Bir kente sanatsal bir yaratım alanı olarak bakma biçimi: Pina Bausch`un `İstanbul Projesi`
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Bu tez çalışmasında, Pina Bausch'un Nefes adlı İstanbul projesi özelinde kentin sanatsal yaratım alam olarak kullanım biçimi sorgulanmıştır. Bausch, kenti insanların jestlerinden yola çıkarak üretmektedir. Bu unsur, kenti temsili bir haritadan okumak yerine, kenti deneyimleyerek, insanların kendi öznelliği ile kurmuş oldukları dinamik yapılan gözlemlemeyi öngörür. Pina Bausch'un çalışma yöntemlerinin temelini oluşturan doğaçlamaya dayalı enerji, üretim sürecine dansçıların kişisel deneyimlerini de dahil etmektedir. Sonuçta, ortaya çıkan yapıt, söz konusu kentte yaşayan insanların deneyimlerini sanatçıların deneyimleri ve kültürel birikimleri ile birleştirerek sahnede alternatif bir mekan oluşturmaktadır. Böyle bir çalışma ve sanatsal yaratım biçimi, yaşamı sanatla bir araya getirebilir ve yaşadığımız mekanlara bakış açımızı değiştirebilir. Bu çalışmanın ilk bölümünde, performans kavramı hem sanat alanındaki tanımı, hem de kentin sahip olduğu bir özellik olarak ele alınmış; sanatta performans anlayışı sayesinde beden ve gerçek deneyimin önem kazanması vurgulandıktan sonra, Pina Bausch'un kendi sanat anlayışı içerisinde bu kavramlarla kurduğu ilişki incelenmiştir. Kent olgusunun açımlandığı ikinci bölümde, kentin performans kavramının sanat alanına getirdiği yeni anlayışa göre nasıl yeniden tanımlandığı ve sahip olduğu performatif yapının sanatsal üretim içindeki etkinliği tartışılmış, Pina Bausch'un bu kavramları ele alış biçimi irdelenmiştir. Son bölümde ise, `Nefes` projesi özelinde kentin Pina Bausch tarafından uygulanan alternatif üretim biçimi örneklendirilmeye çalışılmış, Bausch'un yeniden ürettiği İstanbul'da ele alınması gereken en önemli dinamiklerin toplumsal cinsiyet rolleri olduğu sonucuna varılmıştır. Anahtar kelimeler: Pina Bausch, kent, beden, toplumsal cinsiyet rolleri, jestler vıı In this study, the use of city as a field of artistic creation has been questioned, specifically in the Istanbul project of Pina Bausch; Nefes. Bausch produces a city through people's gestures. This element requires observing a city's subjective dynamic structures rather than reading the city from a representational map. The energy based on improvisation, which is basic to Pina Bausch's working method, lets dancers involve their personal experience in the creative process. As a result, the piece produced offers an alternative space on stage, where the experience of the inhabitants of the city in question unites with the experience and the cultural background of the artists. Such a working method and form of artistic creation can bring together art and life and change our point of view about the spaces we inhabit. In the first chapter of this study, the concept of `performance` has been taken into consideration with both its definition in the field of art and as a characteristic of the city. Having underlined the significance `body` and `real experience` have gained thanks to the form of performance in art, Pina Bausch's attitude towards these concepts has been questioned through a deep analysis of her art. In the second chapter, where the city as a concept has been analysed, how the city had been redefined according to the new understanding of performance in art and whether its performative structure is active in artistic creation has been discussed. Consequently, how Pina Bausch deals with these concepts has been questioned. In the final chapter, taking Nefes as the medium, the production method of Pina Bausch has been exemplified and it has been concluded that as the essential dynamic of Istanbul reproduced by Bausch, gender has to be taken into consideration. Keywords: Pina Bausch, city, body, gender, gesture vm
Collections