Periton diyalizi hastalarında serum fibroblast growth factor-23 (Fgf-23) düzeyi ile sol ventrikül hipertrofisi arasındaki ilişki
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Amaç: Kardiyovasküler hastalıklar (KVH), diyaliz tedavisi alan son dönem böbrek yetmezliği (SDBY) hastalarında morbidite ve mortalitenin en önde gelen nedenidir. SDBY hastalarında % 75 oranında sol ventrikül hipertrofisi (SVH) görülmektedir. Kronik hipertansiyon gibi geleneksel risk faktörleri, KBH' da SVH' nın yüksek oranda görülmesine neden olmakla birlikte, böbrek transplantasyonu sonrasında SVH' nin gerilemesi KBH'ya özgü iyi tanımlanmamış başka faktörlerin de olabileceğini düşündürtmektedir. Bu çalışmanın amacı, periton diyalizi (PD) tedavisi alan hastalarda serumda FGF-23 düzeyi ile SVH gelişimi arasındaki ilişkinin belirlenmesidir.Gereç ve Yöntem: Çalışmada PD tedavisi uygulayan 92 hasta ve 37 kontrolün, konvansiyonel ekokardiyografi (EKO) ile sol ventrikül kitle indeksi (LVMİ) ölçülerek, PD hastaları ile kontroller karşılaştırılmış, yanı sıra PD hastalarında RRF ve diyaliz yeterliliği parametreleri ile olan ilişkisi değerlendirilmiştir. Ayrıca ELİSA yöntemiyle serum FGF-23 düzeyleri tayin edilmiştir.Bulgular: PD hastalarının serum FGF-23 değerleri incelendiğinde kontrol grubundan istatistiksel olarak anlamlı derecede yüksek olduğu bulunmuştur (366,69±580,29 pg/ml'ye karşılık 11,12±8,46 pg/ml ; p=0,0001). PD hastalarının ortalama LVMİ değerleri 164±41 g/m2 olarak tespit edilmiş ve kontrol grubunun ortalama değerlerine göre (90±18 g/m2) istatistiksel olarak anlamlı derecede yüksek bulunmuştur (p=0,0001). RRF olan grubun LVMİ değerleri, RRF olmayan grubun LVMİ değerlerine göre istatistiksel olarak anlamlı derecede düşük bulunmuştur (p=0,002). Ayrıca RRF olan grubun E/E' değerleri, RRF olmayan grubun değerlerinden istatistiksel olarak anlamlı derecede düşük bulunmuştur (12,15±4,64 e karşılık 16,07±7,95; p=0,006). PD grubunda SVH olan hastaların serum FGF-23 değerleri, SVH olmayan hastaların serum FGF-23 değerlerine göre yüksek olmasına rağmen bu farklılık istatistiksel anlamlılığa ulaşamamıştır (sırasıyla 374,79±584,07 pg/ml ve 281,61±568,84 pg/ml, p>0,05).Sonuçlar: Bu çalışmada PD hastalarında serum FGF-23 düzeylerinin, kontrol grubuna kıyasla istatistiksel olarak anlamlı derecede daha yüksek olduğu görülmüştür. PD hastalarında RRF ile SVH ve diyastolik disfonksiyon varlığı arasında ters yönde bir ilişki olduğu gösterilmiştir. RRF, total haftalık kreatinin klirensi ve Kt/V ile SVH ve diyastolik disfonksiyon gelişimi arasında yine zıt yönde ilişki olduğu gösterilmiştir. PD hastalarında RRF' nin serum FGF-23 düzeyinin belirleyicisi olduğu gözlenmiştir. PD hastalarında serum FGF-23 düzeyinin, SVH gelişimi açısından bağımsız bir risk faktörü olup olmadığını anlamak için prospektif, daha fazla sayıda hasta içeren çalışmalara ihtiyaç vardır.Anahtar Kelimeler: Sürekli ayaktan periton diyalizi, rezidüel renal fonksiyon, inflamasyon, sol ventrikül hipertrofisi, diyastolik disfonksiyon, serum FGF-23 Aim. Cardiovascular diseases are the leading cause of morbidity and mortality in patients with end stage renal disease (ESRD). Left ventricular hypertrophy (LVH) is seen in 75% of the ESRD patients. Although arterial hypertension, seen in ESRD, is the primary reason for the LVH, regression of LVH after renal transplantation make us think that there may be some other factors in development of LVH. The aim of this study is to demonstrate if there is any relationship between serum fibroblast growth factor-23 (FGF-23) level and development of LVH in continuous ambulatory peritoneal dialysis (CAPD) patients.Patients and methods. Ninety two patients on CAPD and 37 healthy controls were included in this study. Left ventricular mass index (LVMI) were assessed in all of the CAPD patients and control group with conventional echocardiography, and its association with RRF and parameters of dialysis adequacy in CAPD patients were evaluated. Serum FGF-23 levels were measured in CAPD patiens and helathy controls with ELISA method.Results. Serum FGF-23 levels in CAPD patients were found to be significantly increased compared to control group (366,69±580,29 pg/ml versus 11,12±8,46 pg/ml; p=0,0001). LVMI of CAPD patients were found to be significantly higher than the controls (164±41 g/m2 versus 90±18 g/m2 respectively, p=0,002). When we compared CAPD patients with RRF to CAPD patients without RRF, E/E? values in the first group were found ro be significantly low (12,15±4,64 versus 16,07±7,95; p=0,006).Conclusion. In this study we showed that serum FGF-23 levels in CAPD patients were found to be significantly increased compared to control group. There is an inverse relationship between RRF and LVH in CAPD patients. In CAPD patients, we observed that RRF is the most important parameter effecting serum FGF-23 levels. We need further studies to clarify if serum FGF-23 level is an independent risk factor in the development of LVH in CAPD patients.Key words. Continous ambulatory peritoneal dialysis, residual renal function, left ventricular hypertrophy, serum fibroblast growth factor-23
Collections