Edirne il merkezindeki lise öğrencilerinde yeme bozuklukları yaygınlığı ve eştanıları
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET Yeme bozuklukları, ender görülen ancak ölümle sonuçlanabilen bir psikiyatrik hastalık grubunu oluşturmaktadır. Yeme bozuklukları, yeme davranışında ciddi bozukluklarla belirlenir. Yeme bozuklukları temel iki ana tanıyı kapsar: Anoreksiya nervoza ve Bulimiya nervoza. Anoreksiya nervoza, olağan sayılan en az kiloya sahip olmayı kabul etmeme ile belirlenir. Bulimiya nervoza ise tekrarlanan tıkınırcasına yeme atakları ile belirlidir. Bu yeme ataklarım aşın egzersiz, hiç yemek yememe, kendini kusturma, laksatiflerin kötüye kullanımı, diüretikler veya diğer ilaçları uygulama gibi uygunsuz dengeleyici davranışlar izler. Yeme bozukluklarının yaygınlık oranlan üzerine geçerli veriler üretmek için epidemiyolojik çalışmalar gereklidir. Edirne il merkezindeki yeme bozulduklarının yaygınlık oranlan bilinmemektedir, üstelik yeme bozukluklarının kliniğe başvurulan görece nadirdir. Buna ek olarak yeme bozukluklarındaki eştanılar klinik uygulamada bazı güçlüklere neden olabilir. Bu çalışmanın amacı Edirne il merkezindeki lise öğrencilerinde yeme bozukluklarının yaygınlığını ve eştanı oranlarını değerlendirmekti. Aynı zamanda sosyodemografik özellikler, alkol ve psikoaktif madde kullanımı, cinsel ve fiziksel kötüye kullanım öyküsü belirlenmiş ve sağlıklı deneklerle karşılaştırılmıştır. Çalışmada, rasgele örnekleme yöntemiyle 2907 (kız 1464, erkek 1443) öğrenci Yeme Tutum Testi uygulamasına katılmıştır. Yeme Tutum Testinde 30 ve üstü puanı olan öğrencilere DSM-IV tam ölçütleri kullanılarak yeme bozukluğu tanısı koymak için görüşme yapılmıştır. Kontrol grubu sınıf ve cinsiyet olarak eşlenmiş, yeme bozukluğu tanısı olmayan 48ve yeme tutum testi skoru 30'un altında olan aynı sayıda öğrenciden oluşmuştur. Yeme bozukluğu ve kontrol grubu öğrencileriyle DSM-III-R Yapılandırılmış Klinik Görüşme Formu ile görüşülmüştür. Bir demografik veri formu, Beck Depresyon ve Anksiyete Ölçeği tüm öğrencilere uygulanmıştır. 2907 öğrenciden 68 'i (9 erkek, 59 kız) DSM-TV araştırma ölçütlerine göre yeme bozukluğu tanısı almıştır. Çalışmamızda %0.034 anoreksiya nervoza, %0.79 bulimiya nervoza, %1.51 başka türlü adlandırılamayan yeme bozukluğu, %0.99 tıkınırcasına yeme bozukluğu ve tüm yeme bozuklukları için %2.33 nokta yaygınlığı bulunmuştur. Erkek öğrenciler arasında anoreksiya nervoza ve bulimiya nervoza tanısı alan olmamıştır. Sekiz erkek öğrencide yeme bozukluğu tanısı olarak tıkınırcasına yeme bozukluğu görülmüştür. Psikiyatrik tedaviye başvurma oram yeme bozukluğu grubunda düşüktür. Ayrıca yeme bozukluğu olan öğrencilerin kontrollere göre daha yüksek beden kitle indeksi ve kilo, Beck Anksiyete, Beck Depresyon ve Yeme Tutum Testi sonuçlan vardır. Majör depresyon, yaygın anksiyete bozukluğu ve sosyal fobi, yeme bozukluğu olgularında daha sık olarak görülen eştanılardı. Beck anksiyete, Beck depresyon ve yeme tutum testi sonuçları bulimiya nervozalı hastalarda kontrollere göre daha yüksekti. Beden kitle indeksi, kilo, Beck Anksiyete ve Yeme Tutum Testi, tıkınırcasına yeme bozukluğu olgularında kontrollerden daha yüksekti. Yeme bozukluğu ergenler arasında nadir değildir. Tedavi arama davranışı yeme bozukluğu hastalarında düşüktür ve bozukluğun süresi prognozu olumsuz etkiler. Yeme bozukluğu hastalarında en önemli yaklaşım olguların erken tanısı ve gerekli olduğunda psikiyatrik yardım almalarıdır. Psikiyatrik semptomatolojinin yeme bozukluğu olan ergenlerde tanınması ve diğer psikiyatrik bozukluklardaki yeme bozukluğu semptomlarının sorgulanması önemlidir. Anahtar sözcükler: Yeme bozuklukları, anoreksiya nervoza, bulimiya nervoza, tıkınırcasına yeme bozukluğu, eştanı. 49 EVALUATION OF THE PREVALENCE RATES AND COMORBIDITY OF EATING DISORDERS IN HIGHSCHOOL STUDENTS IN CENTRE EDHINE CITY SUMMARY Eating disorders are rare psychiatric disorders which sometimes cause dead. The eating disorders are characterized by severe disturbances in eating behavior. These disorders include two specific diagnoses: Anorexia nervosa and bulimia nervosa. Anorexia nervosa is characterized by a refusal to maintain a minimally normal body weight. Bulimia Nervosa is characterized by repeated episodes of binge eating followed by inappropriate compensatory behaviors such as self-induced vomiting, excessive exercise, fasting, abuse of laxatives, diuretics or some other medications. Epidemiological studies are needed to generate valid data on prevalence rates of eating disorder. Prevalence rates for eating disorders in Edirne city are unknown, furthermore the admission to clinic of eating disorders are relatively scarce. The aim of this study was to evaluate the prevalence rate and comorbidity of eating disorders in high school students in Edirne city. Furthermore, sociodemographic characteristics, alcohol and drug use, history of sexual and physical abuse were determined and compared to healthy subjects. Participants in present study were 2907 (female 1464, male 1443) students. Eating attitude test with a two categorical random approach method was performed all of the 50participants. Clinical interviews have been done to clarify the diagnosis using DSM-IV research criteria with the students who had scores above the 30 points in the eating attitude test. Control group consisted of same number of students matched for class and sex who had no diagnosis of eating disorders and scores of eating attitude test under 30. DSM-III-R SCID diagnostic research criteria have been used to determine comorbidity of psychiatric disorder in control subjects and patients with. A demographic data form, Beck Depression and Anxiety Scales were performed in all subjects. Sixty eight (9 male, 59 female) out of 2907 subjects met the diagnosis of eating disorder according to DSM-IV research criteria. Our results showed a point prevalence of %0.034 for anorexia nervosa, %0.79 for bulimia nervosa, %1.51 for eating disorder not otherwise specified, %0.99 for binge eating disorder and %2.33 for any eating disorders. The all male subjects didn't meet anorexia nervosa and bulimia nervosa diagnostic criteria. The diagnosis of the all eight male eating disorder subjects was were binge eating disorder. The treatment seeking behaviour are low among the eating disorders patients. Eating disorder patients had higher BMI, body weight, Beck anxiety, Beck depression and Eating Attitude Test results than the controls. The comorbidity of psychiatric disorders were more frequent in the eating disorder group. Major depression, generalized anxiety disorder and social phobia were more prevalent comorbid disorder in the eating disorder subjects. Beck anxiety, Beck depression and eating attitude test results were higher in bulimia nervosa patients than the controls. The body mass index, body weight, Beck anxiety and eating attitude test scores were higher in the binge eating disorder subjects than the controls. Eating disorders are not infrequent among adolescents. The most frequent eating disorder was bulimia nervosa; girls are in greater risk for eating disorders. The rate of treatment seeking behaviour in eating disorder patients is low and the duration of disorder is reversely correlated with prognosis. The importance of earlier identification of cases and help them obtain to psychiatric helping when necessary is major topic in eating disorder patients. The importance of screening psychiatric symptomatology in adolescents with eating disorders and symptoms of eating disorders in other psychiatric disorders were emphasized. Key words: Eating disorder, anorexia nervosa, bulimia nervosa, binge eating disorder, comorbidity. 51
Collections