Yanıklı hastaların yaşam kalitesi ve yaşam kalitesini etkileyen faktörler
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET Bu çalışma, geçirilmiş yanık travmasının, hastaların yaşam kaliteleri üzerine etkilerinin araştırılması amacı ile retrospektif olarak yapılmıştır. Araştırmanın örneklemi, 01.01.2002 - 30.09.2004 tarihleri arasında Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Yanık Ünitesi'ne, Gülhane Askeri Tıp Akademisi Yanık Merkezi'ne, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Yanık Ünitesi'ne, Çukurova Üniversitesi Balcalı Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Yanık Ünitesi'ne, Ankara Numune Araştırma ve Uygulama Hastanesi Yanık Polikliniği 'ne yanık travması ile başvuran, yaşları 18-65 arasında değişen, ankete cevap verebilecek seviyedeki, farklı cinsiyette, yatarak tedavi edilen 38, ayaktan tedavi edilen 50 hastadan oluşmaktadır. Ayaktan tedavi edilen hasta grubu, yanık yüzdesi %1- 10 arasında; yanık derinliği l.,2. ve 3. derece olan hastalan kapsamaktadır. Yatarak tedavi edilen hasta grubu ise, yanık yüzdesi % 11-84 arasında; yanık derinliği 2. ve/veya 3. derece olan hastalardan oluşmaktadır. Veri toplama araçları olarak, hastalar hakkında genel bilgi saptamak amacıyla `Anket Formu` ve yaşam kalitelerim ölçmek amacıyla Baltimore Yanık Merkezi'nce geliştirilen ve tarafımızdan Türkçe'ye aktarıldıktan sonra yanık tedavisi yapan dört merkezin incelemeleri ve önerileri doğrultusunda toplumumuza uyarlanan `Yanığa Spesifik Sağlık Ölçeği` kullanılmıştır. Elde edilen veriler, t testi ve tek yönlü varyans analizi kullanılarak değerlendirilmiştir. Yapılan analizler sonucunda, ayaktan tedavi görenlerde % 83, yatarak tedavi görenlerde % 82 oranında yaşam kalitesinde azalma olduğu saptandı. İki grup arasındaki fark istatistiksel olarak anlamlı bulunmamıştır (p>0.05). Yanık deneyimi vıyaşayan kadınların yaşam kalitesi ortalama puanlarının ( % 82), erkeklerin ortalama puanlarından (%83) düşük olduğu saptanmıştır. İki grup arasındaki fark istatistiksel olarak anlamlı bulunmamıştır (p>0.05). Yanık derinliği ile yaşam kalitesi arasındaki ilişki incelendiğinde, yanık derinliği arttıkça yaşam kalitesi alanlarından alınan ortalama puanların düştüğü gözlenmektedir. îki gruba ait puanlar arasındaki fark istatistiksel olarak çok anlamlı bulunmuştur (p<0.01). Araştırmadan elde edilen bulgular doğrultusunda; yanık travması ne denli iyi tedavi edilirse edilsin kişilerin yaşam kalitelerinde düşüşlere neden olmaktadır. Bu yüzden yanıkla uğraşan tüm branşların yanık profılaksisi konusunda enerjik davranması gerekmektedir. Ülkemiz şartlarına uyarlanan `Yanığa Spesifik Sağlık Ölçeği` yanıklı hastaların yaşam kalitelerini ölçmek için yeterli ve güvenilirdir. Anahtar Kelimeler: Yanıklar, Yaşam Kalitesi, Yanığa Spesifik Sağlık Ölçeği VII SUMMARY This study has been performed retrospectively to investigate the effects of the experienced burn trauma to patients' quality of life (QOL). Study sample is composed of the patients aged 1 8-65 years and those are admitted to burn units of Osmangazi University Faculty of Medicine, Giilhane Military Academy of Medicine, Hacettepe University of Medicine, Çukurova University Balcah Faculty of Medicine, Ankara Numune Research and Application Hospital, with bum trauma between 01.01.2002- 09.30.2004. Those who can replay the questionnaire, male or female, hospitalized 38 and ambulatory treated 50 patients are included. Ambulatory treated patients group involves the patients with burn percentage of 1-10 % and burn depth of first, second and third degree. Hospitalized patients group involves patients with burn percentage of 11-84 % and 2nd and/or 3rd degree burns respectively. As a data collecting tool, 'survey form' to get general data about the patients and `burn specific health scale` to quantify QOL were used. The scale was developed by Baltimore Burn Center and, after translating in Turkish was adapted to our population according to researches and recommendations of the four centers performing burn treatment. Given data was analyzed by using the t test and one way variance analysis. As a result of analysis; 83% of those treated ambulatory and 82% of those hospitalized have a reduction in their QOL. Difference between the two groups was not statistically significant (p>0.05). It is pointed out that, women who experienced burn trauma have lower mean QOL points (82%) than men had (83%). Difference between vmthe two groups was not statistically significant (p>0.05). In the case of the relationship between burn depth and QOL, mean QOL points reductions were associated with the increase in the burn depth. Difference between the either group was statistically very significant (p< 0.01). With the results derived from the study burn trauma, no matter how much well treated, causes reductions in QOL individually. Thus multidisciplinary burn prophylaxis should be adopted dynamically. `Burn specific health scale`, adopted for our country conditions, is reliable and sufficient to quantify the QOL. Key words: burns, quality of life, burn specific health scale (BSHS). IX
Collections