Sepsisli yoğun bakım hastalarında baş yukarı ve baş aşağı pozisyonlarda dalga değişkenliği indeksi ve nabız basıncı değişkenliğinin karşılaştırılması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Hastalarda sıvı yanıtının belirlenmesinde kullanılan dinamik testler, son yıllarda önem kazanmıştır. Bu testlerden nabız basıncı değişkenliği (NBD), arteryel monitörizasyon ile nabız basıncının solunumsal döngüde yaptığı dalgalanmaların değişimlerini yansıtan formüle dayalı bir parametredir. Dalga değişkenliği indeksi (DDİ) ise, noninvazif olarak nabız oksimetresi ile ölçülen perfüzyon indeksinin yine solunum döngüsündeki değişimine dayanmaktadır. Her iki tekniğin de sıvı yanıtını belirlemede kullanılabileceği önceki araştırmalar ile ortaya konmuştur.Prospektif, gözlemsel olarak planlanan çalışmamızda, bu iki testi karşılaştırarak sıvı yanıtının belirlenmesinde uygun bir araç belirlemeyi amaçladık.Çalışmamız, Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalı'na bağlı Cerrahi ve Reanimasyon YBÜ'lerine kabul edilen mekanik ventilatörde tedavi gören, sepsis tanılı 100 yetişkin hasta üzerinde gerçekleştirilmiştir. Dışlama kriterleri arasında beyin ölümü, spontan solunum, intratorasik veya intraabdominal basınç yüksekliği, kardiyak artimi, bozulmuş periferik dolaşım bulunmaktadır.Hastalardan arteryel monitörizasyon ve Masimo Radical 7 cihazı aracılığı ile NBD ve DDİ değerleri önce 45° baş yukarı yarı oturur pozisyonda, sonra 15° baş aşağı pozisyonda kaydedildi. NBD için sıvı yanıtı eşik değeri >%13, DDİ için sıvı yanıtı eşik değeri >%14 olarak kabul edilerek değerlerin birbirleri ile korelasyonu, AİK analizi yapıldı.Baş yukarı pozisyondan baş aşağı pozisyona geçilirken NBD değerinin değişimi (14,17±10,57'den 12,66±9,64'e; p>0,05) istatistiksel olarak anlamlı değilken, DDİ değerinin değişimi (21,91±13,99 20,46±14,12p<0,05) anlamlı bulunmuştur. NBD değerinin sıvı yanıtı eşik değeri baş yukarı ve baş aşağı pozisyonlarda sırası ile %20 (%78,95 duyarlılık, %77,05 özgüllük) ve %18 (%76,67 duyarlılık, %72,46 özgüllük) olarak bulunmuştur. DDİ değerinin sıvı yanıtı eşik değeri baş yukarı ve baş aşağı pozisyonlarda sırası ile %20 (%80,49 duyarlılık, %81,03 özgüllük) ve %16 (%81,25 duyarlılık, %62,69 özgüllük) olarak bulunmuştur. NBD ve DDİ değerlerinin baş yukarı pozisyonda AİK eğrisi altında kalan alan sırasıyla 0,843 ve 0,858 iken, baş aşağı pozisyonda 0,760 ve 0,747 olarak bulunmuştur. NBD ve DDİ değerleri baş yukarı pozisyonda (r=0,578; p=0,001) ve baş aşağı pozisyonda (r=0,517; p=0,001) orta düzeyde ilişkilidir.Sonuç olarak; yoğun bakımda takip edilen sepsisli hastalarda NBD ve DDİ ölçümleri pozisyon değişiminden bağımsız olarak birbiriyle ilişkilidir. Her iki testin de eşdeğer güvenilirlikte olduğu bulunmuştur. Dynamic tests for predicting fluid responsiveness gained interest in recent years. One of them, pulse pressure variation (PPV) is a parameter based on a formula of respiratory variations of pulse pressure. Pleth variability index (PVI) is based on respiratory variations of perfusion index and can be measured noninvasively by pulse oximeter. Previous studies showed that both test are valuable in determining fluid responsiveness.In this observational prospective study our aim is to compare these two tests in order find out a convenient tool for fluid responsiveness. Our study was performed in Trakya University School of Medicine, Anesthesiology and Reanimation Department, Surgcial and Reanimation Intensive Care Unit (ICU). We enroll 100 mechanically ventilated, sepsis diagnosed adult patient. Exclusion criterias include; brain death, spontaneous breathing, intrathorasic or intraabdominal pressure, cardiac arrhythmia, impaired peripheral circulation.We measure PPV and PVI by arterial monitorization and Masimo Radical 7 at first 45° semi-recumbent position (SP), then 15° Trendelenbug position (TP). Corelation and receiver operating characteristic (ROC) analysis was performed as we accept >%13 fluid responsiveness cut-off value for PPV and >%14 for PVI.From SP to TP we didn't observe significant decreases (from 14,17±10,57 to 12,66±9,64; p>0,05) in PPV while we observed significant decreases (from 21,91±13,99 to 20,46±14,12; p<0,05) in PVI. PPV fliud responsiveness cut-off value in SP and TP was %20 (%78,95 sensitivity, %77,05 specificity) and %18 (%76,67 sensitivity, %72,46 specificity) respectively. PVI fliud responsiveness cut-off value in SP and TP was %20 (%80,49 sensitivity, %81,03 specificity) ve %16 (%81,25 sensitivity, %62,69 specificity) respectively. Area under ROC of PPV and PVI in SP was 0,843 and 0,858 while in TP it was 0,760 and 0,747. PPV and PVI was correlated in SP (r=0,578; p=0,001) and TP (r=0,517; p=0,001).As a result; PPV and PVI are correlated independent from position change in sepsis patients in ICU. Both tests are reliable equivalently.
Collections