Çocukluk çağı hemanjiyomlarının klinik özellikleri ve tedavi yanıtlarının değerlendirilmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Amaç: İnfantil hemanjiyomlar çocukluk çağında görülen en sık vasküler tümördür. Spontan regresyon özelliği izlemde avantaj sağlasa da yerleşim yerine bağlı olarak oluşturduğu fonksiyon kaybı, hayatı tehdit edici durumlar, kalıcı skar ve ağrılı ülserasyonlar gibi morbiditeleri nedeniyle önemli bir hastalıktır. Çalışmada infantil hemanjiyomların tedavisinde kullanılan medikal yöntemlerin incelenmesi ve tedaviye yanıt oranlarını etkileyen faktörlerin değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Hastalar ve Yöntemler: Ocak 2007 – Ocak 2017 tarihleri arasında infantil hemanjiyom nedeniyle merkezimize başvuran hastalar arasından tedavi başlanan 100 hastanın klinik ve demografik özellikleriyle birlikte risk faktörleri, tedavi endikasyonları, tedavi yöntemleri, süreleri ve tedavi yanıtları değerlendirildi. Bulgular: Hastaların %63'ü kızdı, lezyonların ortanca fark edilme yaşı 13 gündü. En sık, %69 oranla baş boyun yerleşimi görüldü, hemanjiyomlar en sık yüzeyel lezyon şeklindeydi. Komplikasyon görülme oranı %29'du, ülserasyon ve kanama %26 sıklıkta görülürken, %3 oranda oküler sorunlar saptandı. Tedaviye endikasyonları arasında %56 oranla kozmetik nedenler, %25 oranla ülser ve kanama, %13 oranla görme sorunu oluşturma riski yer almaktaydı. Birinci basamak tedavi olarak kullanılan propranolol ve/veya steroid tedavilerine %50'nin üzerinde yanıt alınan 84 hasta, %50'nin altında yanıt alınan 9 hasta, tedaviye refrakter 7 hasta mevcuttu. Tedavi yanıt oranlarını etkileyen en önemli faktörün tedaviye başlangıç yaşı olduğu görüldü. Bununla birlikte toplam tedavi süresi, ülserasyon varlığı, hemanjiyomun yerleşim yeri ve boyutlarının da yanıtlar üzerinde anlamlı etkileri saptandı. Sonuç: İnfantil hemanjiyomların yarattığı kalıcı fonksiyon bozuklukları ve deformiteler nedeniyle risk gruplarına göre değerlendirilerek, uygulanacak tedavi yöntemine karar verilmesi, proliferasyon dönemi bitmeden tedaviye başlamanın tedavi yanıtları üzerindeki pozitif etkisi nedeniyle, endikasyon mevcutsa gecikmeden tedaviye başlamanın önemi gösterilmiştir. Anahtar kelimeler: Çocukluk çağı, vasküler anomaliler, infantil hemanjiyom, propranolol Introduction and aim: Infantile hemangiomas are the most common vascular tumors in childhood. Although spontaneous regression provides an advantage in clinical follow-up; considering morbidities such as loss of function due to its location, life threatening conditions, permanent scarring and painful ulcerations, infantile hemangioma is still an important disease. The aim of this study is to investigate the medical treatment methods of infantile hemangiomas and to evaluate the factors affecting treatment response rates. Patients and methods: Clinical and demographic characteristics, risk factors, treatment indications, treatment modalities, duration and treatment responses of 100 patients who were admitted to our center due to infantile hemangiomas between January 2007 and January 2017 were evaluated. Results: 63% of the patients were female. Median age was 13 days when the lesions were noticed. Head and neck localisation was seen most frequently in 69% of cases. The most common form of hemangiomas was superficial lesions. Complication rates were 29%. Ulceration and hemorrhage were found in 26% of the cases and ocular problems were detected in 3% of the cases. Among the indications for treatment were cosmetic reasons with 56%, ulcer and bleeding with 25% and risk of vision problems with 13%. Propranolol with/without steroid was used as first line treatment, 84 patients had more than 50% response, while 9 patients had less than 50% response and 7 patients were refractory to treatment. It was found that the most important factor affecting the rates of response to treatment was age of the patient at the beginning of treatment. At the same time, the duration of treatment, presence of ulceration, location and size of hemangioma were found to have significant effects on responses. Conclusion: This study demonstrates the importance of deciding on the treatment modality to be applied due to permanent dysfunctions and deformities caused by infantile hemangiomas and to start treatment without delay regarding the positive effect on the responses of the treatment initiation before the end of the proliferation phase. Key Words: Childhood, vascular anomalies, infantile hemangioma, propranolol
Collections