Epidural uygulanan bupivakain, bupivakain + fentanil,bupivakain + verapamil kombinasyonlarının nöroendokrin yanıta etkileri
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Cerrahi girişim ve anestezi hemodinamik, metabolik ve nöroendokrindeğişikliklere yol açabilmektedir. Çalışmamızda alt batın ve pelvik cerrahi uygulananhastalarda, epidural yolla bolus olarak lokal anestezik, lokal anestezik + narkotikanaljezik ve lokal anestezik + kalsiyum antagonisti ilaçlar kullanmak suretiyleintraoperatif ve postoperatif dönemde hemodinami, analjezi ve stres hormonlarının seyriüzerine olan etkilerini ve olası komplikasyonlarını araştırdık.Çalışma üç grupta, toplam 45 hastada yapıldı. Birinci gruptaki 15 hastaya sadecebupivakain, ikinci gruptaki 15 hastaya bupivakain + fentanil kombinasyonu, üçüncügruptaki 15 hastaya da bupivakain + verapamil kombinasyonunu bolus olarakuyguladık.Her üç gruptaki olguların preoperatif, peroperatif ve postoperatif sistolik,diastolik, ortalama kan basınçları, kalp hızı, spO2 değerleri kaydedildi. Nöroendokrinyanıtı değerlendirmek için tüm olgularda preoperatif , intraoperatif 30 ve 60.dakika ileoperasyon bitiminde ve postoperatif 24.saatteki AKŞ, ACTH, Kortizol, İnsülin, GH,TSH ve PRL ölçümleri yapıldı. Olgulara Bromage skalası ve Pin-prick testiuygulanarak, motor ve duyusal blok başlama ve bitiş zamanları ile Ramsey sedasyonskalası kullanılarak peroperatif sedasyon derecelerini kaydettik.İlaçlara bağlı olarak oluşan yan etkiler ; hipotansiyon, bradikardi, bulantı ? kusma,kaşıntı, yetersiz blok, öksürük kaydedildi.Operasyon bitimini takiben IV-Hasta kontrollü analjezi (HKA) yöntemi önceyükleme dozunda, hemen ardından ise bazal infüzyon dozunda tramadol, lokalanesteziğin ilk uygulanımı başlangıç kabul edilerek 24 saat devamlı infüzyon şeklindeverildi.Çalışmamızın sonuçlarına göre, gruplar arasında demografik veriler vehemodinamik parametreler bakımından istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık yoktu(p>0,05). Yine gruplar arasındaki karşılaştırmada ACTH, AKŞ, İnsülin ve GHdüzeylerinde anlamlı farklılık saptamadık ( p>0,05 ). Grup 3? te 60.dakikadaki kortizoldüzeyinin diğer iki gruba göre istatistiksel olarak anlamlı artış gösterdiği ( p<0,01 ), herüç grupta postoperatif 24. saatteki kortizol konsantrasyonlarının grup 3? te daha belirgin olarak azaldığı görüldü. TSH? nın grup 2 ve 3? te, intraoperatif ve postoperatif24.saattlerde gösterdiği azalma ile grup 3? te operasyon bitimindeki artışı istatistikselolarak anlamlıydı ( p<0,05 ). Prolaktin düzeylerinde ise grup 1 ve grup 2 arasındasaptanan fark anlamsız bulundu. Grup 3? te diğer iki gruba oranla intraoperatif 60.dakika ve operasyon sonunda gözlenen artışlar anlamlıydı (p<0,05 ). Postoperatif 24.saatte ise tüm gruplarda operasyon bitimine göre PRL düzeylerinde azalma olduğu vebu azalmanın grup 3? te anlamlılık gösterdiği saptandı (p<0,01 ).Motor ve duyusal bloğun başlama ve bitiş süreleri bakımından grup 1 ve grup 2arasında anlamlı bir fark yoktu ( p>0,05 ). Grup 3? te motor blok başlama ve bitişsüresi diğer iki gruba göre kısalmıştı ve bu kısalma istatistiksel olarak anlamlıydı(p<0,01). Duyusal blok başlama süresi grup 3? te grup 1? e göre daha kısaydı ve buistatistiksel olarak anlamlılık gösteriyordu (p<0,05). Duyusal bloğun bitiş süresibakımından grup 3? te saptanan belirgin kısalma daha da anlamlıydı (p<0,0001).Peroperatif ve postoperatif dönemde en fazla analjezi gereksinimi grup 3? te oldu.Grup 2? de ise analjezi gereksinimi en az düzeydeydi. Grup 1? de grup 2? ye göre dahafazla miktarda tramadol kullanılmasına rağmen anlamlı bir farklılık yoktu ( p<0,05 ).Komplikasyonlar bakımından hipotansiyon en sık gözlenen komplikasyondu.Hipotansiyon % 23,7 görülme sıklığıyla en fazla grup 1? de rastlandı. Bulantı ? kusmagrup 1 ve grup 2? de hiç görülmedi. Kaşıntı ise grup 2 ve grup 3? deki olgulardagörüldü.
Collections