elektif rezektabl mide kanserli hastalarda nurtisyonel indeksin postoperatif komplikasyon gelişmesi ve sağ kalım üzerine etkisi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Amaç: Malignitesi olan hastaların pek çoğu tanı, primer tedavi ve komplikasyonların kontrol edilebilmesi için cerrahi geçirirler. Hastaların çoğunda rezeksiyon ilk tedavidir ve tümörün cerrahi olarak yeterli şekilde çıkarılması kür sağlayabilmektedir. Cerrahi olarak tedavi edilen kanser hastalarının sağkalım istatistikleri bu öngörüyü desteklemektedir. Mide kanserleri oldukça kötü prognoza sahip olup halen maligniteye bağlı en önemli ölüm sebeplerindendirler. Eldeki verilere göre T.C.' de solunum sistemi kanserlerinden sonra gastrointestinal sistem kanserleri ikinci sırada gelmektedir. Yine verilere göre mide kanseri gastrointestinal sistem kanserleri arasında birinci sırada yer almaktadır.Bu çalışmada öne sürülen prognostik faktörlerin retrospektif olarak değerlendirilerek postoperatif komplikasyon ve sağ kalım üzerine etkileri araştırılmıştır.Materyal ve Metod: Eylül 2015 ve Mart 2017 tarihleri arasında Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Genel Cerrahi Kliniğinde mide kanseri tanısıyla elektif şartlarda rezeksiyon uygulanan 60 hastanın klinik kayıtları, patoloji ve ameliyat raporları incelenerek prognostik faktörler belirlendi. Cinsiyet, yaş, vücut kitle indeksi; kilo(kg) / boy(cm)2 (18.5 kg/m2 altında olanlar zayıf, 18.5-24.9 kg/m2 arası olanlar normal kilolu, 25-29.9 kg/m2 arasında olanlar fazla kilolu, 30-39,9 kg/m2 arasında olanlar obez), ameliyat öncesi tümör belirteçleri; CEA (N:0,0-3,0), Ca19-9 (N:0-35U/ml), hemoglobin düzeyi, komorbid hastalık varlığı, prognostik nutrisyonel indeks (PNI) [10 x serum albumin (g/dl) + 0,0058 x total lenfosit miktarı (/mm3)], neoadjuvan kemoterapi-radyoterapi, preoperatif ECOG skoru ve preoperatif POSSUM skoru, intraoperatif kan transfüzyonu miktarı, ameliyat süresi, cerrahi prosedür, rezeksiyon durumu (R0-R1-R2), operatif POSSUM skoru, tümör lokalizasyonu, tümör boyutu, tümörün evresi (TNM sınıflaması), histolojik tip (WHO sınıflaması) ve diferansiyasyon derecesi, lenfatik invazyon, vasküler invazyon, serozal invazyon, çıkarılan lenf nodu sayısı, nutrisyonel risk indeks (NRI) [postoperatif 5. gün 1,489 x serum albumin (g/dl) + 41,78 x mevcut kilo/ideal kilo], postoperatif komplikasyon (Clavien-Dindo sınıflaması), hastanede kalış süresi ve sağ kalım süresi prognostik parametre olarak belirlenip değerlendirildi.Sonuçlar: Yaşlı hastalarda (≥60 yaş) ciddi ve ölümlü komplikasyon daha fazla bulundu. Vücut kitle indeksine göre sağ kalım oranları değerlendirildiğinde postoperatif komplikasyon gelişimi arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık olmadığı görüldü. Tümör yerleşimi ile beslenme durumu ilişkisi anlamlı saptanmadı. Tümör lokalizasyonun, tümör evresinin, lenfatik invazyonun ve WHO sınıflamasına göre tümör tipinin tümör tipinin postoperatif komplikasyon gelişimi üzerine etkisi olmadığı; ancak vasküler invazyon varlığının postoperatif komplikasyon gelişimi ile anlamlı olduğu görüldü. Çalışmamızda yapılan ameliyat tipinin postoperatif komplikasyon gelişimi üzerine etkisi olmadığı görüldü. Çalışmamızda neoadjuvan kemoterapinin postoperatif komplikasyon gelişimi üzerine anlamlı bir etkisi olmadığı görüldü. Çalışmamızda evrelere göre nutrisyon durumları göz önüne alındığında PNI, yaş, ECOG ve POSSUM değerlerinde anlamlı bir farklılık gözlenmedi, ancak NRI ile evre arasında anlamlı farklılık saptandı.Tartışma: Çalışmamızda yaşlı hastalarda (≥60 yaş) ciddi ve ölümlü komplikasyon daha fazla bulunmuştur ancak olgu sayısı az olduğu için istatistiksel olarak analiz gücü az saptanmıştır, bunun için daha fazla sayıda vakaya ihtiyaç olduğu görülmüştür. Çalışmamızda tümör yerleşimi ile beslenme durumu arasında ilişki gösterilememiştir. Hastalarımızda obstrüksiyon bulgusu olmaması bunun nedeni olarak gösterilebilir. Çalışmamızda evrelere göre komplikasyon oranları karşılaştırılmasında fark çıkmaması, komplikasyon oranlarının düşük olması nedeni ile istatistiksel analiz yetersizliği oluşmasına bağlanmıştır. Komplikasyon gelişiminde prognostik belirteç olarak NRI diğer nutrisyon indekslerine göre daha anlamlı bulunmuştur. Bunun nedeni ise NRI'nin akut değişimi göstermede diğer nutrisyon indekslerine göre daha elverişli olmasına bağlanmıştır. Aim: Most patients those have malignancies have surgeries for diagnosis, primary treatment and to get the complications under control. For most of them resection is the first option for treatment and a surgical-adequate resection can provide a cure. Patients with cancer those are undergone surgical treatments also have statistics which supports this prescience. Gastric cancers have pretty much bad prognosis and they are still one of the important death causes due to malignancy. According to the statistics up-to-date, after respiratory system cancers, gastrointestinal system cancers take the second place in Turkey. And again according to statistics up-to-date, gastric cancer is the most seen cancer among the whole gastrointestinal system cancers.Prognostic factors in this study are reviewed retrospectively and their impacts on postoperative complications and survival are studied.Material and Method: Sixty patients those are diagnosed with gastric cancer and have resection surgery in elective conditions in Kocaeli University School of Medicine General Surgery Clinic between September 2015 and March 2017 are studied in terms of prognostic factors by reviewing their clinical records, pathological results and operation notes. Sex, age, body mass index (BMI: weight (kg) / height (cm) 2 ) [under 18.5 kg/m2 : underweight, between 18.5-24.9 kg/m2 normal weight, between 25-29.9 kg/m2 pre-obese, between 30-39,9 kg/m2 obese], preoperative tumor markers; CEA (N:0,0-3,0), Ca19-9 (N:0-35U/ml), hemoglobine levels, comorbid disaese presence, prognostic nutritional index (PNI) [10 x serum albumin (g/dl) + 0,0058 x total lymphocyte count (/mm3)], neoadjuvant chemo-radiotherapy, preoperative ECOG score and preperative POSSUM score, intraoperative blood transfusion level, operation time, surgical procedure, resection status (R0-R1-R2), operative POSSUM score, tumor localisation, tumor size, tumor stage (TNM classification), histological type (WHO classification) and differantiation grade, lymphatic invasion, vascular invasion, serosal invasion, resected lymph node count, nutritional risk index (NRI) [postoperative 5. day 1,489 x serum albumin (g/dl) + 41,78 x recent weight/ideal weight], postoperative complication (Clavien-Dindo classification), days in hospital and survival duration are selected for prognostic parameters.Results: In older patients ((≥60 of age) it is found that serious and fatal complications were more frequent. Survival ratios according to body mass index had no statistically significant correlation on post operative complication occurences. No significant relation between tumor site and nutrition state were found. Tumor location, tumor stage, lymphatic invasion and tumor type according to WHO tumor classifications were seen to had no effect on post operative complication occurence, however presence of vascular invasion was found to be significantly effective on post operative complication occurence. Our research showed that operation type has no effect on postoperative complication occurence. Our research also showed that neoadjuvant chemotherapy has no significant effect on post operative complication occurence. Also according to our research, between the stages in terms of nutrition state, PNI, age, ECOG and POSSUM values had no significant difference, however between NRI and staging a signification difference was detected.Discussion: In elderly patients (≥60 of age) serious and fatal complications had been found more frequently however due to low number of occurences statictical analysis capacity was found to be non sufficient, it is understood that higher number of patients is needed. No relationship between tumor location and nutrition state could be shown in our research. Absence of obstruction symptom in our patients may be seen as the cause of this. Complication ratios according to stages having no difference is thought to be caused by low number of complications and low staticstical analysis capacity. As prognostic indicator for complication occurence, NRI was more significant compared to other nutrition indexes. Cause of this had been thought to be connected to NRI's ability of showing acute changes better than other nutrition indexes.
Collections