal alt yapısını oluşturmaktadır. Ancak hangi sektörde hangi risk değerlendirme metodolojisinin kullanılmasının aktif ve kullanışlı olacağı yönünde bir yönlendirme yapılmamıştır. Yapılan bu tez çalışmasında Kocaeli ili genelinde bulunan bazı hastaneler örneklem olarak alınarak hastanelerin belirli bölümlerinde inceleme ve değerlendirmeler yapılmıştır. Çalışma, genel olarak sağlık sektöründe kullanılan L tipi risk değerlendirme matrisi ve son yıllarda ülkemizde üretim sektöründe de çok yaygın kullanılan Fine Kinney risk değerlendirmesi metodolojisinin yanı sıra FMEA risk değerlendirmesi matrisininde benzer niceliksel sonuçlar çıkardığını ve sağlık hizmeti sektöründe aktif kullanılabileceğini göstermiştir. Along with the developed health care sector in our country, risks, particularly biological risks, which have been exposed to manpower in the sector, have gained a considerable importance. In proactive approach in occupational health and safety practices, it is important to make risk assessment effective because it has a positive effect on prevention of accidents. Occupational health and safety risk assessment regulation which is issued in the light of occupational health and safety law No. 6331 constitutes the legal infrastructure of the risk assessment study that the enterprises should prepare. However, there has been no guidance about which risk assessment method will be active and useful in which sector. In this thesis, some hospitals in Kocaeli province were taken as samples and some sections of hospitals were examined and evaluated. In general, it has shown in recent years that the FMEA risk assessment matrix has produced similar quantitative results and can be used actively in the health care sector beside the L type risk assessment matrix and the Fine Kinney risk assessment methodology which is widely used in in our country
Collections