Anal fissür tedavisinde anal dilatasyon ve lateral internal sfinkterotominin karşılaştırılması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
-61- ÖZET Anal bölgenin ağrılı hastalığı olan anal fissürün etyopatonegenezindeki faktörler ve kronik anal fiasürlerin cerrahi olarak tedavisinde seçilecek yöntem günümüzde hala tartışılmaktadır. Kliniğimizde Mayıs-1990 ile Nisan 1992 tarihleri arasın da kronik anal fissür nedeniyle ameliyat edilen 20 olgunun 10'una anal dilatasyon diğer 10'una ise subkutanöz lateral internal sf inkterotomi uygulanmıştır. Ameliyat gruplarındaki olgular, ameliyat öncesi ve son rası 1,5,10,15,20. gün ve ameliyattan ortalama 14 ay sonra anal kanal dinlenme ve kasılma basınçları, yara iyileşmesi, yakınmaların geçme süresi, komplikasyonlar ve nüks yönünden değerlendirildi. Sonuçlar Mann-Whitney 2 ve Kruskal-Wallis örnek testleri ile istatistiksel olarak karşılaştırıldı. Her üç grup arasında yaş ve cinsiyet yönünden anlamlı bir fark yoktu. Ameliyat gruplarındaki olgularda yakınmaların süresi yönünden de bir fark saptanmadı (p>0.05). Ameliyat gruplarındaki anal fissürlü hastalarda ameliyat öncesi anal kanal dinlenme basınçları, kontrol grubuna göre anlamlı ola rak daha yüksek değerlerde saptandı (P<0.001). Anal dilatas yon ve subkutanöz lateral internal sf inkterotomi uygulanan gruplarda anal kanal dinlenme basınçları ameliyat sonrası anlamlı bir şekilde azalarak (P<0.001) kontrol grubu seviye lerine düştü ve geç dönemde de aynı şekilde kaldı. Makslmal istemli kasılma basınçları ise ameliyat öncesi ve sonrası kontrol grubundaki olgularla aynı değerlerde saptandı (P> 0.05).-62- Ameliyat gruplarımızda ameliyat sonrası dinlenme basmç- larındaki azalma yönünden anlamlı bir fark yok iken anal dilatasyon yapılan olgularda ağrı ve diğer yakınmalar sfink- terotomi yapılan olgulara göre anlamlı bir şekilde daha erken dönemde geçti (P<0.05). Her iki ameliyat grubundaki üçer olgumuzda ameliyat son rası kısa bir süre hafif inkontinans görüldü ve bu komplikas- yon ek tedaviye gerek kalmadan tüm olgularımızda kendiliğin den düzeldi. Hiç bir olgumuzda nüks görülmedi. Olgularımızdan elde ettiğimiz bulgulara göre anal dila tasyon ve subkutanöz lateral internal sfinkterotomi arasında iyileşme süresi, nüks, anal inkontinans ve diğer komplikas- yonlar yönünden anlamlı bir fark yoktur. Ancak subkutanöz lateral internal sf inkterotomide keşi bulunmakta, ağrı ve diğer yakınmalar daha geç dönemde geçmekte ve uzun süreli ameliyat sonrası bakım gerekmektedir. Buna karşılık basit ve herkes tarafından uygulanabilir olması, kısa sürmesi nedeniy le kronik anal fissürün cerrahi tedavisinde ilk seçilecek yöntem anal dilatasyondur. Anal dilatasyon yapılan olgularda seyrek de olsa nüks görülmesi durumunda inkontinans riskinin olması nedeniyle anal dilatasyon yinelenmemelidir. Nüks durumunda, tecrübeli ellerde yapılacak subkutanöz lateral internal sfinkterotomi seçkin bir tedavi yöntemidir.
Collections