Balkan minorities and their effect upon Balkan security

Abstract

ÖZET Eski Yugoslavya'daki krizin kanlı bir çatışmaya dönüşmesiyle birlikte, çeşitli azınlıklara evsahipliği yapan Balkan yarımadası bir kez daha ilgi odağı haline geldi. Bugün dikkatler yarımadadaki sıkıntıların üç kaynağı olarak kabul edilen din, milliyetçilik ve azınlıklar konularına çevrilmiş durumda. Hemen hemen istisnasız bütün Balkan devletleri kuruldukları günden beri kayda değer azınlık cemaatlerine evsahipliği yapagelmiştir. Buna ilaveten, Balkan milliyetçisinin yayılmacı ve şövenist özellikleri, azınlıkları içinde yaşadıkları evsahibi devletler (host slates) açısından potansiyel hain konumuna koyabilmiştir. Bu durumda azınlıklar çevreleri tarafından kendilerine göre gayn-milli olan bir devlette yabancı olarak yaşayan ve bu nedenle de kendi devletlerini kurma ya da bunlara katılma hayalleri peşinde olmaları muhtemel gruplar olarak değerlendirilmekte, öte yandan kendileri de bu bakış açışım az çok paylaşmakta ve kimi tavırlarıyla da bunu göstermektedirler. Bunun uzantısı olarak evsahibi ülkeler azınlıkların kendilerini yakın hissettikleri ana devletlerine (mother states) karşı dikkatli davranma zorunluluğunu hissetmektedirler. Bunun tabii bir sonucu, Balkanlı devletler arasında - azınlığın da içine dahil olduğu- üçlü bir güvensizlik ilişkisidir. Bu çalışma, bu ilişkiler ağının ve Balkan milliyetçiliğinin kökenlerinin analizine katkıda bulunma iddiasının yanısıra bu tür üçlü ilişkilerin çeşitli örneklerini inceleyerek her birinin altyapısını oluşturan özgün dinamikleri de ele almaktadır. v

ABSTRACT With the advent of a bloody war in ex-Yugoslavia which has by now claimed hundreds of thousands of lives, the Balkans has once again become a focus of interest. Many have concentrated on the study of religion, nationalisms and minorities, admittedly three sources of trouble in the peninsula. It is worth noting that almost all Balkan states have had significant minority populations since their establishment. The very existence of minorities coupled with irredantist and chauvinist features of Balkan nationalisms as well as claims of homogeneity have somewhat turned minorities into potential surrogates of their host-states in which they live. Mother-states, to which minorities look for support have been regarded by their host-states as dangerous neighbors. As a result, enormous amount of mistrust between Balkan states has come about, letting loose a considerable amount of combustible materiel throughout the Balkans. To this may be added the third source of trouble, that is the minorities. This work aims to analyze a somewhat peculiar relationship which has three dimensions, namely host-states, mother-states and minorities. It also aims to focus on relevant aspects of Balkan nationalisms. And it concludes that, in spite of a number of a triangular relationships involving these three actors, every case has to be treated on its own merit. IV