Nefes darlığı ile başvuran ve normal sol ventrikül sistolik fonksiyonu olan hipertansif hastaların speckle tracking ekokardiyografi ile değerlendirilmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Amaç- Kalp yetersizliğine, kanın pompalanmasında kusura yol açan bir sistolik fonksiyon anormalliği veya ventriküler dolumda kusura yol açan bir diyastolik fonksiyon anormalliği neden olabilir. Kalp yetersizliği kliniği ile başvuran hastaların önemli bir kısmında ekokardiyografi ile LV sistolik fonksiyonları korunmuş iken diyastolik fonksiyonlar bozulmuş olarak saptanır. Otomatik işlevsel görüntüleme (AFI), pik sistolik strainin değerlendirilebildiği yeni bir speckle tracking ekokardiyografi (STE) tekniğidir. Bu çalışmada nefes darlığı şikayeti ile başvuran, ejeksiyon fraksiyonu normal olup diyastolik disfonksiyon saptanan hipertansif hastalarda sol ventrikül sistolik fonksiyonlarının STE ile değerlendirilmesi ve bu hastalarda KPET' de elde edilen VO2 maksimum değerlerinin kontrol grubu ile karşılaştırılması amaçlanmıştır.Metod- Çalışmaya nefes darlığı şikayeti ile başvuran, ekokardiyografisinde korunmuş LV sistolik fonksiyonları ve diyastolik disfonksiyonu olan hipertansif 50 hasta ve 20 sağlıklı kontrol alındı. Tüm olgularda ekokardiyografi görüntüleri kaydedilerek bu görüntüler üzerinden AFI yöntemi ile pik sistolik strain değerlendirildi. Aynı zamanda KPET uygulanarak VO2 maks değerleri ölçüldü. Tüm olguların biyokimya tetkikleri incelenerek, BNP seviyeleri ölçüldü.Bulgular- Hasta grubunda kontrol grubu ile kıyaslandığında istatistiksel olarak anlamlı olacak şekilde daha düşük LS, RS ve RSR değerleri saptanırken (global LS: -17.9 ± 2.2 ve -22.7 ± 1.4 , global RS: 44 ± 8.5 ve 60.8 ± 4.8 , global RSR: 1.80 ± 0.3 ve 2.36 ± 0.8 p<0.001), SS ve SSR değerlerinde anlamlı farklılık izlenmedi (global SS: -17.8 ± 0.9 ve -17.5 ± 0.4 , global SSR: -1.16 ± 0.4 ve -1.06 ± 0.2 p=AD). Hasta grubunda LV duvar kalınlıkları anlamlı olarak artmıştı (IVSDK: 12.2 ± 0.5 mm ve 10.7 ± 0.5 mm p<0.001 ve PWDK: 12 ± 0.5 mm ve 10.4 ± 0.5 mm p<0.001) ve konsantrik remodeling mevcuttu. KPET' de ölçülen VO2 maks düzeyi hastalarda kontrol grubuna göre anlamlı şekilde düşüktü (20.8 ± 2.6 ve 30.4 ± 2.1 ml/kg/dk p<0.001). BNP düzeyleri hastalarda sağlıklı kontrollere göre belirgin olarak yüksekti (361 ± 64 ve 64 ± 43 pg/ml p<0.001).Sonuç- Çalışmamız, nefes darlığı şikayeti ile başvurup iki boyutlu konvansiyonel ekokardiyografide korunmuş LV sistolik fonksiyonu ve diyastolik disfonksiyonu olan hipertansif hastalarda STE değerlendirmesi ile sistolik fonksiyonların tamamen normal olmadığını ortaya koymuştur. Sistolik fonksiyonlardaki bu bozulma konsantrik remodeling evresinde başlıyor gibi görünmektedir.Anahtar kelimeler: Korunmuş ejeksiyon fraksiyonu, kalp yetersizliği, diyastolik disfonksiyon, speckle tracking ekokardiyografi, BNP Background- Heart failure may result from a systolic or diastolic function abnormality that may cause pump failure or abnormal ventricular filling, respectively. A significant proportion of patients presenting with heart failure symptoms have diastolic dysfunction with preserved left ventricular systolic functions. Automatic functional imaging is a new speckle tracking echocardiography (STE) technique that investigates peak systolic strain. In this study, evaluation of left ventricular systolic functions with STE and comparison of VO2 maximum values with control group were aimed in hypertensive patients with normal systolic and impaired diastolic functions presenting with dyspnea.Methods- Fifty hypertensive patients presenting with dyspnea, preserved left ventricular systolic functions and diastolic dysfunction on echocardiography and 20 healthy persons were included to the study. Echocardiographic images were stored in all individuals and peak systolic strain was evaluated with automatic functional imaging. VO2 maximum values were measured with cardiopulmonary exercise testing (CPET). Biochemical parameters and BNP levels were also assessed in all individuals.Results- LS, RS and RSR values were significantly lower in patient group (global LS: -17.9 ± 2.2 and -22.7 ± 1.4 , global RS: 44 ± 8.5 and 60.8 ± 4.8 , global RSR: 1.80 ± 0.3 and 2.36 ± 0.8 p<0.001). There was not any significant difference between CS and CSR values (global CS: -17.8 ± 0.9 and -17.5 ± 0.4 , global CSR: -1.16 ± 0.4 and -1.06 ± 0.2 p=NS). LV wall thickness were significantly increased in patient group and concentric remodelling was present (IVSDK: 12.2 ± 0.5 mm and 10.7 ± 0.5 mm p<0.001, PWDK: 12 ± 0.5 mm and 10.4 ± 0.5 mm p<0.001). VO2 max values measured with CPET were significantly lower in patient group compared to control group (20.8 ± 2.6 and 30.4 ± 2.1 ml/kg/dk p<0.001). BNP values were significantly higher in patients than healthy controls (361 ± 64 and 64 ± 43 pg/ml p<0.001).Conclusions- Our study showed that systolic functions evaluated with STE were not totally normal in hypertensive patients presenting with dyspnea, preserved left ventricular systolic functions and diastolic dysfunction on 2-dimensional echocardiography. The deterioration in systolic functions seems to be beginning in concentric remodelling stage.Keywords: Preserved ejection fraction, heart failure, diastolic dysfunction, speckle tracking echocardiography, BNP
Collections