Brecht`in epik tiyatrosu bağlamında Karagöz oyununda müziğin işlevi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
20. yüzyıl Batı tiyatrosundaki alternatif arayışların en önemlilerinden biri Brecht'in epik tiyatro kuramıdır. Brecht, gerçekçi-doğalcı akıma karşı çıkarak görünen gerçeğin değil, onun altında yatan nedenlerin anlatımına önem veren bir tiyatro anlayışı oluşturmayı amaçlamış; bu sebeple yüzünü Doğu tiyatrosuna dönmüştür. Doğu tiyatrosu anlayışından ve halk tiyatrosundan beslenerek yazınsal alan dahil olmak üzere oyunculuk tekniği ve sahne estetiğinde değişiklikler yaparak, düşünsel eleştirelliği amaçladığı epik tiyatro kuramını oluşturmuştur. Kökleri tarih öncesi devirlere dayanan Doğu tiyatrosu gölge oyunu, Osmanlı'da geniş bir coğrafyanın kültürel birikimi ve toplum yapısıyla yoğrularak kendi biçimini oluşturmuş; Karagöz adını almıştır. Geleneksel halk tiyatrosu Karagöz; göstermeci-açık biçimi, episodik yapısı, tip boyutundaki kişileri, yabancılaştırma estetiği, müzik kullanımı ile Brecht'in epik tiyatro kuramı ile benzeşmektedir. Bir İstanbul mahallesi görünümünde topluma ayna tutan Karagöz oyununda müzik, epik tiyatrodaki müzikle benzer bir işlevde kullanılmakta; böylece Geleneksel halk tiyatrosu türleri arasından ayrılmaktadır. Çalışmanın ilk bölümünde epik tiyatro ve epik tiyatroyu meydana getiren estetik öğeler üzerinde durulmuş, epik tiyatroda müzik gestus kavramıyla birlikte anlatılmıştır. İkinci bölümde Karagöz oyununun ve Brecht'in epik tiyatro kuramıyla benzeşen özellikleri, epik tiyatronun estetik öğelerinden oluşan başlıklar altında irdelenmiştir. Son bölümde ise Karagöz oyununda müziğin işlevi Brecht'in epik tiyatro kuramında müziğin kullanımı bağlamında örneklerle incelenmiştir. Brecht's theory epic theatre was one of the most significant quests for an alternative in 20th century western theatre. Challenging the realist/naturalist trend, Brecht aimed to create a perception of theatre that placed emphasis on expressing not the visible reality, but rather the reason underlying that reality; in view of this he began to look towards the east. Inspired by the perception of eastern theatre and traditional folk theatre, he established his model of epic theatre aimed at speculative criticism by making changes in acting techniques, stage aesthetics and in concepts of writing. In the Ottoman Empire, Eastern Shadow Play theatre that dates back to early history, formed its own style by integrating this with cultural accumulation and social structures, and named Karagöz. The traditional folk play Karagöz resembled Brecht's epic theatre with its exhibitive-explicit form, episodic structure, eccentric characters, alienation effects, and the use of music and dance. Music in the Karagöz play, that was a reflection of the society with its appearance of a typical Istanbul neighborhood, was used with the same functionality as in epic theatre, and therefore differs from other types of traditional folk theatre. In the first part of the study, emphasis was placed on epic theatre and the aesthetic elements which gave birth to epic theatre, and these were explained with the gestus concept of music in epic theatre. In the second section, the similar characteristics of Karagöz and Brecht's theory of epic theatre were analyzed under the topics consisting of the aesthetic elements of epic theatre. In the last section, the functionality of music in the Karagöz play was studied in the context of the use of music in Brecht's theory of epic theatre.
Collections