Malign ve sirotik asitlerin ayırıcı tanısında asit fibronektin düzeyleri

Abstract

ÖZET Klinikte parasentez ile alınan asitin biyokimyasal ve sitolojik özelliklerine göre tanıya gidilmeye çalışılmaktadır. Asit sıvısı sitolojik incelemesindeki düşük spesifite, maligniteye bağlı asitlerin sirotik asitlerden ayrımında, bugüne kadar değişik duyarlılık ve özgüllükte yararlanılan biokimyasal parametrelerin yanı sıra daha iyi tanısal etkinliğe sahip parametrelerin araştırılmasına yol açmaktadır. Son yıllarda konu ile ilgili yapılan çalışmalarda asit fibronektin ölçümünün, malign ve sirotik asitlerin ayrımında daha anlamlı sonuçlar verdiği ileri sürülmektedir. ı Çalışmamızda; 35'i siroz, 35'i malign etyolojiye bağlı asiti olan 48'i erkek, 23'ü kadın; toplam 70 hastada (yaş ortalamaları 57) asit ve plazma fibronektin düzeyleri, asit total protein, albümin, laktik dehidrogenaz, kolesterol, asit lökosit sayısı ile serumda total protein, albümin, laktik dehidrogenaz, kolesterol düzeyleri saptandı. Gruplar `Student-t testi` uygulanarak istatistiksel olarak karşılaştırıldı. Sirozlu hastaların ortalama asit fibronektin düzeyleri (54 ± 17.6 u,g/mL) malign asitli gruptaki hastaların ortalama asit fibronektin düzeylerine (204 ±83.3 ug/mL) göre anlamlı olarak düşük çıktı (pO.001). Asit fibronektin düzeyleri; sirozlu bütün hastalarda ayrım değeri (` cut off`) olarak alman 100 ııg/mL'nin altında, maligniteli hastalarda ise portal hipertansiyona bağlı asit gelişen primer karaciğer tümörlü 4 ve lenfomalı 1 hasta dışujda, ayrım değeri olan 100 ^g/mL'nin üstünde bulundu. Plazma fibronektin düzeyleri de sirotik asitli hastalarda malign asitli hastalardan (sırası ile; 315.8 ± 42.3 ve 273.5 ± 53.3 !g/mL) anlamlı olarak düşük bulundu (p<005). Çalışmamızda malign ve sirotik asitlerin ayrımında asit fibronektin düzeylerinin, asit / serum total protein ve LDH oranlan, asit kolesterol, serum-asit albümin gradyentine göre daha iyi ayrım sağladığı tesbit edildi. Bulgularımız, yüksek asit fibronektin düzeylerinin (>100 jag/mL) `malign asit göstergesi` olarak, rutin incelemeler arasında kullanılabilecek değerli bir parametre olduğunu ancak, daha düşük değerlerin maligniteyi kesin olarak ekarte edemeyeceğini ortaya koymaktadır. 61